Mutluyum

157 50 8
                                    

Eski ailem...tam karşımda oturuyordular,beni görüyordular ama tanımıyormuş gibi yapıyordular. Bir kaç kez aramıştım onları ama hiç biri telefonuna bakmamıştı. Neden acaba? Neden benden uzak duruyordular? Hiç mi sevmemiştiler beni acaba? Hala onlara bakıyordum ama hiç biri bana bakmamaya. dikkat ediyordu. Öyle olsun bakalım. Kalbim kırılmıştı. Ben onları gerçekten sevmiştim. Karanın sesiyle gözlerimi onlardan ayırıp ona baktım "Bitirdiysen kalkalım" dediğinde kafamı onaylar anlamda salladım. Karan hesabı isteyip kalkmıştı. Bende çantamı alıp diğerlerinin arkasından yürümeye başladım. Bir elin belimi sarmasıyla irkilip elin sahibine baktım. Karan. Beni daha çok kendine çekmiş hatta yapıştırmıştı, yürümekte zorlanıyordum. Benim şaşkınlığımı fark etmiş olacak ki kulağım eğilip "Bu piçler senin neyine bakıyor anlamıyorum" dediğinde gözlerimi kısıp "Acaba güzel olduğum için olabilir mi?" Dedim sahte gülümsememle. Restorandan çıkıp arabalara doğru ilerliyorduk. Karan beni arabaya bindirip Cenk'e bişeyler söyledi ve ardından oda arabaya bindi.

Bilmem kaç saattir bu muhteşem odada çizim yapıyordum ama şimdi çok sıkıldım. "Her şeyin çoğu insanı sıkar ve ya bıktırır " babam hep öyle derdi yüzümde buruk bir gülümseme belirdi, biyolojik olmayan sahte babam. Neden onlara karşı nefret hissi yaşamıyordum ?! Halbuki onlara sinirlendiğimde hatta ölmelerini bile istemiştim peki neden şimdi hiçbir nefret kıvılcımı bile yoktu?! Sorular kafamı işkal ediyordu. Sesli bir şekilde offf'ladım. Kapının açılmasıyla gözlerimi kapıya sabitledim. Sıcak ,sevgi pırıltılı bir çift göz bana doğru bakıyordu. Bu adamın birine zarar vere bileceği aklımın ucundan bile geçmezdi aslında. Yani suratından hiç anlaşılmıyordu. O muhteşem gülümsemesinide yüzüne yerleştirip bana doğru geliyordu. "Meleğim çizim mi yapıyorsun ?" Diye sorduğunda kıkırdamıştım. Sanki küçük bir çocuğa soruyordu. Kafamı onaylar anlamda salladım. " Baka bilir miyim?" Dediğinde gözlerindeki pırıltı heyecanla karışmıştı ve sonuç olarak ortaya muhteşem kahverengi gözler çıkmıştı. " Tabii ki bakabilirsiniz" dediğimde birden gülümsemesi solmuştu. Endişeli bakışlarımla ona bakarken "Resmi konuşmasan olmaz mı güzel kızım ?" Diye üzülerek sorduğunda, o muhteşem suratı yeniden görmek için "Tamam Babacığım " dedim sesimin en tatlı tonuyla. Ve istediğim manzara karşımdaydı. Birer birer çizdiğim resimlere bakıyor ve o muhteşem kahve rengi gözleri şaşırmışcasına parlıyordu. "Muhteşem " dediğindi gülümsemiştim "Bunlar gerçekten çok güzeller ,güzel kızım" dediğinde "Teşekkür ederim" deyip daha fazla gülümsedim. "Hadi yemek yiyelim "deyince kafamı onaylar anlamda salladım. O güzel gülümsemesini bana bahş edip odadan çıkmıştı.

Sessiz bir yemekten sonra odama gelip uzanmıştım. Kulaklıklarımı kulağıma takıp gözlerimi kapatmıştım. Ve güzel hayallerim gözümde canlanmaya başlamıştı. Hiç kimsenin inanmadığı güzel hayallerim gerçekleşiyordu. Mutluydum. Ama bu mutluluğun uzun sürmeyeceği hissi beni rahatsız ediyordu. Saate bakmak için gözlerimi açtığımda üzerime eğilmiş Karanla karşılaştım. Ufak bir çığlık atıp geri çekildiğimde. Kahkahalara boğulmuştu. Kısık ,sinirli gözlerimi üzerinde dolaştırıyordum. Bir kaç saniye sonra kendine gelip bana baktı. Bana doğru geldiğini gördüğümde biraz daha gerileyip sırtımı yatak başlığına yapıştırdım. Karan dibime kadar gelmişti. "Hazırlan spor yapacağız" dediğinde sesinin tonu ve tenime çarpan sıcak nefesi heyecanlanmama neden olmuştu. Kendimi birazda olsa toparlayıp onu geri ittim "Bunu ordanda gayet net bir şekilde duya bilirim "dediğimde 32 diş sırıtıp "Kızarman ve nereye bakacağını bilmemen hoşuma gidiyor "dediğinde ağzım kotrolsüzce aralanmıştı "Ve işte bu surat ifadesi "deyip kahkaha attığında yanımda duran yastığı ona fırlattım. Yumuşak yastık suratına çarpıp yatağa düşünce sahte sinirle "Gel buraya" deyip beni kendine doğru çekip gıdıklamaya başlayınca artık dayanamıyor sesli şekilde kahkaha atıyordum. Karan resmen üstümdeydi ve beni gıdıklıyordu. Engelleğemiyordum. Kapının açılmasıyla ikimzde kafalarımızı kapıya taraf çevirip şaşkınca içeri girenlere bakıyorduk. Bir süre şok olmuşcasına kapıya bakıyorduk. Babamla Karan'ın babasıda bize bakıyordu. Bir süre sonra kendime gelip Karan'ı güçlüklede olsa üstümden attım. Oda kendine gelmiştiki boğazını temizledi. Bende onun yaptığı şeyi yaptığımda kapıdaki kocaman iki adam kahkahaya boğulmuştu. İkimizde ağzı açık bir şekilde onlara bakıyorduk. Sonunda kahkahalarına son verip sadede gelmiştiler "Yarın sabah dışarıda kahvaltı yapacağız haberiniz olsun " deyip çıkmıştılar. Bizde kendimize gelmiştik. Ben giyinme odasına gidip üzerime spor kıyafetlerimi geçirdim ve saçımı topladım . 10 dakika sonra hazır olup spor odasına doğru gittim. Kapıyı açıp içeri girdim. Karan'ın çıplak ,kaslı vücuduyla karşılaşınca sessizce yutkundum. Bana döndüğünde "Orada öyle dikilme. Buraya gel " deyip eliyle gelmemi işaret etti. Ona doğru ilerledim. Isınma hareketleri yapıyorduk. Yanlış yaptığımda beni doğru yapmam için yönlendiriyordu. Ve ben o zaman nefes alamıyordum ,hatta ayakta bile güçlükle duruyordum.

