Aslında çok azıcık daha uzatabilirdim ama sanırım topluca sıkıldık. Bu nedenle aklımdaki bazı şeyleri ufak tefek değiştirdim. Yani aklımdaki sona daha kısa yoldan ulaşmak için aralardaki olası olayları kaldırıyorum. Uzatmamak adına en fazla bir iki bölüme bitiriyorum :)
İyi okumalar..
Günlerdir Jong In'i görmüyordum. En kötüsü de günlerdir Sehun'la uyuyordum. Bir kaç gündür ayrı yatırıyorduk ama öncesinde bana zorla sarılıyordu bile.
Olanlardan sonra Jong In'e ulaşamamıştım. Evine döndüğünü düşündüğüm anda ise ailesini bırakıp gittiğini öğrenmiştim. Soo'nun o halini gördüğüm için sevinemiyordum bile. Pişman mı olmuştu yani? Eğer gerçekten pişmansa Jong In'den vazgeçebilirdim. Çünkü ben her zaman bir aile istemiştim. Kendim kaybetmişken onların sahip olduğu aileyi dağıtamazdım.
Ama sonra çok kötü bir şey oldu. Belki de harika bilemiyorum.. Şuan ki durumumuz için berbat bile sayılabilir. Bir anda bulantım başladı. Bu kadar çabuk mu hissediyordum? Bebeğimin verdiği hissi unutmuştum. Acımı kalbime gömmeye çalışırken şimdi bir kez daha mı?
Emin olmak için hastaneye gittim. Karnımda ilk aşkıma ait bir şey vardı. Lanet olsun! İşler bu kadar karışıkken olmalı mıydı? Tabi ki bir bebeğim olsun istiyordum. Ama her şey bu haldeyken bir bebeğin varlığı herkesi acıtacaktı. Bunun ağırlığıyla tek başıma baş edemiyordum.
Sehun'la ise çok zor günler geçiriyordum. Kyung Soo kötü görünüyordu ve belli ki Sehun'la görüşmüyordu bir süredir. O da sürekli benim üzerime geliyordu. Bir gece yatarken gelip arkamdan sarıldı. Hissettiğimde yerimden sıçradım.
"Ne yapıyorsun Sehun!?"
"Seni istiyorum. Sadece istiyorum Luhan! Bunu başkasıyla yapmadığına göre sen de istiyorsundur değil mi? Sadece yatalım! O kadar!"
"Sen pisliğin tekisin Sehun! Bu kadar iğrenç biri miydin gerçekten? İhtiyacımı karşıla diyorsun resmen! İstemiyorum anladın mı? SE-Nİ İS-TE-Mİ-YO-RUM!! İnan gerekirse başkasıyla yaparım! Ama artık sana asla dokumam. ASLA!"
Onu bu kadar kızdırmalı mıydım? Kesinlikle hayır. Beni bir kez daha zorla öptü. Soo'yu nasıl seviyordu bu adam? Bir kalbi var mıydı gerçekten? Tiksinerek onu itip kolumun tersiyle dudaklarımı sildim.
"Çık hayatımdan Sehun. Sana olan sevgimi öldürdün!"
Bir odaya girip içerden kilitlemiştim. Benden ses çıkmayınca bir şekilde içeri girmiş beni de alıp yatağa götürmüştü. Ne kadar çırpınırsam çırpınayım bırakmadı. Ama bana dokunmaya da çalışmadı.
"Özür dilerim Luhan. Gerçekten özür dilerim."
O noktadan sonra kendimi tutamadım. Ağladığımı anlamış olacak ki bana sıkıca sarıldı.
"Seni incitiyorum değil mi?"
"Her şeyin acısını benden çıkarıyorsun Sehun! Bıktım artık anlamıyor musun? Ben hamile kalana kadar her şey mükemmeldi. Bana aşkla bakan adam nasıl bu hale geldi? Bir gün çocuğu olan birine aşık olursan ne yapacaksın merak ediyorum! Bebeğimizi istemediğin için benden nefret ettin. Şimdi de bir şeylere kızıyorsun ve bana dokunarak canımı acıtmaya çalışıyorsun. Her neye kızdıysan acısını ondan çıkar Sehun! Beni yeterince acıttın zaten. Sana olan sevgimi elimden aldın sen. Daha büyük bir ceza olabilir mi? Acı çektiğini görebiliyorum. Sende benim acımı gör. Artık beni yıpratma yalvarırım. Çok yoruldum Sehun.. Çok fazla.."
Artık patlamıştım. Dönüp gözlerine baktığımda şaşkınlığıyla karşılaştım. Çaktırmadan Soo'yu ima ettiğimde tuhaf hissetmiş olmalı..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yasak Aşk ✓
FanfictionBu hikayenin fikri ve ilk 2 bölüm @kritaonunkyungini 'ne aittir. Bilenler vardır elbet. O artık hesabını tamamen bana devretti. Ailesiyle yaşadığı sıkıntı yüzünden tamamen gitmek zorunda kaldı. Bu hikayenin de kapağını ben hazırlamıştım. Kim derdi...