EZRA

☆15☆

Bir anda büyük bir gürültüyle uyandım.
Ezrayı yerde görünce çok korktum ne yapacağımı bir anda anlayamadım Ezra uyan Ezra beni duyuyormusun allahım elide kanıyor.
Telefonu elime alıp Aliyi aradım ağlamaktan ne diyeceğimi bile bilemedim Ali yetiş Ezra bayıldı eli kanıyor.
Ali telefonu üstüme kapatı.
Ezranın elini bir bezle sardım ama hala uyanmıyor.
Allahtan Ali çok çabuk geldi Ezrayı hemen alıp hastaneye gitik.
Biraz bekledikten sonra doktor yanımıza gelip korkmanızı gerektirecek bir sorun yok arkadaşınız sadece halsiz düştüğü için bayılmış eli ise biraz derin kesilmiş dikiş atık iyi günler geçmiş olsun
Sağ olun Hasan bey.
Ezranın yanına gitik.
Biraz bekledik , yavaş yavaş kendine gelmeye başlıyordu.
Gözlerimi açtığımda farklı bir yerdeydim.
Mira elimi tutmuştu.
Ezra nasılsın?
İyim korkmana gerek yok.
Sana bir şey oldu diye ödüm koptu.
Sen neden yemek yemedin.
Konuşmadan sadece Miraya bakıyordum.
Ali doktorla birlikte içeri girdi.
Evet hanım efendi serumunuz bitsin eve gidebilirsiniz.
Elinize de dikkat edin.
Elim mi elime ne oldu?
Elin de bardak varmış yere düşünce bardak elinde kırılmış o yüzden elin kesildi bardak kırılma sesiyle uyandım yoksa sabaha kadar seni duymayacaktım.
Kan durmuyordu Ali bizi hastaneye yetiştirdi allahtan.
Teşekürler Ali , Mira sizde artık üzülmeyin iyim ben yaa bir şeyim yok serum bitsin eve gidicez.
Serum bitikten sonra Alinin arabasıyla eve gitik.
Ali yol boyu hiç konuşmadı.
Eve geldiğimiz de bekleyin projeyi alıp toplantıya gidelim.
Daha neler Ezra toplantı iptal sen iyileş sonra yaparız.
Aliyle birlikte eve doğru gitik.
Ali niye içeri gelmiyor.
Bilmiyorum ki Ali içeri geçsene birlikte yemek yeriz.
Mira ben çok açım biliyormusun seni bile yerim.
Mira kahkaha atarak aman orda dur Ezra hanım beni yemeyin de hadi geç şuraya yemeğini ye.
Miranın telefonu çalınca Mira yanımızdan ayrıldı odaya giti telefon konuşmaya.
Ali; özür dilerim.
Lütfen senin suçun yok kendini suçlama asıl ben özür dilerim sadece ben... daha lafımı bitirmeden Mira geldi.
Miranın gelmesiyle ikimiz de sustuk.
Evet çocuklar annem ve babam Holandaya varmışlar.
Güzel tatlım.
Akşama kadar Ali biz de kaldı.
Ali sana bir şey söylüycem yarın bizimle pansumana gelirmisin.
Korkma Miraya bir şey anlatmadım.
Bu sözlerimden sonra Ali çok mutlu oldu.
Akşam Ali evine giderken mutluydu.
Telefonumun çalmasıyla odaya gitim.
Allahım arayan Laraydı inşallah duymamıştır.
Efendim Bayan.
Ezra nasılsın sen niye bana söylemiyorsun neyin var?
Sorularını tek tek cevaplasam nasıl bayan ajan, bırak şakayı korkulacak bir şey yok sen nasıl öğrendin Çiçek söyledi.
Maşallah artık beni bana da söylemiyorsun , ne yapayım sen saklıyorsun ben üzülmeyim diye sen hiç üzülme zaten seninle konuştuğuma göre deme ki hiç bir şeyim yokmuş tamam bırak artık endişelenmeyi.
Tamam seni sevindirecek bir şey anlatayımı?
Yoksa!
kız bağırma kulağım giti yaa.
Ama kimseye demek yok.
Ay anladık sende kahinler gibi zorla yemin etiriyorsun yeter artık bana anlatıyorsan demeki kimse bilmiyor.
Ha çok iyi tanıyorsun beni bak Miranın doğum gününde herkes evine giderken Ali arkamdaydı ve bir anda konuştu bunu nasıl diyeceğimi bilmiyorum deyip anlatı işte ben senden hoşlanıyorum dedi.
Bende biraz korktum ve sabaha kadar uyuyamadım.
Yemekte yiyemedim ondan sonra da bayıldım.
Ben nededim sana alış bu lafı duyacağından sen hep benimle dalga geçtin.
Bak Lara söz verdin kimseye anlatmayacağından.
Aman sende yaptın be tamam dedik bir kere söz verdik.
Tamam saol seninle konuşmak güzel oldu.