Spordan sonra ikimizde terlemiş ve yorgun düşmüştük yani ben yorulmuştum onunda öyle olduğunu düşünüyordum. Yarım saat kadar duş alıp üzerime pijamalarımı geçirmiştim. Parfümümüde sıkıp yatağ doğru ilerledim. Yatağa uzanıp üstümü örttüm. Yan çekmeceden bilgisayarı alıp kucağıma koydum ve kapağını açıp düğmeye bastım. Kapımın tıklatılmasıyla kapıya doğru bakıp kaşlarımı çattım, bu kapı bugün ne kadar çok açılıp kapanmıştı diye düşündüm kapı yavaşca aralanınca kapıdan girenin Karan olduğunu gördüğümde içimde istemsizce kıpırtı olmuştu. Heyecanlanıyor muydum? Saçmalık yahu. Yani neden heyecanlanayım ki. Kendimi teselli ederken. "Ne yapıyorsun " diyen Karana baktım. "Film izleyeceğim" dediğimde "Süper " deyip yanıma geldi, etrafa bakıp "E e yiyecek yok. " Deyince kafamı salladım " Muhtemelen mutfaktada yoktur diye inmedim " deyince düşünür gibi yapıp ardından örtüyü üstümden çekti. "Şort yerine doğru düzgün bişeyler giy de çıkalım " dedikleriyle kısa çaplı bir şok geçiriyordum "Pardon ama nereye ? " Dediğimde "Markete Problemli " deyince omuz silkip kıyafet odasına geçip şortu çıkardım ve yerine siyah bir jean giydim zaten üstüm normaldi siyah dar kısa kollu tişörttü. Saçım dalgalıydı zaten bişey yapmadım. Telefonumu alıp çıktım. Odada yoktu demek ki aşağıya inmişti. Aynada son kez kendime bakıp aşağıya indim. Kapıyı açıp dışarıya çıktım. Hafif rüzgar tenime çarparken ürperdim. Hızlı adımlarla arabaya doğru ilerleyip oturdum. Ve Karanın kemer takıntısı olduğu için kemerimi bağladım.

Kısa bir süre sonra markete varmıştık. Arabayı park edip , arabadan indik. Markete girdiğimizde Karan market sepetini eline alıp ilerledi bende onun arkasında gidiyordum. 15 dakika sonra alışverişi bitirmiş arabaya oturmuştuk. Bolca abur cubur almıştık. Kesin bunları yedikten sonra patlardık. Eve geldiğimiz an mutfağa girmiştik. Karan cipsleri ve çerezleri kaselere dökerken bende turşuları kaselere koyuyordum. Herşeyi yerleştirdikten sonra hepsini tepsiye koymuştuk. Ben tepsiyi, Karanda içecekleri almış merdivenlere yönelmiştik.

Yatağa uzanmış hem yeyip hem film izliyordum. Vurdulu kırdılı film seçtiğimiz için şanslıydık. Yemekten artık sıkılmıştık ki Karan tepsiyi alıp çekmecenin üzerine koydu. Ellerimizi peçeteyle temizleyip filmi izlemeye devam ettik. Filmin bitmesine daha 15 dakika vardı ama benim gözkapaklarım söz dinlemiyordu. Gözlerimi yumup kendimi uykunun tatlı kollarına bıraktım. Bana uzun gelen bir süre sonra sesler kesilmiş , iki güçlü kol beni kendime çekmiş ,sarılmıştı. Başıma ufak bir öpücüğün konmasıyla gülümseyip daha da derin uykuya daldım. Mutluydum...

Merhaba sevgili okuyucularım yeni bir hikayeyle sizi mutlu etmek istedim. Umarım amacıma ulaşmışımdır. Beğenmeniz dileği ile. Yorum ve vote yapmayı unutmayın. Fikirleriniz benim için çok çok çok önemlidir. Sizleri Seviyorummmm❤️

LaviniaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin