💫Bölümleri düzenlemeye başladığım için satır arası yorumlar siliniyor. Sizler satır aralarını güzel yorumlarınızla doldurursanız çok sevinirimm.💫Oy ve yorumlarınızı bekliyorum beyaz kalplerimm🤍
İyi okumalar!
-----------------------------------------------------------
ATEŞ'TEN...
Albayla konuştuktan sonra Asena'nın nerede olabileceğini düşünmeye başlamıştık. Aklımı asıl kemiren şey, nerede olduğundan ziyade nasıl olduğuydu. Yaralı olabilir miydi? Gözlerimi sımsıkı yumarak bunları düşünmemeye gayret ettim.
"Delireceğim!" Diye bağıran Emrah'la daldığım düşüncelerden sıyrıldım.
"Sakin ol" dedim, ben her ne kadar bunu başaramamış olsam da.
"Sakin mi olayım?" Dedi hayretle. "Asena kayıp Asena! Ne sakinliğinden bahsediyorsun sen?"
"Ateş komutanım haklı" diyerek araya girdi Yamaç. "Sakin olmalıyız."
"Hiç boşuna yorma kendini Yamaç" dedikten sonra Emrah'a bakarak devam ettim. "Şu an saçma sapan sinir krizleriyle kaybedecek vaktimiz yok, silah arkadaşımızı bulmamız lazım."
"Bu neyin rahatlığı?" Diye sordu Emrah, bana dönerek. "Asena şu an belki de o heriflerin elinde olabilir!"
Bu herifin bağırıp durması nihayetinde beni de delirtmişti. "Belki de kendisi gitmiştir" dedim bir anlık öfkeyle. Bu sözler ağzımdan sinirle çıkmıştı ama geri adım atmayacaktım.
Ortamı buz kesmişti.
"Ne?" Diyen Bora oldu. Onların olanlardan haberi yoktu. Yalnızca kızlar biliyordu.
"Neyden bahsediyorsunuz komutanım?" Diye sordu Ceylan. Konuşmalarını dinlediğimi bilmiyorlardı tabii.
"Asena komutanımız neden teröristlerin yanına gitsin ki?" Diye sordu Yağız.
"Teröristin kızı olduğu için!" Diye bağırdım birden. Şaşkın bakışlar eşliğinde devam ettim. "Teröristin kızı olduğu için onların yanına gitmiş olabi-" Hiç beklemediğim bir anda başım sola doğru düştü.
Emrah bana yumruk atmıştı.
"Askerliğinden utan!" Diye öyle büyük bir öfkeyle bağırdı ki karşılık bile veremedim. "Burada, bu şekilde bunu söylediğine göre bir bok bildiğin yok. Bir bok bilmeden gelmiş vatanına aşık bir askeri, böylesi iğrenç bir ithamla, teröristlerle iş birliği yapmakla suçluyorsun ya... Askerliğinden utan! Asena gibi bir kadını, onun burada olmamasına aldırmadan bu şekilde damgalıyorsun ya... Askerliğinden utan! Asena bu yaptığını görseydi sadece yüzüne bakardı uzun uzun, ardından da yazık derdi ve konuyu kapatırdı. O böyle bir kadın. Şimdi sen bunu yaptın ya... Kendinden utan!"
Haklıydı. Hırsıma yenilmiştim.
Haklıydı. Öfkeme yenik düşmüştüm.
"Komutanım" diyen Gökçe'ye çevirdim başımı ağır ağır. "Ben sizin adınıza çok utandım."
"Biz Asena komutanımızı az çok bildik" dedi Bora. "Onun olduğu bir ortamda duysaydık çok daha iyi olurdu fakat kendisinin olmadığı bir ortamda, açıklama yapmasına müsaade edilmeden atılan iftiralara kanacak değilim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AĞLAMA, BİR TÜRKÜ SÖYLE
Ficção Adolescente"Her şehidin ardından bir türkü söylenirmiş" diye fısıldadı zorlukla. Gözlerimden akan yaşları sildi. Son defa mı değiyordu elleri tenime? "Sende ağlama." Kolay mı öyle sevdiğim? kolay mı öyle...? "Ağlama, bir türkü söyle" dedi, yarı baygın bakar...