🍀Çünkü Seni Sevmiyorum Artık

334 45 51
                                    

Hikaye yeni olduğu için yorumlarınızla destek olursanız çok mutlu olurum 😘

Hikaye yeni olduğu için yorumlarınızla destek olursanız çok mutlu olurum 😘

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

👾

"Bizi neden burada topladın?" turuncu kafa çocuksu bir tavırla kollarını kavuşturmuş bana bakarken derin bir nefes aldım ve biraz önce onlara aldığım kahveyi önlerine itekledim. Burada barış ortamı oluşturmaya çalışıyorum yahu! El insaf.

Turuncu kafa gözlerini kısıp kahveye bir bakış atsa da hala aynı tavrını korumaya devam ediyordu. "Kahveyi falan bırak da ne söyleyeceksen söyle." ellerini masada birleştirdiğinde siniri gülünç gelse de kendimi tuttum. Ne de bu hikayeye girmeden önce yirmilerimin ortasında olduğum için bu yaşananlar bana komik ve anlamsız geliyordu. Üç beş ergenin kurduğu otoriteyi sarstığım içindi bu tavır.

Ancak yapacak bir şey yoktu. Bu otoriteyi kuran kişilerden biri de şu an içerisinde bulunduğum bedendi ve amacım asla Merih Karan ile karşı karşıya kalmak değildi. Amacım sadece huzur dolu bir hayattı. Babamın zenginliği altında güvenli bir hayattı hayalim. Bu yüzden sakin olmalıydım. Hedeften şaşmamalıydım.

Onun aksine gülümsemeye çalışarak kahvemden bir yudum aldım. Biraz kafeine ihtiyacım vardı.

"Buraya kavga etmeye gelmedim Doruk bu yüzden," dediğimde Merih'in hala rahatsız edici merceğinin altında olduğumu görmezden gelmeye çalıştım. Ancak dik bakışlarının odağı olmak zordu. Onlarla konuşmak istediğimi söylediğimden beri tek kelime konuşmamıştı. Doruk onlarla konuşma teklifimi reddedip sanki sırtına koca bir hançer saplamışım gibi davranmıştı. Toprak ise ona nazaran daha insani olmalıydı ki ikisini de kolundan tuttuğu gibi kantindeki masalardan birine sürüklemişti. Bu sırada Merih'in ne yaptığından bahsetmeme gerek yoktu sanırım. O andan beri hala o merceğin altındaydım ne yazık ki.

" Bir konuda yanlış anla-"

"Yanlış anlaşılma mı?" Doruk histerik bir gülüşle beni böldüğünde içimden sabırlı olmam için kendimi uyardım. O kadar uyuz bir insandı ki turuncu kafasında tek bir saç teli bile bırakmak istemiyordum.

Benim nazik (!) uyarımdan önce Toprak lafa girmişti ki benden ikinci artısını kazanmıştı. Şerefsiz kuyruk tayfadan olmasaydı biraz sempati bile besleyebilirdim.

"Doruk bir yeter. Kız lafını bitirsin ondan sonra ne söyleyeceksen söyle." aynen öyle. Sen çok yaşa şerefsiz kuyruk takımından Toprak.

Doruk homurdanıp kahvesinden bir yudum aldığında o kahveyi ben aldığım için ona hakkımı helal etmemekle meşguldüm. O kahve midesine gideceğine keşke başından aşağı dökebilseydim. Böylece kahveye verdiğim para boşa gitmemiş olurdu.

" Çağla?"

Ben turuncu kafanın kahvesine birazdan başka bir dilde lanetler okumaya başlamama az kalmışken ortamdan uzaklaşmıştım. Turuncu kafa dik dik suratıma bakarken birazdan çirkeşleşeceğinin sinyallerini veriyordu. Eh şerefsiz tayfanın kuyruğu olan adamsa ne kadar iyi çocuk rolü oynardı bilemiyordum. Bu sohbeti bitirmekte hızlı olmamalıydım.

YAN KARAKTERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin