Yeni Bir Başlangıç

33 13 0
                                    

Camdan öylece baka kaldım. Sevdiklerime, aileme, aşkıma... Onlara öylece baka kaldım. Yeni bir hayata başlamaya hazır mıyım bilmiyorum. Yeni bir başlangıca... Ufacık bir mevsim değişikliğinden bile etkilenen ben; hayatı değişince ne yapacak bilmiyorum. Acaba kardeşim var mıydı ya da akrabalarım? Gerçi yıllar önce beni terk ettiklerine göre kimseleri yoktur. Ya da vardır bilmiyorum. Gerçek ailem çok mu zengindi gerçekten? Altımızda ki araba bile çok iyiydi. Acaba ev ortamı nasıldı? Tüm bu sorular başımı ağrıtırken eve gelmiştik sanırım. Araba durmuştu. Gözümü açtığımda bir villanın önünde durmuştuk. Çok büyük havuzu vardı. Bi o kadar büyükte bahçesi vardı. Bahçede bir çok masa süslenmiş ve bir çok insan davet edilmişti. Arabadan indiğim de kalabalık bana doğru geldi. Bir an arkama bakmadan kaçmak istedim ama babam -hani şu biyolojik olan- benim koluma girdi ve kalabalığa doğru götürdü. Ve bir eliyle de herkesi selamlıyordu. Ve kocaman gülücükler saçıyordu etrafa. Miting de konuşacak sanki adam ya baş bakan gibi yürüyüşü var mübarek.

Büyük bir masanın önünde durduğumuzda herkesin bana baktığını hissettim. Bu kadar paranoyak olmamalıyım derken herkes hep bir ağızdan "hoş geldin melek" diye bağırıyordu. Demek ki olmak gerekiyormuş. Bütün gözler beni baştan aşağı süzerken alkış ve ıslık sesleri de yükseldi. Şöyle bi kendime baktım siyah dar paça ve gri tshirt giydim. Hava soğuk olduğu için siyah montumu da aldım. Aralık ayında olduğumuz için çok sık yağmur yağıyordu. Kısa zamanda kar da yağar. Neyse benim şu anki durumum hava durumunu açıklayacak kadar müsait değil. Ama buradaki insanlar sanki yaz ayındaymışız gibi giyinmişler. Özellikle de kadınlar. Ben bu ortama oldukça yabancıydım. Onlara göre fazla soğuk ve fazla siyah. Renkli giyinmeyi çok seven biriyim. Özellikle de pembeyi. Ama ruh halimi yansıta bilecek tek renk siyah.

"Evet çok saygı değer dostlarım. Sizlere yıllardır aradığım ve nihayetinde bulduğum kızımı taktim edeyim. "MELEK, MELEĞİM" dedikten sonra herkes gülümsemeye başladı. Bu adam çaktırmadan espiri yaptı da ben mi anlamadım?

"Hadi kızım onlara bir merhaba de"

Hey allam ya. Ne bekliyor bu adam? Bir anda ona sıcak davranmamı ya da bu ortamı görüp büyülenmeyi falan mı? Ben zaten zor bir durumdayım adamın amacı ne acaba.

"Hadi kızım cevap ver sene insanlar seni merak ediyorlar" dedi dişlerinin arasından. Demek ki biyolojik babam çok çabuk sinirleniyor. Ama şu an hiç de umrumda değilsin be biyolojik baba.

"Kız çok yorgun Mustafa'cım. Dinlensin biraz o zaman rahat rahat hasret gideririz."

"Haklısın hayatım. Ah nasıl da düşünemedim kız daha yeni çıktı mahkemeden." Dedi biyolojik babam. Çok düşüncelisin ya gözlerim yaşardı yapma öyle şeyler.

"Hadi kızım Fatma seni odana götürsün dinlen biraz. Sonra 17 yılın acısını hep beraber çıkarırız ha?" büyük bir kahkaha koptu. Dile kolay sanki 17 yıl.. nah çıkarırsın acısını. Hem ben bu 17 yılın acısını çıkartmazsam bana da melek demesinler. Burada ki hiç kimse gibi şımarık olamam ben bu hayata alışamam. Ben buyum. Burası benim dünyam değil. Af edersin biyolojik baba ama asla senin istediğin gibi bi kız olmayacağım. Burada ki hiç kimse gibi olmayacağım. Beni değil yeni bir başlangıç, yeni bir dünya bile değiştiremez. Öhöm öhöm içimde ki ses fazla havalandı o kadar da değil hani. Alışırım elbet.

"Hadi Fatma meleğe odasını göster. Umarım beğenirsin kızım"

"Peki efendim hemen gösteririm" dedi adının Fatma olduğunu öğrendiğim kadın. 17 yıllık annemin adıydı. Benim meleğimin adıydı. Fatma... sanırım bu kadın burada hizmetçiydi. Ama benim kanım-adından olsa gerek- çok çabuk kaynadı.

Benim olan odanın kapısını açtığım da şok oldum. Çok büyüktü. Aradığım her şey vardı. Hatta gereksiz bir çok şey vardı. Ben bu kadar büyük bir odayla napacam.? At mı koşturcam sanki. Bir an önce değiştirmeliyim bu odayı. Tamam yeni bir başlangıç yaptık ama bu kadar da büyük olamaz abi.

Hayatımın YalanıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin