MasterChef All-star | Alican & Barbaros

Samsun

Alican arabadan indi ve hızla havaalanının içine doğru koşmaya başladı, Kıvanç'ta onun peşindeydi aynı şekilde.

Alican deli gibi etrafına bakarken sonunda danışma deskinin olduğu yeri görünce oraya doğru ilerledi.

Nefes nefese kalmış halde kadınla konuşmaya başladı.

"Barbaros Yoloğlu, Samsun'a giden uçakta. Kalktı mı uçak?"

Kadın ile iki dakika kadar konuştular, omuzlarını düşürerek kendisine merak ile bakan Kıvanç'a döndü.

"Uçak kalkmış."

Alican vücudunun her noktasının ağrıdığını hissettiği için bir kolonun dibine doğru oturdu.

"Tamam.. dur halledeceğim dur."

Kıvanç desk'e ilerledi ve çalışan kadın ile konuşmaya başladı.

Alican ise karnını tutuyordu, derin nefesler alıyordu. Telefonunu çıkarıp saate baktı, akşam üstü saat 18:48'di. 

Nasıl yapacaktı, kafayı yemek üzereydi.

Alican hata yapmıştı, çok büyük bir hata yapmıştı hemde.

[Ayrılmadan önceki akşam]

Barbaros duşa girmişti, Alican ise onun giyeceklerini hazırlarken aynı anda kendisi de giyinmişti. Üstünde Barbaros'un olan bir tişört vardı, altında ise basit bir eşofman.

Mutfağa gidip bir şeyler yapmak istiyordu, sevgilisini mutlu etmek ve onun yüzünü güldürmek istiyordu.

Telefonundan tatlı tarifine bakıyordu, bu adama tatlı yapa yapa tatlıcı olup çıkacaktı. Gerçi yedikleri o yağlamadan sonra tatlıya yer kaldığını da düşünmüyordu ya, neyse.

Kendi kendine güldü ve tarif bakmaya devam etti ama telefonuna düşen kayıtlı olmayan bir numaradan arama gelince hafifçe kaşlarını çattı.

Normalde açmazdı ya, açası gelmişti o telefonu.

Telefonu açıp kulağına koydu.

"Alo?"

Önce karşı taraftan bir ses gelmedi, Alican kapatacaktı telefonu ama cılız bir ses duydu.

"Alo."

Sesi tanımaya çalıştı ancak başarısız oldu, kimdi bu?

"Tanıyamadım, kimsiniz acaba?"

"Hümeyra ben."

Kaşlarını kaldırdı ve gülümsedi.

"Merhaba Hümeyra teyze nasılsın? Barbaros şu an burda değil ama istersen gördüğümde seni aramasını söyleyebilir-"

Hümeyra teyze onun sözünü kesti, bu Alican'ı şaşırtmıştı.

"Onun için aramadım ben."

"Benimle mi konuşacaksınız?"

"Evet."

"Nasıl yardımcı olabilirim?"

Karşı taraftan titrek bir nefes alma sesi duydu, bununla beraber kaşlarını çattı. Bilmediği bir şey mi olmuştu? Eğer ki şu an Barbaros duşta olmasaydı ona bir şey olduğundan şüphe ederdi.

Alican balkona ilerledi ve sandalyeye oturup kadının konuşmasını beklemeye başladı.

"Sen benim oğlumdan ne istiyorsun?"