İyi okumalar...
👾
"Çağla!"
Sınıftan daha önce görmediğim bir kız omuzlarım içimden söylediklerime kıyasla yere değmek üzereyken beni durduğunda irkilmiştim.
"Kavga ediyorlar." demişti nefes nefese. "Kim?" dedim onun bu hali beni korkuturken. Eliyle arkayı gösterdi " Merih ve...." dedi yutkunmadan önce. " Bora."
Zihnimdeki düşünceler bir bir saklandıkları köşeye dönerken tek bir odak noktam vardı. Ayaklarım ne ara hareket etti ve ne zaman o sınıfa vardım bilmiyordum. Bir an tuvalet kapısının orada düşüncelerimle tıkılı kalmıştım bir an ise çoktan o savaş meydanın orta yerinde yerimi almıştım.
Kolum sinirle Bora'nın gömleğini tutmadan önce ikisini görebilmiştim.
Bora yandan gördüğüm profilinde çenesi kasım kasım gerilmişken odak noktası belliydi. Elleri Merih'in yakalarını öyle bir kavramıştı parmak boğumlarının bembeyaz kesildiğini görebiliyordum. Kaşları çatık, saçları alnına kadar düşmüştü. Bora Ateşzade dağılmış duruyordu.
Merih ise beni şaşırtacak kadar sakindi. Biraz önce yumruğunu atıp kenara çekilmiş gibiydi.
Bora'nın aksine Merih'in yeşillerinin odağı ondan değildi.
Gözleri sınıftan girdiğim andan beri üzerimdeydi. Yeşillerinin içinde hangi duygular vardı bilmiyordum. Hikayede paragraflarca yazarın ağzından okumuştum bu gözleri. Bu gözlerdeki ufak duyguları satır satır okumuştum. Ama ben o gözlerde okuduğum hiçbir cümleyi göremedim. Bir düğümdü sadece. Asla çözemeyeceğim, çözmeye çalışmayacağım bir düğümden ibaretti. Meydan okuyordu, benimle her göz göze geldiğinde sırrımı ortaya çıkarmaya yemin etmiş gibi merakla süzüyordu.Ondan gözlerimi çektim çünkü dudaklarının kıvrımındaki yaraya yenisini ekleyebilirdim. Emindim ki Merih yine Bora ile uğraşmış, kavgasına çekmişti.
"Bırak." dedim herkes susmuş bizi izlerken. Bora'nın arkasındaydım.
Merih dalga geçer gibi Bora'nın kollarındaki elini geri çekmişti.
Bora ise beni endişelendirecek kadar tepkisiz kalmıştı. Merih'in arkasındaki Doruk sinirle hareket etmeye çalıştığında onu durduran ve duyamadığım cümleler fısıldayan Toprak'tı.
"Bırak Bora." dedim en sonunda işin uzamasından korktuğum için. Sonuçta Merih tekrar harekete geçtiğinde kavga ateşlenecekti. Kolumla Bora'yı kavradığımda Merih'in gözleri yine ne yapacağıma odaklanmıştı. Tüm gücümü kullanarak Bora'yı çektiğimde sonunda elleri çözülmüştü.
Merih bir an Bora'ya dönüp güldüğünde sinirlerimin fokurdadığını hissediyordum. Etrafımdaki insanları benden uzaklaştırmaya çalışmamış gibi , klüpten atmamış gibi bir de Bora ile uğraşıyordu.
"Gerçekten...." dedi tekrar bana döndüğünde. " güveniyor musun?" dedi Bora'yı gözleri ile işaret ederek.
Bora tekrar hareket etmeye çalıştığında sinirle elimle onu itip yüzünde tek bir mimik bile oynamadan söylediği cümleye karşı ona yürüdüm. Kolundan tutup yanıma çektim. Bir anda bedenime yüklenen güçle yaptığım harekete karşı bana doğru savruldu. Tekrar alınlarımız çarpışacakken gözlerinden geçen şaşkınlığı izledim. "Yürü." Madem konuşacaktı, madem hala konuşmamız bitmemişti. Konuşalım o halde.
Ellerim kolunu kavrayıp onu sınıftan çıkarırken arkamdan gelen sesleri işitebiliyordum.
Doruk "Nereye lan? Çağla!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YAN KARAKTER
Teen FictionBir kötü çocuk kitabının yan karakteri oldum! Masum başrolümüzü malum kötü çocuğun elinden kurtarmaya çalıştım ve kötü itibarımı düzeltmek için elimden geleni yaptım. Kararlıydım, babamın parasını yiyecek yeni bir sayfa açarak hiç tatmadığım zenginl...