Mira: evet Ezra anlat bakalım bu gizemli ismi sana kim koydu.
Aslında bu isim dedemin sevdiğinin ismiydi.
Ali: nasıl yani?
Babam daha dokuz on yaşlarındayken babaannem ölmüş.
Dedem ise tek başına hem babamı hemde annemi büyütmüş.
Annem ise dedemin dostunun kızıydı. anneannem ve büyük babam bir kaza sonucu ölünce annemi de dedem sahiplenmiş.
Dedem annemi ve babamı evlendirmiş.
Anneme zarar gelmesin hep yanı başında olsun diye annem ve babamı evlendirmiş.
Dedem Ezradan hiç vaz geçmemiş bir gün göç etmeye kalkmışlar tabi annemde hamile olduğu için sınıra gelmişler askerler kovalamış dedemde bir an annemi kurtarmak için Türkiye sınırını geçmişler, sınırı geçerlerken annemin doğumu başlamış tabi dedemde annem ve babamı yalnız bırakmamış.
Çünkü sınırı geçerlerken Ezrayı kaybetmişler annemden dolayıda gidemediği için dedem haftalarca beklemiş belki Ezra gelir diye ama dedemlerle sınırı geçenler onlarda geç gelmişler o yüzden belki Ezra onların yanındadır ama nafile onlar geldiğinde Ezra onların arasında yoktu askerler ateş edince Ezra vurulmuş o kalanlarda Ezrayı kurtarmak istemişler ama gitiklerinde Ezra zaten ölmüştü.
Dedemde çok üzülmüş, yemeden içmeden, konuşmadan kesilmiş bunu gören babam ise benim ismimi Ezra koymuş.
Tabi dedem benim sayemden birazda olsa iyi şimdilik.
Boynumdaki kolyeyi çıkararak gösterdim. bu dedemin Ezra için yaptığı kolye.dedim
*İki yıldız ikiside birbirinden farklı biri yerde olan diğeri gökte olan, ikiside mavi gibi görünürler ama aslında olan ikiside beyazdır.*
İşte bu kolyeyi artık ben taşıyorum.
Biraz dahada sohbet etikten sonra Ali kalkıp evine gidecekken Mira artık bizde uyuyacağız deyince.
Ali: sen bu saate uyuyacan mı güldürme beni Mira.
Mirayla Ali kaş göz hareketi yapıyorlardı.
Ben baktığım sırada ikiside şaşkın şaşkın bana bakıp öylece durdular.
Mira Aliyi yolcu edip geldi Mira odasına geçti ben de odama geçip uyudum.
Sabah kuşlardan bile erken uyanan ben, bu sabah biraz geç uyanınca uzun zaman sonra güzel bir uyku çektiğimi farkettim.
Kahvaltımı hazırlamak için kulaklığımı takıp müzik açıp eğlenerek kahvaltıyı yaptıkdan sonra Mira içinde hazırlayıp dolaba notu asıp işe gittim.
Her zamanki gibi erken ofise geldim.
Daha hiç kimse gelmemişti herkes zaten saat sekiz gibi geliyordu
Ben de güvenlik Mustafa abiyle birlikte kapıları açıp odama geçiyorum artık güvenliklerde bana alışmışlardı erkenden işe gelmeme.
Saat on gibi olduğunda Mira işe geldi.
Bana da uğramadan odasına gitmez.
Mira: günaydın Ezra.
Günaydın canım.
Mira: ben odama geçiyorum bu gün çok işim var bay.
Tamam canım akşam görüşmek üzere.
Deyip el salayıp odasına giti Mira.
Ben de işlerime koyuldum aslında bu gün bir toplantı vardı onun içinde hazırlıkları yaptıktan sonra toplantı odasına geçtim.
Meğer toplantı benim içinmiş herkesle tanıştım Mira ve Ali bu toplantıyı benim için yapmışlardı.
Herkesin beni ilgiyle karşılamaları beni çok mutlu etti.
İlk işim büyük bir hataydı.
Bu işim ise büyük bir mucizeydi.
Herkesle tanışmam bitikten sonra herkes odasına gitti tabi bende telefona sarılarak olanları anneme anlatıktan sonra Laracıka anlattım benden daha çok sevindi.
İşten bu gün erken çıktık Mirayla artık işten birlikte gidiyoruz çünkü Miranında bisikleti var beraber bisiklete binip eve gidiyorduk valla bu kızı çok değiştirecem ben Mira daha nelerden vazgeçicek bilmiyorum.
Bu gün ki huzuru ve mutluluğu yaşamak çok farklıydı anlatılamaz bir sevinç ve huzur var üstümde.
İki aydır ALMİRA şirketinde çalışıyordum artık büyük projemi Miraya anlatsam iyi olucaktı.
Mirayla birlikte kanepede kahve içerken Mira sana önemli bir konuda konuşmak istiyorum.
Mira: ne oldu bir sorun mu oldu.
Aslında benim annemin bir hayali var bu hayalimi ise sizin şirkete yapmak istiyorum.
Mira: aslında projeni görsem iyi olucak.
Aslında hazır ama daha kağıt üstüne geçirmedim.
Ama anlatayım, kaba taslak projeyi anlatıktan sonra Miranın yüz ifadesi değişti.
Ne oldu projeyi beğenmedin mi?
Mira: ne diyorsun sen senin bu projen için insanlar sıraya girecek seni almak için sen de az değilsin haa bu ne biçim bir şey ya anlatması bile beni etkiledi kimbilir şirketler nasıl yapıcaklar.
Aslında bu proje için bir toplantı hazırlayalım.
Benim için mi?
Tabi senin için, peki bu projeni nerde yapıcaksın.
Dedem zaten araziyi satın aldı yani yer belli.
İyiymiş yer sıkıntısıda yaşamayız çok güzel düşünmüşsün.
Sen artık bize bırak, senin yapman gereken tek şey projeyi çizmek.
Mira Aliyle konuşup geldi.
Mira: evet bu perşembe günü toplantın olacak.
Bu kadar erkenmi.
Tabi canım bu güzelim projeyi bekletemeyiz.
Tamam ben projeyi o güne kadar bitirmeye çalışırım.
Çalışırımmı kız bitmesi lazım.
Bak Ezra sen bizim için çok şey yaptın bizde senin için bu projende hep arkandayız.
Ama bir şartla bizi bırakıp başka şirketlere gitme.
Aaa hiç olurmu öyle sizin bana yaptığınız iyilikleri nasıl unuturda size rakip olurum.
Hiç olurmu öyle Mira ya.
Tamam anlatığımıza sevindim.
Aliyle görüşeyim şirketler konuşsun ki bu proje damgasını vursun bütün projelere.
Mira odasına geçip Aliyle konuşmaya.
Bende bi Larayı arayayım o bu habere çok sevinecek.
Lara nasılsın?
Lara: İyim canım sen gündüz rüyamı gördün beni artık günde iki defa arıyorsun.
Rüya değil hayal görüyorum.
Lara: Ne hayali.
Gerçekleşen bir hayal.
Lara: Ne sen projeyi mi yapıcaksın?
Evet.
Lara: peki ne zaman, nasıl yapmaya karar verdin.
Nasıl olduda güvendin.
Aaa yine sorulara başladın.
Biraz sakin ol her şeyi anlatacam.
Lara: Tamam anlat merklandırma beni.
Bu perşembe günü benim çalıştığım şirkete toplantı olucak yani benim büyüdüğum yerdede yapıcaz Mirada da kabul eti.
Lara: annen biliyormu?
Yok kız anneme sürpriz yapıcam.
Lara: şok olucak peki benim yapmam gereken bir şey varmı?
Yok canım sen yanımdasın ya varlığın kâfidir bana canım dostum.
Lara: tamam senin adına çok sevindim.
Görüşmek üzere canım.
Görüşürüz canım.
Dört gündür projeyi hazırlıyorum artık yarın için son dokunuşlarıda bittirdim.☆☆☆☆☆

ŞİMDİ OKUDUĞUN
EZRA
Romansa*Göçmen bir kızın İstanbulda ki hikayesi* İki yıldız ikisi de bir birinden farklı biri yerde olan diğeri gökte olan ikiside mavi gibi görünürler ama aslında ikiside beyazdır...