Taehyung ve jeon eve döndüklerinde, ne babasından nede soehyungdan bir iz vardı.
Taehyung direk odaya gitti ve deniz şortunu giydi. Bahçeye çıkıp havuza girdi. Jeon ise evde dolaşıyordu. Geçen seferki dolaştığında bir camın tüm şehri gördüğünü farketmişti. Tekrar oraya gitti, ve camın oluğuna oturdu. Hayranlıkla dışarıyı izlerken, arkasından ayak sesi geldi. Korkarak kafasını arkasına çevirdiğinde soehyungun onu izlediğini gördü."Ne işin var burda minik"
"Tanrı aşkın, minik demek insanların hoşuna gidiyor galiba"
"Sorumun cevabını alamadım"
"Dolaşıyordum sadece"
"Eminmisin"
"Evet, burdaydım ve siz bozana kadar zevkle dışarıyı izliyordum. Ve gidiyorum sizede tavsiye ederim"Jeon kalkıp gidecekken soehyung kolundan tutarak boşluğa tekrar oturtturdu ve jeona yaklaştı.
"Geldiysen geri boş dönemezsin minik çocuk"
"Bıraksana kolumu be manyak herif"Soehyung tek eliyle jeonun boğazını sıkıyordu tek eliyle ise ellerini tutuyordu. Jeon nefessiz kalmaya başlamıştı, kurtulmaya çalışıyordu ama nafile.
"Taehyung kadar aptal bir çocuk görmedim."
Jeon bu lafı duyunca soehyungun bacak arasında tekme atarak kurtuldu. Yere düşünce elleri boğazında koşarak odasına gitti ve kapıyı kitledi. Kendini yere bıraktı ve sakinleşemye çalıştı. Nefesini kontrol etmeye başladığında kalkıp aynaya baktı, saçını başını düzeltti. Boynunda el izleri vardı. Hızlıca taehyungun yanına gitti. Taehyung havuzdan çıkmış kurulanıyordu. Yanına yaklaştı.
"Nerelerdeydin sen ya?"
Taehyunga söylemeyi düşündü ama söylerse işler çığırından çıkacaktı. Bir süre susmaya karar verdi.
"Hiç yukarda takılıyodum"
"Tekmi"
"Evet"Taehyung kaşlarını çatarak jeona baktı. Taehyung jeonun boğazını farketmişti, fakat bir şey söyleyemeden babası yanlarına geldi ve dışarıda yemek yiyeceklerini söyledi. Akşam yemeğimde soehyungda vardı. Sürekli jeona bakıyordu jeon ise masadan kafasını kaldırmıyordu. Yemek onun için zorlu geçmişti. Yemekden sonra eve döndüklerinde taehyung bir şeylerin garip olduğunu anlamıştı. Jungkook odada üzerini değiştirirken taehyung koltuğa oturmuş onu izliyordu.
"Jeon"
"Efendim"
"Siz soehyung ile konuştunuzmu?"Jungkook arkası dönük bir şekilde hareketsiz kaldı. Bu soru onu korkutmuştu, fakat ona bir şey anlatamazdı.
"Hayır, neden"
"Yemekde sürekli sana bakıyordu"
"Eve ilk geldiğimde de bakıyordu"Taehyung ayağa kalktı ve jungkooka yaklaştı. Arkasından sarıldı ve boynuna bakmaya çalıştı. Tamamen el izlerini gördüğünde jungkooku kendine çevirdi.
"Boynun?"
"Ya-"
"O yaptı değilmi"
"Hayır ayni seojunun rl izleri işte"
"Hayır jeon bunlar yeni. Boynunda böyle izler yoktu."
"Taehyung-"
"Adamlar söyledi saklamana gerek yok kamera kayıtlarına baktım."
"Özür dilerim"
"Sen bir şey yapmadın o piç herif yapmış. Zaten daha yaşayamayacak"
"Hayır, ya başın belaya girerse. Babanı duydun."
"Merak etme olanları babamada anlatacağım"
"Ya onun tarafında olursa"
"O pisliğin ne bok olduğunu oda biliyor o hün salonda gözlerinden belli oluyordu."
"Babanla aran kötü değil demekki"
"Yani pek denemez"Taehyung jeonu kalçasından tutup kucağına kaldırdı.
"Taehyung ağırım zaten kolların ağrıyacak"
"Bana göre pamuk gibisin"
"Taehyung uykum geldi."
"Ninnimi söyleyeyim uyu işte"
"BENİ BIRAKSANA OZAMAN DANGALAK"
"ah doğru.Taehyung gülerek jeonu bıraktı, jeon yattı taehyung ise üzerini değiştirip yanına yattı. İkiside çabucak uykuya daldılar.
Sabah odada bir şeylerin düşüşüyle uyandı jungkook. Etrafa bakındı ve duvara doğru yaslanmış ve karşısında onu boğmaya çalışan soehyung ile karşılaştı. Hızlıca kalkıp masadaki şişeyi kafasına attı. Soehyungun dikkati dağıldığı gibi taehyung yüzüne yumruk atıp yere düşmesini sağladı jeon hızlıca taehyungun yanına koştu. Ona baktığı sıra soehyungayağa kalkmaya çalışıyordu. Kapıdan bir ses geldi. Sesin sahibi babasıydı. Babası odanın kapısını çalıyordu.
"Onu oyala şu herifi geberteceğim"
"Taehyung-"
"Git"Jeon hızlıca kapıyı açtı ve babasının koluna girerek merdivenlere yöneldi.
"Taehyung nerde minik"
"Babacım sizle bir şey konuşacağım boş verin taehyungu"
"Babacığımmı"
"E babam sayılırsınız efendim"
"Evet aslında , ne konuşacaksın minik söyle bakalım seni dinliyorum"
"Şimdi babacım bu adamlar...."Jeon bahçeye çıktığı sıra taehyung soehyungu ölesiye dövüyordu. Artık yüzü kandan belli olmayan soehyung taehyungun altında yarı ayıl şekilde yatıyordu, taehyung ise nefesini kontrol edemez bir şekilde ayağa kalkmaya çalışıyordu.
"Buna - gerek varmıydı. İnsanların sevgililerşne yavşamamalısın soehyung"
Soehyung pantolonundaki bıçağı zorla alarak diklendi. Ve yatakdan destek alarak ayağa kalktı. Gülemeye başladı. İkiside zor ayakda duruyorlardı.
"Sen o çocuğu haketmiyorsun taehyung, öncedende haketmiyordun"
Taehyung ne dediğini anlamayark arkasını döndü ve döndüğü gibi karnına bir bıcak saplandı. Soehyung camdan atlayıp kaçtı. Taehyung ise kendini zar zor aşşağa indirdi. En son koridorda dayanamayıp yere yığıldı. Jungkook ve babası ise sese döndüklerinde şok manzarayla karşılaştılar.
"Hayır! Hayır hayır olmaz . Taehyung"
Jungkok başında onu uyandırmaya çalışıyordu, ağlamamaya çalışıyordu. güvenlikler hastaneyi aramışlardı. Hastaneye hızlıca vardılar uzun bir süre amilayttan çıkmadı. Amilayttan çıktı ve doktor ile konuşmak için hızlıca yanına gittiler.
"Doktor taehyung nasıl"
"Neyi oluyorsunuz"
"Babası ve arkadaşı"
"Bayım üzgünüm"Jungkookun başından kaynar sular dökülmüştü.
Taehyungun gerçekten öldüğüne inanmak istemiyordu."Doktor bey şaka falan yapıyorsunuz değilmi"
"Özür dileirm bayım, geldiğinde kan kaybından hayatını kaybetmişti. Ne kadar çabalasamda kurtaramadık"
"Hayır taehyung ölemez. Bay kim bir şey desenize neden susuyorsunuz. İçeriden çıkartın görmek istiyorum."Korumalar onu sakinleştirmeye çalışıyorlardı.
"Bay jeon lütfen sakin olun"
"Bırakın beni taehyung içerde ona gitmem lazım"
"Bayım o artık olmayacak lütfen böyle yapmayın"Jeon ağlayarak yere yığıldı, babası ise ayakda durmakda zorlanıyordu. Jungkookun içi yanıyordu. İlk ve tek aşkı olan öğretmenini kendi elleriyle ölümüne terk etmişti. O odadan çıkmasaydı brlkide taehyung yaşıyordu.
Jungkooka sakinleştirici yapıp oturttular. Gözlerini açtığında evdeydi. Koşarak dışarı çıktı her şeyin bir rüya olduğunu düşündü. Babası koltukda oturmuş yerr bakıyordu. Yanında ise başka adamlar vardı. Jungkook babasına yaklaşacak iken korumalar onu durdurdu.
"Bayım aile içi"
"Taehyung yaşıyor dimi. Nerde ben rüya falan gördüm"
"Bayım, özür dilerim."Jungkok o günden sonra taehyungun babasının yanında bir dakika ayrılmadı onun oğluymuş gibi hastalığında sağlığında yanında oldu. O günden sonra jungkook artık büyümüştü, dünyası renksiz hale gelmişti. Taehyungun babası yaşlandıkça işlerş ona bırakmıştı. Artık oda onun bir oğluydu. Ama jungkookun taehyungu düşünmediği bir dakikası olmamıştı. Geceleri kabuslar ile uyanıyor asla uyuyamıyordu.
Taehyungu gömdükleri günden sonra haftada 5 kere taehyungun mezarına gidip onun yanında kalıyordu. Yılları korku ve acu içinde geçmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
des mondes à part
Hayran Kurgusaray prensesi jeon ile ünlü şarkıcı kim ve birde kara kedi jeonun üvey babası...