Özgürlük Savaşı

Bölüm 5

'Baba işin ne zaman bitecek?' dedi küçük Lavinya elinde tuttuğu oyuncak gemisiyle.

'Birazdan bitecek kızım, o zaman oynayacağız. Şimdi annenin yanına git ve beni bekle.' Dedi Harun Arıkan. Kızına karşı özenle titreyen bir babaydı. İlk kızının acısından sonra diğerine dört elle sarılıyordu.

' Tamam babacım.' Dedi ve annesinin yanına gitmek için yola koyuldu Lavinya.

Elinde ki gemi ona ablasından kalan tek şeydi. Annesi izin vermiyordu Lavinya'nın dokunmasına ama Lavinya yalnız bir çocuktu ve ablasını böylelikle yanında hissediyordu.

Büyük gösterişli salondaydı annesi. Bir elinde moda dergisi, bir elinde sigarası. Umursamazdı evin içindeki küçük çocuğu. Evin içinde içilen sigara yüzünden Lavinya'nın astımı bile vardı.

Sessizce koltuklardan birine oturdu Lavinya ve babasını beklemeye başladı. O sırada annesi derginin arkasından Lavinya'ya bakıp gemiyi gördü.

'Sana o gemiye dokunmayacaksın demedim mi?' deyip Lavinya'ya doğru yürüdü elindeki sigarasıyla. Hızla gemiyi alıp kenara koydu ve kızın saçlarına asılıp ayağı kaldırdı.

Annesinden ilk yarasını aldığında henüz 5 yaşındaydı Lavinya...

Boyları eşitlensin diye sephaya çıkardı küçük kızı ve saçına iyice asıldı.

'Sana cezanı vereceğim küçük Lavin.' Dedi ve elindeki sigarayı Lavinya'nın kulağının altında, boynunda söndürdü.

Acı çığlıklar. 

Yere atılan bir beden. 

Derginin 54.sayfası. 

Yanık izi. 

Kapanan gözler.

Lavinya gözlerini açtığında harabe bir evdeydi. Neresiydi bilmiyordu. Yattığı yataktan kalkmaya çalışınca omuzunda bir acı hissetti. Hareketleri aniden kesildi ve acıyla inledi. Omzu sarılıydı. Galiba vurulan kendisiydi.

Yataktan kalkıp odadan çıktı. Aşağıdan tartışma sesleri gibi sesler geliyordu. Merdivenlerden birkaç basamak indi ve dinlemeye başladı.

' Onu buraya getirdiğine inanamıyorum Kutay. O baş şüphelimiz hatırlıyorsun değil mi?' dedi sert bir kadın. Sesi alaylıydı.

' Hatırlıyorum Farah.' Dedi Kutay. Sesi düşünceliydi. Ne düşündüğünü deli gibi merak etti Lavinya.

' Neden burada o zaman?' Dedi Farah denen kadın ısrar ederek.

'Bir nedeni yok. Şu an yaralı.' Dedi Kutay umursamazca.

Lavinya daha fazla dinlemek istemedi ve sesli bir şekilde merdivenleri inmeye başladı. Sesi duyan Kutay ve Farah sessizleşmişlerdi. Kutay tekli koltukta oturuyordu. Farah ise karşısında ayaktaydı.

Lavinya büyük salona girip Kutay'ın yanındaki ikili koltuğa oturdu.

' Neyin şüphelisiyim?' dedi Lavinya soğukkanlılıkla. Gerçek her neyse ondan saklanması hiç ama hiç hoşuna gitmemişti.

' İhanetin.' Dedi Farah öne atılarak fakat Kutay önünü kesmeye çalıştı. ' Farah sus.' Dedi Kutay ve sertçe Farah'a bakmaya başladı.

' Susamam Kutay. Yıllardır uğraşıyoruz hepimiz. Nedir kimdir bilmediğimiz bir kadın giriyor teşkilata ve nedense yerimiz ortaya çıkıyor, sen vuruluyorsun. Ne demek sus?' dedi Farah Lavinya'ya karşı tüm nefretini kusarcasına.