After Winning This Battle, I Will Go Home And Get Married (BL) Novel

Bölüm 14

Yan Xueshan sanki bir ayı tarafından kucaklanıyormuş gibi hissetti.

Arthur yüzünü onun boynunun kıvrımlarına gömdü ve kokusundan derin bir nefes aldı. Sıcak nefesi Yan Xueshan'ın omuzlarına ve yakasına değerek kaşınmasına neden oldu.

Yan Xueshan onun kokusunun nesinin bu kadar güzel olduğunu anlamadı.

O da parfüm kullanmıyordu ve banyo için süpermarketten aldığı en ucuz sabunu kullanıyordu.

Arthur kızgınlık belirtileri gösteriyordu, insan şeklindeki bir ısıtıcı gibi çok sıcak ve ılık hissediyordu.

Yan Xueshan Arthur'un vücudunun kokusunu da alabiliyordu. Çok temizdi ama Arthur askeri üsten geliyordu, bu yüzden kıyafetlerinde ona mecha'yı hatırlatan bir koku vardı.

Eskiden bu koku ona da sinerdi ama artık uzun süredir çiftlikte olduğu için bu koku çoktan yok olmuştu. Bu koku ona her zaman kendini güvende hissettirmişti.

Arthur onun kulağına, "Uzun süre ayakta durmak yorucu olacak, oturup sana sarılabilir miyim?" dedi.

Yan Xueshan: "Evet."

Böylece Arthur tekli koltuğa oturdu ve Yan Xueshan'ın kucağına oturmasına izin verdi, Yan Xueshan'ın belini tutarak ona sarıldı.

"Beni koklamak işe yarıyor mu?" 

Arthur boğuk bir sesle "Yarıyor" diye cevap verdi.

Yan Xueshan hâlâ bacağına bir şeyin baskı yaptığını hissedebiliyordu, bu yüzden tarafsız bir şekilde konuştu, "Yararlı olduğunu düşünmüyorum, feromonlarım yok."

Bundan bahsetmişken, neredeyse unutuyordu. Sakince sordu: "Arthur, ben beta'yım ve sen de bir Alfa'sın. Neden bir beta ile evlenmeyi seçtin?"

Arthur'un burnu onun boynuna sürtündü. "Beni en iyisi olduğum için seçtiğini söylemiştin. Ben de öyle. Sen benim için en iyi kişisin. Senin dışında başka seçeneğim yok."

Yan Xueshan alfaların omega kızgınlık dönemindeyken onu işaretlemek isteyeceğini biliyordu ama bezesi olmadığı için korkmadı.

Sadece, "Ama görüyorsun, bugünkü gibi durumlar söz konusu olduğunda, bir omega değilsem sana yardım edemem," dedi.

Arthur sersemlemiş gibiydi, kısık bir sesle konuştu: "Bir yolu var..."

Yan Xueshan kucağında oturduğu için gözleri onunkinden daha yukarıdaydı. Şaşkınlıkla ona baktı ve Arthur yüzünü kaldırıp dindar bir ifadeyle "Seni öpebilir miyim?" diye sordu.

Nasıl söylesem?

Bu biraz garip hissettirmedi mi?

Kalbinin çarptığını hissetmiyordu ama tiksindiğini de söyleyemezdi, bu yüzden Arthur'a hemen cevap vermedi.

Arthur onun elini tuttu ve parmaklarını birbirine geçirdi. Yan Xueshan'ın karşı koymadığını görünce parmaklarını hafifçe sıktı, eğildi ve parmak uçlarını ve elinin arkasını öperek "Nefret mi ediyorsun?" diye sordu.

Yan Xueshan bir an düşündü ve başını salladı.

Belki de Arthur ona baktığı için baskı değil, sıcak ve yumuşak bir his hissetmişti. Belki de Arthur'un bir Amiral olması ve bilinçsizce itaat ettiği bir komuta cazibesine sahip olmasıydı.

Bu nedenle Yan Xueshan Arthur'un sözlerine itaat etmeye devam etti ve ellerini onun omuzlarına koydu.

Bu bir cinsel ilişki eylemi değildi.