Bölüm 9

191 4 0
                                    

Lavinya'nın anlatımından

ÖS

Güneş battıktan ya da güneş doğmadan önceki karanlık.

Biz buyduk.

İnsanların karanlığa gömülen umutlarını, hayallerinin ve keşkelerini gün ışığına çıkarmaya çabalıyorduk.

Benim keşkem neydi peki?

Ablamın yerine ölmemem olabilirdi.

Annemin sevgisini kazanamamam.

Yıllarca kör, sağır ve dilsizi oynamam. Etrafımdaki çığlıklara kulak tıkamam.

Çekilen acıları, verilen zulümleri görmezden gelmem.

Benliğimdeki sancı geçmek bilmiyor, her geçen gün artıyordu. Kim yüzünden?

Annem mi, Ben mi?

Anne duy beni, kızın senin gibi biri olmuş hiç istemeden. Kulaklarımı tıkamışım etrafıma, en çokta kendime.

Anne gör beni, kızın senin gibi biri olmuş hiç istemeden. Gözlerimi sıkıca kapamışım etrafıma, en çokta kendime.

Anne konuş benimle, kızın senin gibi biri olmuş hiç istemeden. Dilim etrafa zehir saçmış, acımasız davranmış, en çokta kendime.

Şimdilerde uyandım anne. Görmeye, duymaya ve konuşmaya başladım.

Ben sen olmadım, direndim.

Direniş gösterdim. Tıpkı sana yaptığım gibi. Kaderime teslim olmadım.

Ama hala geçmişimi bırakamadım. Küçük Lavinya'ya karşı kör sağır ve dilsiz olamadım.

En büyük keşkem buydu. 

Geçmişim.

Ben geçmişindeki acılara dört kolla sarılmış bir kadındım. Geçmişimle geleceğimi yok eden bir kadın. Tek bağımlılığım buydu belki de. Geçmişimin beni en derine çekmesine karşılık vermiyor, susuyordum. Git gide en dibe batıyordum.

Seni hep içimde taşıdım anne. Acıyı kendime ben enjekte ettim yıllarca. Acı damarlarımdan kanıma karıştı hızla ve bir zehir gibi beni tüketti. Yıllarca o zehirle can çekiştim, sakince ölmeyi bekledim. Panzehir aklımda yoktu anne. Bende çok şaşırdım.

Saatlerdir yatakta düşünüp duruyordum. Bir insanın hayatı sonlanmıştı.

Sayemde.

Pişman mıydım? Hiç sanmıyorum.

Üzgün müyüm? Hiç sanmıyorum.

Artık hissetmiyordum.

Hiçbir duygu beni artık korkutmuyordu, eskiden. Fakat duyguyu hissetmekten korkmuyordum ben, hissedememekten peki?

Çıktığım yoldan korkardım fakat kanımda dolaşan zehir artık yoktu ve ben korkmuyordum. Panzehirim cesaret ve özgürlüktü. Ne olursa olsun sonunda ölüm dahi olsa bunu göze almıştım. 

Yolun sonu ne olursa olsun görecektim.

Duvara yazılan yazı Hande'nin sayesinde tüm ülkeye mesaj olarak gitmişti.

' SESİ KESİLEN HALKA KARŞILIK SESİ KESİLEN BİR CUMHURBAŞKANI.

KONUŞMAYI ÖĞRENDİK, SUSMAYACAĞIZ.'

                                                                                             -ÖS

Özgürlük SavaşıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin