EZRA

☆14☆

   Mira ve Aliyi beklermeye giderken bütün ışıkları kapatıp gelmelerini bekledim.
Zaman hiç geçmiyordu.
Hah nihayet geldiler.
Miraya koşarak sarıldım seni çok özledim ben de Ali beli oluyor dışarı da bekliyor bizim gelmemizi bekliyormuş.
Sayın Ali bey sizde hoşgeldiniz Mira bu söylediğime gülerek eve doğru gittik.
Hadi kızlar görüşürüz ben kaçar.
Aaa dur nereye gel içeriye.
İyi madem o kadar ısrar etiniz geleyim madem.
Mira artık dayanamayıp kahkahalara boğulurken.
Hadi burda durmayın içeri geçelim.
Mira ışığı açsana elim dolu da ışığı açarmısın?
  Mira ışığı açınca herkes sürpriz iyiki doğdun Mira.
Aliye bakınca galiba unutmuştu Miranın doğum gününü.
Mira heycandan bana sarılırken sen nasıl bir insansın ya bunu nasıl yaptın ya beni ne kadar mutlu etiğini anlatamam aslın da dahası var yukar da.
Arkadaşların arkasın da Yusuf ve Deren hanım çıkınca Mira çığlık atarak anne ve babasına sarılıyordu o sırada Lezgin evet hanım efendi beni unutuyorsun bütün çocuklarla sarılırken.
Aliye baktım sen unutun mu eliyle saçlarını karıştırarak mahçup bir şekilde evet unutum.
Korkma sana da hediye aldım şu aşağidaki çekmecede Miraya verirsin ama güzel hediye almışsın buara da teşekürler.
Sorun değil hediyeni al hadi terasa.
Mira sarılma işin bitmedimi hadi büyük sürprize.
Dahasıdamı var hadi yürü elinden tutarak terasa doğru gitik pastana üflemiycekmisin terasa çıktık.
Işıkları açtım Mira şaşkın şaşkın etrafa bakıyordu.
Ezra inanamıyorum sana bunları nasıl haletin bak arkana çok büyük bir ekibim var.
Ekip şimdi hediye zamanı ama önce şu pastaya üflesen artık pasta yiyiycem de.
Küçük bir çocuğa hediye verirsinya Miranın da sevinci öyleydi.
Gecenin geç saatlerine kadar eğlenmiştik.
Artık yavaştan herkes kendi evine gidiyordu.
Yusuf ve Deren hanım bu akşam bizde kalacaklardı.
Herkesi yolcu etikten sonra eve dönerken arkama  baktığımda Ali öylece karşım da duruyordu.
Ayy böyle burda ne yapıyorsun sen ödüm koptu.
Ezra sana bir şey anlatmam lazım tamam söyle dinliyorum.
Söylüycem de korkuyorum, yine ne oldu.
Ben senden hoşlanıyorum Ezra sana nasıl anlatacağımı bilemedim.
Saçmalıyorsun Ali ne diyorsun deyip hızlıca eve girdim.
Alide peşimden geldi.
Sert bir bakış atıp yine ne var Ali hadi evine git.
Yusuf amcanın hikayesini dinlemeden gitmem her doğum günün de anlatır.
Ne hikayesi ne saçmalıyorsun sen gidermisin lütfen.
Mira yanımıza gelerek Ali gelsene hikayeyi dinlemeden mi gidiceksin.
Ezra ilk defa dinleyecek neyi siz neyden bahsediyorsunuz.
Bak tatlım babam her doğum günüm de bana özel hikayeyi anlatır.
Gelin oturun hikayeyi dinleyelim.
Yusuf bey ve Deren hanım çok tatlılardı.
Mirayı ortalarına aldılar.
Lezgin ve Ali de yan yana oturdular bende tekli koltuğa geçtim.
Aliye bakmamak için hep yere bakıyordum.
Yusuf bey evet çocuklar hazırmısınız?
Yusuf bey herkese göz  ucuyla bakıp evet herkes hazır.
Mira hadi baba anlat Ezra da duysun deniz yıldızını, deniz yıldızı mı?
Evet Ezra biliyorum senin baban sana deniz yıldızı diyor benim babam da bu hikayeyi anlatıyor.
Daha çok meraklandım.
  
    Ben deniz kenarın da orada oturup etrafa bakarken gözüme bir çocuk takıldı.
Çocuk yerden aldığı deniz yıldızlarını alıp hızlıca suya atıyordu.
Sonra dayanamayıp çocuğun yanına gitim çocuğa neden bunları suya atıyorsun dediğim de bana sadece bakıp sonra yine deniz yıldızlarını alıp atmaya devam eti.
Bir iki defa daha söyledikten sonra durup bana baktı bak amca ben hayat kurtarıyorum.
Nasıl yani dediğim de deniz yıldızların hayatlarını kurtarıyorum.
Çünkü ben bunu yapmasam bunlar burda ölürler o yüzden ne kadar hayat kurtarırsam o kadar iyi bu yüzden beni yalnız bırak ta daha çok kurtara bileyim.
O çocuk bunu deyince ben şaşkın çocuğa bakıyordum o daha çocuk bunları düşünüyorken biz onların yanından geçip gidiyoruz oysaki.
Bende dayanamayıp çocukla beraber deniz yıldızlarını suya atık.
Bu hikayeyi koşa koşa Derenin yanın da buldum kendimi Derene anlatıktan sonra Deren  benimle evlenme kararı aldık ve hayat kurtarırken bizde de Mira hayatımıza girdi.
 
  Vay canına ne güzelmiş muhteşem.
Mira işte Ezra sende bana bunu yapıyorsun  beni suya atarak beni kurtarıyorsun teşekürler.
İyiki varsın deyip sıkı sıkı sarıldık.
Deren hanım evet hanımlar artık uyuyalım yarın erken kalkıp gidicez.
Mira Ali ve Lezgini yolcu edip geldi.
Yusuf ve Deren hanım Miranın odasında kaldılar.
Mirada benim odama geldi Mira çok çabuk uyurken ben uyuyamadım ve yavaşça odadan çıkıp salona gitim orda uyurum diye ama nafile hiç uykum yoktu.
Sabaha kadar düşünmekten çalışma masasın da uyuya kalmıştım.
Miranın beni salamasıyla daha yeni gözlerimi kapamışken yine açtım bir gözüm açık bir gözüm kapalı Miraya baktım ne oldu sen ne zaman uyandın.
Uyandım su içmek için sen burda ne yapıyorsun gel gir yatağına bir sorun mu var?
Yok sadece uykum kaçtı bende sen rahatsız olma diye buraya geldim.
Hımm iyi bakalım ben daha uyuyacağım sende geç yatağa uykun gelir.
Tamam sen git.
Yarım saat bekledikten sonra hazırlanıp kahvaltı yapmak için , sofrayı kurdum ama hiç bir şey yiyemeden erkenden ofise gitim.
O kadar dalgındım ki Laranın benim peşimden geldiğini bile görememiştim.
Bir anda arkamdan biri kolumu tutmasıyla çığlık atım.
Aaa Lara ne yapıyorsun ödüm koptu.
Sen beni duymuyormusun sana sesleniyorum.
Duymadım ben bağırınca sen neden bağırıyorsun ki.
Reflek ne yapayım.
Neyin var Ezra niye bu kadar dalgınsın?
Yok bir şey bee abartma sadece gece uyuyamadım o yüzden olabilir.
Hadi hadi sende bu öyle bir dalgınlık değildi.
Off Lara senin işin yok mu yine ajanlığına başladın.
Yok be kızım sende ama da yaptın dalgınsın işte onu diyorum.
Kafan da atamadığın bir sorun mu var?
Bana anlatabilirsin tatlım tamam konuşa bilirsin her zaman ama ben her zaman yanındayım.
Şimdi gidiyorum ama anlatmanı bekliycem.
Tamam tamam bundanda hiç bir şey de saklanamıyor gülüp gitim.
Ofise geldiğim de Ali kapıda duruyordu.
Aliyi görünce yerimden kıpırdamadan öylece durdum sadece bakıyordum.
Ali bana doğru yürüyordu  ama ben hala yerimde kala kalmıştım.
  Günaydın Ezra ben seni dün üzmek istememiştim lütffen seni gördüğüm günden beri unutamıyorum dün  söylediklerimin hepsi doğruydu lütfen inan bana.
Ali hala konuşurken hiç bir şey demen  yanından ayrıldım.
Ofise hızlıca girerken ellerim titriyordu.
Ne yapacağımı bilmiyordum ordan oraya gidip geliyordumm sakin sakin ol Ezra kendine gel.
Kapı çaldı gelen Çiçekti günadın Ezra günaydın nasılsın iyim sen çok iyim dünkü kutlamadan sonra daha iyim çok saol canım yanımda olduğun için hiç olurmu öyle şey asıl ben sana teşekur ediyorum sen bana iş buldun ha buarada yarın toplantı var onu söylemek için geldim.
Tamam tatlım çok saol dosyayı yolarsın ona göre projeyi toplantı odasına bırakıcam.
Tamam ben gidiyorum görüşürüz görüşürüz.
Dalgın dalgın masada oturdum günüm çok yorgun geçti.
Eve geçtim biraz bekledikten sonra Mira geldi.
Ezra hastamısın betin benzin atmış?
Yok ya sadece uykusuzum o kadar odama geçicem belki uyurum yorgunluğum da   geçer.
Tamam sen biraz uyu.
Odaya geçtim kendimi yatağa atım ama hiç uykum yoktu neler oluyordu bana hepsi Alinin yüzünden ne güzel idare eder bir hayatım vardı.
Yarın bide toplantı var gözlerimi kapatıyorum, odayı geziyorum olmuyor gram uykum yok.
Mira kapıya vurarak içeri geldi gel hadi film izleyelim belki uykun gelir.
Olur belki işe yarar.
Bir süre sonra Mira uyudu.
Su içmek için ayağa kalktım başım dönüyordu.
Bardağı titreyerek alıp içmek istedim ama bir an gözlerim karardı.
Yere düştüm.
Yerde yarı baygınken Mirayı gördüm bana doğru koşuyordu başka da bir şey hatırlamıyorum.

☆☆☆☆☆