5. Bölüm-Kabuslar

22 4 4
                                    

Akşam yemeği için hazırlandım ve ziyafet salonuna indim. Adına, Adelina ve Antonia'nın masasına oturdum. Adina fısıldadı. "Tekrar deneyecek misin Luna?" Ona döndüm. "Öyle umuyorum Adina." Adelina, "Bu akşam mutlaka denemelisin Luna." dedi.

"Deneyeceğim." Antonia, "Luna, söylediklerimizi unutma. Bizden başka kimseye güvenme." Dalgın bir şekilde kafa salladım. "Edward'da bile güvenemiyorum. Bu normal mi sizce?"

Adelina gayet normal bir şekilde karşılamış gibi görünüyordu. "Öyle, bu durumda ona bile güvenmemelisin Luna." Dedi. "Anlıyorum." dedim.

Antonia, "Neden yemiyorsun? Tabağına dokunmamışsın bile!" Dedi. "Pek iştahım yok. Yemek gelmiyor içimden. Sadece düşünüyorum."

Adina, "Mahzen olayını değil mi?" dedi anlamış gibi görünüyordu. "Hem onu, hem de Darian'ı. Nasıl öldürülmüş olabileceğini düşünüyodum."

Adelina, "Birde kim sorusu var tabii." dedi. Antonia, "Ne demek istedin?" Adelina, "Darian'ı kim öldürebilir?" Antonia, "Ah, Tanrım doğru. Birde bu sorunumuz var değil mi?"

Konuşmalarına dikkate almadım. Sadece düşünüyordum. Akşam yemeği bittikten sonra herkes sarayın bir köşesine çekildi. Yani dairelerine.

Bende aynı yalan ile daireden çıktım. Yaşlı adamı yine gördüm. Yaşlı adam, "Ah majesteleri. Yine mi Mahzen'e doğru gidiyorsunuz?" dedi.

"Hey, hey, lütfen sessiz olun. Biri duyabilirdi!" Yaşlı adam, "Üzgünüm. Bu aşlı adamdan daha fazla ne beklenir ki zaten, işe yaramazın tekiyimdir." dedi.

"Hayır, öyle değilsiniz. Ayrıca sizin yardımınıza çok ihtiyacım var. Bu gizem hakkında daha çok bilgi." Ysşlı adam, "Pekala. Darian'ı ölmeden önce çok tuhaftı. Delirmek üzere gibiydi." dedi. "Nasıl yani, daha çok bilgi verme şansınız var mı?" Yaşlı adam, "Pekala."

Yaşlı adam, "Darian ve ben yakındık. Kral'ın babası yani Darian prensimizin dedesi Darian yeni doğduğunda ölmüştü. Bu sebepten dolayı beni dedesi olarak görüyordu. Benimle nerdeyse her şeyini paylaşırdı, en özeli ise benim öğütlerimi sık sık dinlerdi. Bir gün yanıma geldi ve değişik rüyaları ve kabuslar hakkında bir şeyler anlatmaya başladı." dedi.

Yaşlı adam, "Rüya yorumlayabildiğimi biliyordu ve bu yüzden rüyalarının ne anlama geldiğini öğrenmek istedi. Rüyalarında sık sık Mahzen'i gördüğünü ve bir bebek ağlama sesi duyduğunu söyledi. Bunun üzerine birinin ona büyü yapabileceğini söyledim." dedi.

Kanım donmuştu. "Lanet gibi bir şey mi yani? Ah Tanrım!"

Yaşlı adam, "Bundan yaklaşık 1 hafta sonra zaten öldü."

"Aman... Şey ben ne diyeceğimi bilemiyorum." Yaşlı adam, "Bilemezsin zaten. Ürkütücü öyle değil mi?" dedi. "Evet... Hemde çok!"

                          ⚜️

Genç Prens korka korka en yakınına geldi. "David amca, ne oldu inanamayacaksın!" Yaşlı adam şüphe içinde ona geldi. "Evlat, gel otur soluklan ne oldu." Darian, "Küçük kütüphanene geçelim mi? Orada anlatsam daha iyi olur." dedi.

Yaşlı adam, "Eh, peki tamam." diyip cebinden anahtarı çıkardı ve açtı. Ardından Darian'da kapıyı kapadı.

"Rüya yorumlabilir misin, yani öyle bir yeteneğin var mı?" Yaşlı adam, "Elbette evlat. Benim asıl mesleğim bu. Söyle bakalım, ne gibi rüyalar görüyorsun?" dedi tek kaşını kaldırarak.

Darian, "Son bir kaç zamandır rüyalarımda sarayımızdaki mahzen'i görmeye başladım. Mahzen'de ağlayan bir bebek sesi duyuyorum. O ağlayınca bende ağlayacak gibi oluyorum. Bebeği mahzenden çıkarıp kurtarmak istiyorum. Ama olmuyor yapamıyorum." dedi. Yaşlı adam, "Mahsen ve bebek ağlama sesi mi?"

Darian, "Evet, evet. Sizce bu ne anlama geliyor." Yaşlı adam, "Peki rüyalarının bir devamı yok mu, sürekli hep aynı şekilde mi görüyorsun?"

Darian, "Devamı yok. Hep aynı rüya David amca. O bebeği çok merak ediyorum. Kurtarmak istiyorum onu. Uyanıkken de sık sık ne olabileceğini düşünüyorum."

Yaşlı adam, "Pekala Evlat. Bu sana yapılan bir büyü olabilir." Darian kanı donmuş gibi baktı yaşlı adama. Adeta yaşayan bir ölümle bakışıyormuş gibiydi. "Büyü mü?" diye tekrar etti.

Yaşlı adam, "Evet, veya bir lanet." Darian, "Tamam da, nasıl kim bana nasıl ve neden bir büyü yapmak istesin ki?" Yaşlı adam, "Bilemiyorum evlat. Sen yine de kendine dikkat et." Darian, "Sağol David amca, dikkat ederim."

                    °°°°

"Yani bunu size anlattıktan sonra ise öldü, öyle mi?" dedim ve korkarak yutkundum. Yaşlı adam, "Evet, öyle. O bebeği gerçekten çok merak ediyordu ve kurtarmak istiyordu." dedi. Sonra Derin bir iç çekti. "Darian'ı öz çocuğum gibi sevdim ben." diyordu.

"Belki gerçek babası siz olamayabilirsiniz ama manevî olarak babası sizsiniz. Onunda sizi zamanında çok sevdiğine eminim." Yaşlı adam hüzünlü bir gülümsemeyle bana döndü.

Yaşlı adam, "Bana onu hatırlatıyorsunuz." dedi. Şaşırmıştım ama mutlu da olmuştum. "Öyle mi, nasıl hatırlatıyorum peki?"

Yaşlı adam, "Merakınız, cesaretiniz, hala küçük çocuk gibi olmanız." dedi. Bu benzetme karşısında hayranlıkla gülümsedim. "Teşekkürler." Yaşlı adam, "Hala hayatta olsaydı kesin size ilk görüşte aşık olurdu. Ama sadece güzel olduğunuz için değil, merakınız ve cesaretiniz onun için çok kıymetli olurdu."

Kocaman bir şekilde gülümsedim. Ama uykum gelmişti. Gidip uyumak istiyordum şimdi. "Anlıyorum. Bilgiler için size çok minnettarım. Şimdi gidip yatacağım. Sizde dinlenmenize bakın. İyi geceler." dedim. Yaşlı adam, "İyi geceler majesteleri."

MAHZEN SARAYIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin