Ay hellooooo! Keyifler nasıl?? Ben çok iyiyim sorduğunuz için sağ olun. Bir tarih alalım buraya...
İyi okumalar, oy ve yorum atmayı unutmayın.
Nefeslerim düzensizdi. Hızlı nefes alıp, yine hızlıca veriyordum. Erol Abi, annemle odamdan asla çıkmamamızı söylemişti.
Babam gelmiş olabilir mi? Bugün bana attığı mesajlardan anneme hala bahsetmedim. Etmeli miyim? Bilmiyorum.
"Afra Hanım," Odamın dışından Erol Abi seslendi. "Kapıyı açın."
Titrek bir nefes alıp odamın kapı kilidini açtım. Tehlike her neyse geçmiş olmalı.
"Kim gelmiş Erol?" Dedi annem kapı açılır açılmaz.
"Deniz diye bir çocuk, efendim. Afra Hanım'ı görmek için geldiğini söylüyor." Dediğinde Erol Abi, kaşlarımı çattım.
Deniz mi? Ev adresimi nereden buldu bu? Gerçi, örgüt üyesi olduğuna göre bulması zor olmaz.
"Kim o?" Dedi annem. Sesinden öfkeli olduğunu çok rahat şekilde anlıyordum.
"Okuldan arkadaşım anne." Dedim uzatmadan. Kıvırmanın bir manası yoktu.
"Nasıl bir arkadaş?" Dedi annem öfkeyle. "Gecenin bu saatinde, odanın camını taşlayacak kadar samimi misiniz?" Annem azarlar bir tonda konuştu. Haklı söze ne denirdi ki?
"Önemli olmasa gelmezdi." Dedim onu ve kendimi savunarak. Derdim onu savunmak değil, kendimi savunmak. Onunla beraber ben de taşın altına girmiştim.
"Onu hemen gönder." Dedi annem eliyle kapıyı işaret ederek. Sinirden ve korkudan elleri titriyordu. Babam geldi sanmıştı ve haklı olarak korkmuştu.
"Peki..." Dedim ve odadan ağır ağır çıktım.
"Erol, Afra'nın yanında dur." Dediğini duydum annemin. Deniz'in bana zarar vermesinden korkuyordu. Haksız sayılmaz.
Deniz'de de hiç mi akıl yok ya? Camımı neden taşlıyor ki? İnsan gibi kapıyı çalsana! Geri zekalı bu çocuk ya! Yemin ederim aptal.
Gecenin bu saatinde en fazla ne olmuş olabilir ki? Umarım mantıklı bir bahanesi vardır, yoksa annem ikimizi de kesecek.
Saçımı düzelterek alt kata indim. Telefonumun kamerasından nasıl göründüğüme baktım. Tatlı duruyordum. Her zamanki gibi güzelim.
Boğazımı temizleyip evin kapısını açtım ve dışarı çıktım. Deniz evin bahçesinde bekliyordu.
"Deniz?" Dedim yanına ilerlerken sorar gibi. Deniz yaslandığı bahçe duvarından ayrılıp yanıma geldi.
"Bir abinden saldırı görmediğim kalmıştı." Diye söylendiğinde ona göz devirdim.
"Saat akşam dokuz ve sen, benim odamın camını kırdın. Adam işini yaptı." Dedim böbürlenerek. "Ayrıca abim değil, annemin koruması."
"Neyse ne." Dedi çok üstelemeden. "İşin var mı?"
Anlamadan ona baktım. Buraya sırf işimin olup olmadığını sormak için mi gelmişti? İyi mi bu çocuk?
"Kafan mı güzel? Mesaj atabilirdin!" Diyerek kızdım ona. Durduk yere bu kadar kaos yaratmasına gerek yoktu. Mesaj atması yeterliydi.
"Numaranı nereden bulacağım?" Dedi sakin bir tavırla. Biraz da sabır dileniyor gibiydi.
"Adresimi nereden bulduysan oradan." Dedim lafımı esirgemeden. Adresimi bulduğu gibi, numaramı da bulabilir. O kadar da aptal olamaz. Yoksa öyle mi? Sanırım...
![](https://img.wattpad.com/cover/352806129-288-k267652.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İNTİHAŞK
ChickLitYarı kurgu yarı yaşanmış bir hikaye... Aşık olmak kadar zor, intihar etmek kadar kolaydı seni sevmek... Bana yaşadığım her şeyi unutturacağımı sanmıştım, meğer yanılmışım. Bana hepsini yeniden, daha beter ve daha çok acıtacak şekilde yaşattın. "N...