Krizlerim azalmaya başladı ki bu bir şey fark etmeme neden olmuştu.
Ben alkole değil hoseok'a bağlıydım ve onu görmek için içiyormuşum.
Hoseok'da benim gibi yavaşça iyileşiyordu ve biz bir birimize daha da bağlanıyorduk.
Kan vererek odadan çıktık, hoseok gülerek koluma sarıldığında anlını öptüm, bahçeye çıktık ve ağacın altına oturduk.
Bacaklarıma oturarak kafasını omuzuma koydu, elini tutarak öptüm belindeki kolumu sıklaştırdım.
"Az kaldı"
"Evet, çıkıcaz ve beraber olucaz"
"Bebeğim benim"
Gülerek dudaklarımı öptüğünde kolumu sıklaştırdım, ayrıldık.
Anlımı anlına yasladığımda tanıdık ses ile hemen kafamı kalırdım.
"Oo çifte kumrular"
Namjoon ve jungkook'u gördüğüm de şaşkınca kaldım ki arkalarında üç kişi daha vardı.
Hoseok kalkarak siyah saçlıya sarıldı.
"Nasıl geldiniz?"
"Doktor izin verdi, iyi haberlerinizi de duyduk"
Geri çekildiler, oturduklarında merak ile namjoon'a baktığımda konuştu.
"Bağımlılığınız, bir kaç ay sonra tamami ile kurtuluyorsunuz"
Kafamı salladım ve hoseok'un elini okşadım.
"Eskisi gibi kriz geçirmiyoruz, olsada on dakika sonra yok oluyor"
Mavi saçlı gülerek hoseok'un saçlarını okşadı.
"Bu haber için uyuyamıyorduk, endişeliydik ama başardın hobi"
Konuşurken gözleri dolduğunda hoseok sıkıca sarıldı, gülerek onlara baktık.
Namjoon hoseok'un bahsettiği abisi jin'e yaklaştığında göz devirdim, jungkook kafasını omuzuma yasladı.
"Eve dön artık hyug"
"Az kaldı kook"
Kafasını salladığında jimin gülerek hepimize baktı.
"Mutluluk tablosu"
Söylediği ile gülerek kafamızı salladık.
Derin bir nefes aldım ve etrafa baktım, ailem yanımdaydı ve ben huzurluydum, diğerleri de iyice tanıştığında hoseok elimi tuttu.
Gülerek öptüm ve sarıldım, kafasını göğüsüme yasladı.
"Tamamlanmışız gibi hissetiriyor"
"Öyle, belkide gerçekten tamamlandık"
Başını kaldırıp bana baktığında gülerek anlını öptüm, gözleri parlıyordu, derin bir nefes aldım ve yanağını öptüm, gözlerinde ki galaksi beni mutlu ediyordu.
/