Ha buara da annemlere çaktırma.
Hiç kimse benden hiç bir kelime dahi duymayacak.
Hah iyi Lara tatlım Mira çağırıyor hadi görüşürüz.
Görüşürüz.
Deyip Miranın yanına gitim efendim gel kahve yaptım.
Hadi canım!
Yok kız çay yaptım senin uykusuz bırakırmıyım hiç.
Kanepeye oturunca Mira bir anda sarılınca ben seni yerde öylece görünce çok korktum bide elinin kanadığını da görünce daha çok korktum elim ağam titriyordu.
Sen uyuyunca bende bir şeyler yemek için kaltım ama başım çok dönüyordu.
Ben de su içmek için bardak aldım su içmek için ondan sonra bir şey hatırlamıyorum.
Bir daha beni böyle korkutma.
Aaa tamam söylerim beynime bir daha bayılmasın.
Şakanın sırası değil.
Hadi kalk uyuyalım.
Bu gün ikimiz burda uyuyacağız.
Tamam bana uyar.
Ben bir kanepe de uyurken Mira da diğer kanepe de uyudu.
Sabah uyandığım da Mira hala uyuyordu.
Yavaş hareketlerle mutfağa giderken.
Mira seslendi. Nereye bakim?
Mutfağa.
Gel otur şuraya nasıl da sesiz gidiyor.
Mira sadece mutfağa gidiyordum.
Bu gün ben kahvaltıyı hazırlayacağım hem senin elin yaralı.
Miranın lafını ikiletmeden direkmen yerime geçtim.
Mira abartmıyormusun kahvaltıyı bir tepsiye koymuş yatağa kadar getirdi.
Buraya kadar ne gerek vardı ki gider masada birlikte yapardık kahvaltımızı.
Sus lütfen hem ilk defa birlikte kahvatı yapıcaz.
Hım öylemi tabiki her gün sen erkenden gidiyorsun o yüzden hiç virlikte yapmıyorduk bari bu günü bozma.
Peki toplantı ne zaman sen orayı merak etme bir an önce iyileşmene bak toplantıyıda yaparız.
Sağ elim olduğu için çok zorlanıyorum.
Laflamayı bırakda kahvaltını bitir.
Tamam komutanım.
Aferin asker hepsi bitecek sonra da ilaçlarını içeceksin.
O ilacı içmesem tadı çok kötü.
Dur şu kapıya bakayım ondan sonra onu halederiz.
Gelen Aliydi.
Evet Ezra nasılsın?
Konuşmama izin bile vermedi Mira.
İyi değil Ali tadı güzel olmayan ilacı içmek istemiyormuş.
İyiki geldin Ali sen tutarsın bende içiririm bunu yapmıycaksınız dimi!
Sen söz dinlemesen yaparız.
Tamam tamam içicem.
Ali ve Mira kahkahalarla gülüyorlardı.
Ne gülüyorsunuz biran yaparsınız sandım.
Şaka yaptık yaa ne korkuyorsun.
Korkarım tabi zorla ilaç içildiği nerde görülmüş beş yaşındamıyım.
Şaka kız Ali bizi almaya gelmiş.
Birlikte hastaneye gidicez.
Tamam olur önce kahvaltı yapalım.
Ali olur vala hiç kaçırırmıyım deyip.
Ortamıza girdi bir benim tabağimdan yiyor bir Miranın tabağından yiyiyordu.
Mira daha fazla kendini tutamayarak kahkaha atı.
Ali daha çok gülüyordu.
Kahvaltıdan sonra birlikte hastaneye gitik.
Pansumanı açınca gerçekten derin kesilmişti.
Mira bakamıyordu bile.
Dört dikiş vardı.
Elimin ortası olduğu için daha çok acıyordu.
Gözlerimi kapatmıştım hemşire geçmiş olsun deyince gözkerimi açtım.
Yarayı ıslatmayın yoksa ilthap kapar.
Mira tamam dikkat ederiz teşekür edip ofise gittik.
Toplantıyı benim yerime Mira yaptı.
Ben rahatsız olmayayım diye işten erken döndük.
Eve geldiğimizde ise zorla yatağa koyuyor.
Bende inatla çıkıyordum.
Mira bari kanepede yatayım odada canım sıkılıyor.
Bak elimde iyi artık.
Beni kandırma?
Yaa iyim ilaçlar iyi geliyor.
Bak kapı çalıyor.
Tamam geç kanepeye kapıya bakıp gelicem.
Gelen Evrem , Burak, Çiçek, Lezgin, Lara, Alp, Ayaz ve Kardelendi.
Hepsi benim için gelmişlerdi.
Yarım saat kadar oturup kalkıp gitiler.
Mirayla birlikte kalmak çok zor bir an öncede elim iyileşsede yoksa Mira beni bırakmayacak.
Gerçekten Mira benden de inatçı Larayı bile aştı.
Günler bir birini kovalarken iki ay geçti.
Artık iyiydim yani artık serbestim.

☆☆☆☆☆