-13. Bölüm-

208 20 260
                                    

Hyunjin arkasına dönüp gittikten sonra başımı duvara yasladım ve karşımdaki üç cansız bedeni izledim bir süre. Neler oluyordu, katil Felix miydi, neden herkes bir günde tek tek ölüyordu..? Hiç bir şey anlamıyordum...

"Ben sana güvenmiştim Felix, senin böyle bir şey yapamayacağına emindim... Ve umarım kardeşini ve kardeşinin sevdiği kadını sen öldürmemişsindir, kardeşim gibi dediğim bir insanın böyle biri çıkmasını istemiyorum."

Her ne kadar iyiye inanmak istesemde içten içe Felix'in onlara kıyabileceği düşüncesi aklıma oturmuştu... Bu korkunç düşünceye inanmıştım...

Gözümden düşen bir damla yaş ile aşağıya inmeye başladım. Şuan kızları arayacak gram gücüm yoktu. Ölenler bizi de öldürüyorlardı... Gidenler kendilerini her yerde belli ediyorlardı...

Aşağıya indiğimdeyse bir kargaşa söz konusuydu, Rosé herkese sesini duyurmaya çalışıyordu.

"Arkadaşlar! Ne olur sakin olun ya-"

"Rosé daha ne kadar sakin olabiliriz acaba? Herkes tek tek kayboluyor."

Herkes tek tek kayboluyor?

Yavaşça Rosé'ye yaklaştım ve kulağına fısıldadım.

"Kimler kayboldu ki?"

Başını kaldırdı ve bana baktı, bakar bakmazsa boynuma sarıldı. Evet, Rosé bana sarıldı... Nasıl bir yokluktaydık biz..?

"Yujin ben hiç bir şey yapamıyorum! Herkes tek tek kayboluyor. Minho ve diğerleri de hala gelmediler, delireceğim!"

"Rosé, Minho gelemez..."

"Neden gelemiyor?"

Bir süre gözlerimin içine baktı, daldı gitti... Sonraysa ufak bir fısıltı çıktı dudaklarından.

"O da mı gitti?"

Yavaşça başımı eğdim, ne diyebilirim ki. Gücüm kimseye yetmiyordu, her yukarı çıktığımda yeni bir kat ekleniyordu sanki... Ve katil o kişiyi her dakika artan o katlardan acımasızca aşağı itiyordu...

"Yujin ciddi olamazsın!"

"Minho'yu da mı öldürdün!?"

Yavaşça arka tarafıma, benim katil olduğuma inanmış Jisoo'ya döndüm. Bu kız bana takmıştı.

"Ben kimseyi öldürmedim. Benim için çok değerli olan birininde abisini öldürecek biri de değilim. O değerli kişide gitti ellerimden..."

"Yujin, Felix'te mi..?"

"Felix'te..."

<<>><<>><<>><<>><<>><<>><<>>

Rosé ile başımızı duvara yaslayıp uzun uzun konuşmuştuk. En nefret ettiğim insanlardan biri ile bu halde olacağımı düşünmezdim asla... Hayat aşırı garipti, çokça garipti.

"Ve sonra duyduğumuz ses ile yukarı koştuk. Gittiğimizde yerde yatan Felix, Minho ve Yeon-ah'ı gördük..."

Usulca başını salladı, ardından önüne döndü.

"Aşırı garip değil mi..?"

Kaşlarımı çatarak ona döndüm. O da gülümseyerek geri bana döndü. Bu gülümseme gerçek değildi...

"Her şeyi biliyorum. Ve senin gibi 'akıllı' bir kızın hala katili bulamamasına hayret ediyorum. Demek ki ders notları her şey değilmiş..."

"Ne saçmalıyorsun..."

Killer | Hwang Hyunjin Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin