Doğa Vural'ın babası Kayhan Vural, en büyük düşmanı Karan Karademir tarafından öldürülür ve bunun ardından Doğa Vural'ı tutsak olarak evine kapatır. Doğa artık, hayatını altın kafesteki kuş misali tutsak bir şekilde yaşamaya başlar. Sonunda bir kar...
300 okuma ve 100 oy için çok teşekkür ederim. Lütfen oy kullanmayı ve yorum bırakmayı unutmayın, keyifli okumalaar❤️
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
👠
Şok içinde gözlerimi büyüttüm.
"Şşş, korkma. Benim! Güvendesin." Nasıl olduğundan emin değildim ama sözleri beni biraz sakinleştirmeye başarmıştı.. Böyle bir durumda kendimi nasıl güvende hissedebilirim? O benim düşmanım! Beni rehin tutuyor ama sakinleşmem için bana sadece ''Güvendesin'' diyor. Aklımı kaçırmak üzereyim, tüm bu olanlar gerçekten saçmalık.)
"Şimdi elimi ağızından çekeceğim, tamam mı? Ama sessiz olacaksın, bağırmayacaksın."
Elini ağızımdan yavaşça çektikten sonra ona doğru döndüm. Tam o sırada gömleğinin üzerinde büyük kırmızı bir kan lekesi olduğunu fark ettim.. O kanıyor, vurulmuş olmalı!
"Sen incinmişsin."
"Bir şey yok, Doğa."
"O zaman neler oluyor? Silah sesleri duydum ve silahlı bir kaç adamın bahçede koştuğunu gördüm."
"Burada olmalarının sebebi sensin, Doğa!"
"Ne?" dedim, şaşkın bir ifade ile. Benimle ne alakası olabilirdi ki?
"Seninle planları olan tek kişi ben değilim." Merakla tek kaşımı kaldırarak, Karan'a baktım. Bu duyduklarım kafamı karıştırmaya başlamıştı. "Plan mı? Anlamıyorum, ne demeye çalışıyorsun?"
"Zamanı geldiğinde gerçeği kendin öğreneceksin."
"Ne gerçeği? Bütün bu söylediklerin benim için hiçbir anlam ifade etmiyor. Ben sıradan bir kızdan fazlası değilim."
"İşte yanıldığın nokta burası, Doğa. Sen sıradan değilsin, özelsin."
"Ne?"
"Şuan sohbet edecek zaman yok. Sessiz ol ve beni takip et!"
Gözlerimi devirdim, kollarımı göğüsüm de birleştirerek Karan'a baktım. "Asla, seninle hiçbir yere gitmiyorum! Burada kalacağım."
"İkimizi de öldürtmeye mi çalışıyorsun?"
Karan, derin bir iç çekti. "Bunun için zamanım yok, güzelim. Ya beni takip etsen iyi olur ya da bunu yapmanı sağlarım."
Cevap vermek üzereydim ama o sadece elimi tuttu, silahını çıkardı, doldurdu. Daha sonra beni elimden tutarak, odadan dışarıya kadar sürükledi. Merdivenlerden hızla inerken, beni de arkasında sürükledi. Sadece çığlık attım, atabildiğim kadar. O da elini ağzıma koyup bana öldürücü bir bakış attı.
