23.

231 17 1
                                    

Ali den...

Vazgeçilmez akşamın ufkunda durur insan derler. Ne olmaz ne bitmez bir gece. Kim galip kim yenilgiye uğramış ağır mezhiyet...

Kafamı çevirdim. Gözlerini kapatmış dizlerime yatmıştı nadia. Baktım yüzüne belkide son yada ilk bakışdı bu bilmiyorum.

Aramızda kopmaz bir bağ oluşmuştu ama bu bağın düğümlerinde yalan vardı.

İkimizde birbirimize yalanlar söyleyip birbirimizi uyutuyorduk. İkimiz birbirimizi seven ama bir araya asla gelmeyecek iki  düşmandık.

O annesini bulup gitmek istiyor ben ise ülkesini koruyup ölmek istiyorum.

O bayan nadia ivanov ben ise yüzbaşı banazlı.

Aramızdaki çözülmeyecek sorunların göz ardı etmek bir süre sonra kaçınılmaz  sonu vericekti elime.

Gerçekten kaçamayız. Yüzüne baktım. Huzurlu gibiydi ama değildi.

Bende değildim. Benim içinde işler iyi gitmiyordu. Nadia ile olan ilişkim yüzünden uğruna binbir emek verdiğim rütbem alınabilirdi. Uğruna can vermek istediğim paletlerim hepsi tek tek alınabilirdi.

Ailem bile beni istemiyor.

Çünkü tek sorun  nadia...

Kendiside bunu biliyor.

Ben eski günlerimi özledim dersem dizimde şuan uyuyan kadına yazık olucaktı. Bunu asla demek değil aklıma dahi getirmemeye çalışıyorum.

Timle aramda eskisi gibi  değil. Herkes böyle birlikteliği kabul etmiyordu.

"Olan bitenden haberim var ali"

"Biliyorum" dedim sırtımı ağaca yasladım.

"Benim yüzümden"

"Evet senin yüzünden"

Gözlerini açtı. Dizimden kalktı. Bana dönük bir şekilde oturdu.

"Ben olmasaydım bunlar olmayacaktı"

Yanlış düşünüyordu yine. O olmasaydı yine olucak.

"Evet" dedim.

İçimde ki kin anca ona karşı fışkırıyordu. Onun canını yakmak ama aynı zamanda sevmek istiyordum.

Gözleri doldu. Aniden pişman oldum. Hamilelik onu yetirince yıpratıyordu. Gerçeği hep yıpranmıştı. Gözlerini çekti benden. Derin nefes aldı.

Ellerimi yanaklarına koydum. Hafifçe yaklaştım ona. " neden böyle salakça düşünüyorsun"

Afaladı. "Yalan mı söyledin"

"Evet " dedim. Tekrar eski pozisyonuma döndüm.

"Üzülüyorum ama"

"Eğitiyorum seni işte"

"Sen çok pissin!"

Bu sefer uzanmak isteyen bendim. Hafifçe ayaklarımı uzatıp kalçamı geriye ittim. Kafamı dizlerine koydum.

"Sende "

Gözlerimi kapatım. Kuşların sesi kulaklarıma doluyordu ama bu kuş seslerini sevmiyordum.

"Dün iyimiydin?"

"Ne manada"

"Öyle işte ilaçlarını alıyormusun?"

Örümce AğıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin