Bu ayda çabucak geçtiğinde hoseok ile 5. Ayımıza girmiştik, hızlı iyileşmemizin sebebi ise ilaçları içip hiç bir taşkınlık yapamamızdı.
Hoseok uyurken odadan çıktım, ileride jihyo'yu görünce yanına gittim, bana gülerek baktı.
"Yoongi, nasılsın?"
"İyiyim, senden bir şey isteyebilir miyim?"
"Yapabileceğim bir şey mi?"
"Evet, küçük bir pasta lazım"
"Pasta mı? Sadece doğum günlerinde getirtebiliyoruz"
"İki ikişilik küçük bir şey, lütfen"
"Ahh tamam tamam, bana iki saat ver olurmu?"
"Geceye doğru getirebilir misin?"
"Olur, meyveli çikolatalı?"
"Meyveli"
"Tamamdır, saat yedi gibi getiririm"
"Teşekkür ederim"
"Rica ederim, ilaç saatine 10 dakika var"
"Tamam, yenide teşekkür ederim"
"Sorun değil, görüşürüz"
Kafamı sallayarak geri odaya döndüm, hoseok' un arkasına uzanarak beline sarıldım, vücudu uyuşturucu dan temizlendiği için yorgun düşüyordu ama büyük oranda toparlamıştı kendini.
Benimde artık alkol nöbetlerim bitmişti ve artık alkol içmemeye karar vermiştim, en azında önümüzdeki alt yıl boyunca.
Kıpırdanıp bana döndü, anlını öptüm ve belini okşadım, pürüzlü sesi ile gülümsedim.
"Nereye gittin?"
"Lavaboya"
Kafasını salladı ve bana daha da yapıştı, gülerek sıkıca sarıldığımda mırıldandı.
"Kemiklerim acıdıı"
Gülerek kollarımı gevşettim.
"Bu gün çok uyudun bebeğim"
"Ama aşkım"
"Akşam uyuyamıyorsun"
"Biliyorum ama çok uykum var"
"Hadi biraz ayıl, uyku düzensizliği iyi değil"
(bunu yazarken gece beş de uyuyan ben😹)
Kalkarak gözlerini ovdu ve dudaklarını sarkıttı, minik bir bebeğe benziyordu, eğilerek dudaklarına sıkı bir öpücük bıraktım.
"Minik bebeğim benim"
Güldüğünde bende güldüm, ellerimi iki yanına koyacak iken kapı çalında, göz devirip geri çekildiğimde güldü.
"Gülme, bu akşam seni uyutmayacağım"
Kapı açılınca kafasını salladı.
"Bunu kırk defa tekrarlanman peki"
Kahkaha attığında lia gülerek ilaçları uzattı.
"Keyifler yerinde"
"Çook"
Göz devirerek konuştuğumda yeji suları uzattı, alarak içtik, odadan çıktıklarında hoseok'u duvara sıkıştırdım.
Minik bir ceylan gibi bana bakıyordu, sırıtarak elimi yanağına koyup boynuna doğru indim.
"Kırk kere ha, hastane duvarları ince olmasaydı seni kırk kere boşaltmıştım bebeğim, beni sınama"
Kafasını uslu bir çocuk gibi salladığında çenesini tutarak dudaklarını öptüm, yoğun şekilde dudaklarını emerken ellerini yanaklarıma koydu.
Elimi beline kaydırdım ve kendime çektim, titrek bir nefes aldığında geri çekilerek boynuna indim ve öpmeye başladım, narin parmakları saçlarıma karıştı.
Dilimi boynunda gezdirip geri çekildim, alt dudağını dişlemiş gözleri sıkıca kapalıydı, yutkunarak çenesini tuttum.
Gözlerini açarak bana baktı, eğilerek saçlarını öptüğümde güldü, cidden küçük bir çocuk gibiydi, uysal ve iteatkar.
Kapı yeniden çaldığında geri çekildim, sırtımı duvara yaslarken içeri doktor girdi ve elindeki kağıtlara baktı.
"Bu hafta son yatışın yoongi, değerlerin mükemmel"
Şaşkınca kaldım.
"Hoseok?"
"O bir hafta daha burada, tamami ile iyileştiğinden emin olmalıyız"
Hoseok kafasını salladığında doktor çıktı, elimi saçlarıma atarak geri ittim.
"Beraber çıkacaktık"
"Bir haftadan bir şey olmaz yoongi"
"Olur, ben çok özlerim"
"Yanıma gelemez misin?"
"Elbette gelirim saçmalama"
"O zaman bir sorun yok"
Kafamı salladım ve sıkıca sarıldım, şuan ona kene gibi yapışmak istiyordum.
/
Üf yaa pandam yok :( şimdi kim bana 'ellerine sağlık yzr' diycek 😭😭😭
