20

359 20 7
                                    

Nadiadan....

Ariv ben ve ali

Tam bir şeytan üçgeni olmuştu.

Ali ayakta ben arivin yanına oturmuş zavalı arivim hasta yatağında uzanık bir şekilde alinin anlamsız bakışlarına maruz kalıyordu.

Ali konuşmak yerine ellerini gòğsünde bağlayıp arive aşağılayacı anlamsız bakışlar arada atıyordu ama gereksizdi.

Arivin bana bayık bakışlarla 'bu ne amk' dediğine emindim ama bunu tabi sesli bir şekilde söylemiyordu.

Saat kaçtı bilmiyorum ama artık bir şeylerin yapma vaktiydi onu biliyorum. Ariv benim önüme atladı ben vurulmayayım diye ama alinin askeri neden beni vursun. Bora beni neden vursun ki?

"Amir gelicek dedin"

"Gelicekti" ariv yorgun sesle.

"Gelmedi ama "

"Bunu bana mı soruyorsun?"

Ali ellerini cebine koyup yatağa yaklaştı " ebeme mi sorucam. Kime sorucam"

"Bak ali" dedim.

"Sen karışma" diye çıkıştı. "Hele sen yerinde dur. " dedi arive döndü. " kimsin ya sen?"

Sorudan ziyade onu küçük görüyordu.

"Kim olduğum seni alakadar etmez. Ben ne öğrendiysem onu söyledim"

"Yalan şeyler mi?" Dedi iğrenir gibi.

"Ben yalan söyledim"

"Kim söyledi?"

Gözlerimi devirdim.

"Onu suçlayamazsın. Amiri hafife alışın bizim suçumuz değil"

"Sana karışma dedim"

Derin bir nefes alıp verdim. " Siz kimsiniz ya. Kocaman orduyu yanıltınız "

"Lütfen ali başımdan siktir olurmusun yeterince ağrım var" dedi ariv.

Ali sustu bana baktı. " peki ariv bey zaten bol bol dinleniceksin hücrende"

Çığlık atmak istiyorum " rica etsem sus artık" dedi yine yorgun sesle " her yerim ağrıyor.Hem bende ne olduğunu bilmiyorum ali" dedi hayıflanarak "sizin hafife alma hatanız beni suçlamanla rahatlatacaksa suçla ama şuan o değil"

Ayağa kalktım arivin alnına bir buse kondurdum kulağına eğilip " eve gidicem halledicem" doğruldum aliye baktım.

"Eve gidiyorum aziz yüzbaşım malum!" Dedim

Ali ve arivi odada yanlız başına bırakıp çıktım.

Büyük bir rahatlama ile nefes aldım. Ariv. Benim için bir kişilikten apayrıydı. O benim ailemdi. Benim arivimdi. Saatler önce onu kaybetme eşiğindeydim ama şimdi ise ona tekrar sahibim.

Rahatça nefes alıp verdim. Ayaklarım yalındı. Oturdum sandalyeye.

Ariv bana kimsenin sunmadığı fırsatları sunmuştu. Beni okutmuş beni yetiştirmiş bana yaşamı öğretmişti. Bana hayata kalmayı öğreti lakin boynuz kulağı geçince bana tekmeyi basmıştı.

Oturduğum anda ali arivin odasını terk etmişti.

Yanıma geldi " eve gidelim"

Ayağa kalktım ama yalın ayaktım." Okey benim için hava hoş"

Örümce AğıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin