6

153 21 9
                                    

Bahçede dolaşırken titremeye ve terlemeye başladım, kanım kaynıyor ağızıma acı alkol tadı geliyordu.

Hoseok elimi tutarak duvar kenarına getirip oturmamı sağladı, ellerini yüzüme sararak endişe ile baktı.

"İyimisin yoongi, ilacını içmedin mi?"

"Hayır"

"Burada bekle tamam mı hemşire getiricem"

"Gitme"

Kollarımı beline sardığımda bacaklarıma oturdu.

"Ama kriz geçireceksin"

"Yanımda olursan bir şey olmaz"

Kafamı boynuna saklayarak şeftali kokusunu içime çektim derince, ellerini saçlarıma koyarak okşadı ve sırtımda elini gezdirip tatlı sesi ile sakinleşmemi, bir şey olmadığını söyledi.

Titremem artıyormuydu ya da azalıyormuydu bilmiyordum ama kendimi sakinleşmiş hissediyordum.

Kokusunu derince içime çektim ve geri çekilerek yüzüne baktım, göz kapaklarım ağırlaşıyordu, endişeli gözleri gözlerimi bulduğunda yanımızda ki hemşireyi yeni fark ettim, dudaklarımı öptüğünde güldüm ve karşılık verdim.

Geri çekildiğinde kafam omuzuna düşerken uyuya kaldım.

/+/+/+/

Yüzümde eller hissedince kaşlarımı çattım, gözlerimi açtığımda hoseok yanımda uzanmış bana bakıyordu.

İyice ayıldığımda kolumu beline sardım, dudaklarıma ufak bir öpücük bıraktı ve gülümsedi.

"Ailen seni bekliyor"

Kafamı salladım ve kalktım, benim ile kalktı ve masada duran ilacı uzattı.

"Bunu iç"

Suyu da uzattığında ilacı aldım ve suyu da alarak içtim, tadı berbattı.

Ellerimi tutarak sıktı ve yaklaştı, yanakları kızarırken gözlerini gözlerime sabitledi.

"İyileşirsek buradan çıkabiliriz, lütfen ilaçları iç"

"Bana geleceğimizin sözünü verirsen her istediğini yaparım"

"Gelecek, beraber sağlıklı bir aile"

Dudaklarını dudaklarıma bastırdığında hemen karşılık verdim,elleri omuzuma çıkarken beline sarılıp kendime çektim bedenini ve kalçalarını tutarak kucağıma aldım.

Sıkıca bana yapıştı ve öpüşümüzü derinleştirdi, sesler çıkartırken kalçasını sıktım, geri çekilerek derin nefesler aldık.

"Hadi, seni bekliyorlar"

Kafamı salladım, kucağımdan indi, elimi tutarak ilerlediğinde gülerek takip ettim, beni bir odanın önünde getirdi, kapıyı açtığında içeri girdik.

Namjoon ve jungkook masada oturmuş konuşuyorlardı, hoseok gülerek elimi bıraktığında onların yanına giderken hoseok'da başka bir masaya ilerledi.

Sarı saçlı bir adam sıkıca sarıldığında diğerleri de gülerek ona bakıyorlardı.

Namjoon ve jungkook bana bakarak kalktığında jungkook sıkıca sarıldı, hayvan herif beni boğuyordu, omuzuna vurdum.

"Bırak lan ölücem"

Gülerek geri çekildiğinde namjoon'da sarıldığında masaya oturduk, namjoon konuşunca ona döndüm.

"İki gün nasıl geçti?"

"Mükemmel, alkol istiyorum"

"Kes sesini, yok alkol, adam ol iyileş"

"Namu senin abinim, irisin diye benden dayak yiyemeyeceğini sanma"

"Dene de gör"

"Velet"

Ayağına vurduğumda yüzünü buruşturdu, jungkook elimi tutarak sıktı.

"Hyung seni çok özledim, çabuk iyileş"

"Bende sizi özledim kook, çalışıcam"

Gözleri dolduğunda benim de doldu, elini sıktım.

"Ağlama salak"

Güldüğünde bende güldüm, namjoon masaya eğildi.

"Şu kızıl kim? El ele girdiniz"

"Hoseok, sevgilim"

"Lan iki günde sevgili mi yaptın?"

"Hayır, altı yıllık sevgilim"

"Biz niye görmedik amk, sen alkol alıp odanda sızıyordun, ne ara yaptın sevgili"

"Bende bilmiyorum, dünyadan koptuğumda onun yanında oluyordum ve burada görünce şaşırdım, hayalde olan bir insan nasıl gerçek Dünya'da karşına çıkabilir ki?"

Jungkook merak ile kıpırdandı.

"Ya bilinç altında oluşturduysan ama beynin onu bir kere bile gördüğünü bilip karşına çıkardıysa"

"Ne biliyim ben, bilimsel konuşma bana, kafam basmıyo"

Güldüklerinde göz devirip geri yaslandım, hoseok'a döndüğümde gülerek bana baktı, göz kırptığımda yanakları kızardı ve önüne döndü.

Gri saçlı adam bizim masaya bakıp bir şeyler söyledi, hoseok omuz silktiğinde bende namjoon ve kook'a döndüm.

Namjoon da bana döndü.

"Şu siyah saçlı olan, geniş omuzlu,  sevgiline söylesene bana ayarlasın"

"Şerefsiz, illa kendine pay çıkartıcan,piç"

Omuz silkerek geri yaslandığında jungkook arkasına bakarak kimler den bahsettiğimize baktı ve geri önüne döndü.

"Sarı saçlıyla göz göze geldik, utandım"

Kahkaha atarak geri yaslandık, kafasını eğdiğinde omuzuna vurdum.

"Aptal"

Ses geldiğinde kaşlarımı çattım.

"Bu ses ne lan?"

Diğerleri omuz silktiğinde hoseok kalktı, diğerleri son kez bir şeyler söyledi ve gittiler.

Hoseok yanıma geldi.

"Görüşme saati bitti"

"Ama daha yarım saat olmadı"

"40 dakika görüşme süresi var"

Kafamı sallayarak kalktım, diğerleri de kalktı, namjoon kolumu tutarak sıktı.

"İlaçlarını iç ve çabuk çık"

Kafamı salladığımda jungkook sıkıca sarıldı.

"Görüşürüz hyung, görüşürüz enişte"

Omuzuna vurduğumda namjoon ile gülerek gittiler, hoseok kızarmış yanakları ile bana döndüğünde elini tutarak ilerledim.

"Aileler tanışsa fena olmaz"

Koluma sarılarak dudaklarını büzdü.

"Olabilir"

Gülerek şakağını öptüm, kafasını omuzuma koydu, odama gittik ve oturduk, sıkıca sarılarak uzandım ve kokusunu içime derince çektim, saçlarımı okşuyordu.

/

Sope: BağımlıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin