1.

411 33 4
                                    

İki aydır uğraştığım şeyi yayınlıyorum LÜTFEN OKUNSUN YA

"Pişman mısın?"

Yeonjun başını iki yana salladı. "İçimde bir duygu var ama bunun pişmanlık olmadığına eminim."

"Madem pişman değilsin neden geçmişin hayaletleri olan bizden kurtulamıyorsun?"

Yeonjun güldü alayla. "Bunu aptal doktoruma sormalısınız."

"Pişman olmadığın için mi intihar etmiyorsun?"

"Hayır, edeceğim. Ancak henüz vakti gelmedi."

Genç adam konuşmaya devam ederken aynı binanın başka bir yerlerinde kendi hakkında malumat veriliyordu.

"Efendim, yine kendi kendine konuşmaya başladı."

"Bu çocuk bizi çok uğraştıracak."

"Neden bu hale düştüğünü biliyor musunuz?"

"Evet, bu bir süre öncesine ait bir hikaye."

*****

O bahiste geçen bir süre öncesi:

"Taehyun! Topu at lan."

"Kai, top geliyor dikkat et!"

"Soobin koşsana oğlum."

"Yeonjun ne bakıyorsun abicim? Top gitti top."

Beomgyu'nun çığlıkları eşliğinde bitmişti yapmış oldukları futbol maçı. Kendini yere fırlattığında diğer dört çocuk başına üşüştü anında.

"Alın işte ya, kaybettik. Yeonjun, mal mal bana bakana kadar gitseydin ya adamın peşinden."

Hâlâ uzandığı yerden tepinerek Yeonjun'a söylendiğinde cevap gecikmemişti. "Göz benim gözüm kardeş, bakarım istediğim gibi."

"Kardeş mi-"

Soobin az daha pot kıracak olan Kai'ın sırtına vurarak susturdu sarışın çocuğu ve kafasına kolunu dolayıp uzaklaştı onunla birlikte. "Soobin ciğerim tam çıkmadı, az daha vur kanka."

"Kanka mı-"

"Başlayacağım şimdi yanlış anlaşılmalarınıza da size de."

"Sus be."

Taehyun deminden beri didiştiği Beomgyu'nun kafasını ezmemek amacıyla kendine hakim olmaya çalışmış, en son kaza çıkmasın diye seke seke ayrılmıştı yalnız kalacak olan Yeonjun ve Beomgyu'nun yanından.

"Yalnız mı kaldık şimdi?"

Yeonjun bastırmaya çalıştığı gülümsemesini elleriyle kapatmış ve yanına uzanmıştı Beomgyu'nun. Hayır, yalnız kalmak için diğerleri ile anlaşmamıştı. Ne alakaydı canım?

"Ee beomgyu hayat nasıl gidiyor?" Konu bulmak konusunda Yeonjun'dan kötüsü olamazdı an itibariyle.

"Bilmem, gidiyor işte bir şekilde, neyse güzel gidiyor. Seninki nasıl?" Beomgyu pek anlamamıştı zaten her dakika, saniye hatta saliseleri birlikte geçirdiği arkadaşının böyle sormasını. Ayak uyduruyordu ama.

"Şey benim ki de iyi gidiyor, şakasına sordum zaten."

Yeonjun gülüp saçmalamaya başladığı için konuşmayı kesmesi gerektiğini fark etti ve Beomgyu'nun elinden tutup kaldırdı onu. Bir an göz göze gelmişlerdi, Yeonjun kaybolduğunu hissediyordu o gözlerde.

Gerildiğinden dolayı elini ensesine götürdü ve etrafı izlemeye başladı. Acilen birinin onu kurtarması gerekiyordu.

"Geri geldim sevgili şempanzelerim. Nasıl geçti bensiz beş dakikanız? Çok üzüldünüz değil mi?Çünkü ben yoktum..."

"Salak Taehyun biz onlar ayrı kalsın diye gidiyoruz, sen de giriyorsun pat diye. Olmaz yani öyle."

"Soobin hiç zahmet etme kızmaya. Taehyun olmasa rezillikten yok olacaktım çünkü."

"Oğlum, NE DİYORSUNUZ YA?"

Tabii, bu üstün zekalılar Beomgyu'nun onları duyduğunu unutmuştu.

"Bir, iki üç!" Kai'ın geri sayımıyla dörtlü, sanki anlaşmış gibi -anlaşmışlardı- Beomgyu'yu ortada bırakıp kaçmaya başladılar dört bir tarafa. Çünkü zeka seviyeleri Beomgyu'ya açıklama yapacak kadar yüksek değildi. "BIKTIM LAN SİZDEN!"

*****

Bomboş evin içinde yankılanan tok ayakkabı seslerini dinleyerek merdivenleri tırmandı Yeonjun. Yüzünde 'arkadaşlarıyla' olduğu zamanki gülümsemesinden eser yoktu.

Başını ağrıtacak derecede çattığı kaşlarının, göreceği fotoğraflarla düzeleceği odanın kapısını açtı buz gibi tokmağı çevirerek. Daha fotoğraf duvarının yanına gelmemişti ancak yüzüne bir aydınlık gelmişti bile.

Titreyen elleriyle karanlık odada bulunan masadan bir raptiye alıp daha bugün çektiği fotoğrafı da ekledi panosuna Yeonjun. Ardından görüntüyü netleştirmek için ışığı açtı. Koleksiyonu gözler önüne serilmişti.

Sırasıyla yıllara, aylara, haftalara ve günlere göre sıraladığı Beomgyu fotoğraflarına göz gezdirdi teker teker. Hepsi yerindeydi, Yeonjun sevinmişti.

"Yalnız fotoğrafların ile yetinmek zor Beomgyu. Ancak merak etme, sen de olacaksın yakında bu odada. Şimdilik hoşçakal, yeni fotoğraflar ile geri döneceğim."

Bu arada bu bölümdeki şu mutlu olduğu sahnelerin falan kitabın geri kalanıyla gram alakası yok🥸🥸

Good Boy Gone Bad~YeongyuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin