5.BÖLÜM

50 6 2
                                    

Hiç oy ve yorum yok o yüzden oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın lütfen.

İyi okumalarrr.
_________________________________________

Bu okulun sınıf kat planını hangi gerizekalı yaptı sınıfa çıkana kadar günlük spor ihtiyacımı karşılıyorum.

"UMUT"

İsmi duyunca ayaklarım yavaşladı.

"Noldu lan?"

Onun sesini duyunca da hepten ayaklarım birbirine dolandı.

Kalbim lütfen biraz sakin olur musun?

Göz ucuyla onlara bakıp yürümeye devam ettim. Ne konuştuklarını duyamıyordum. Sınıf kapısına varınca sınıfa girdim.

Keşke onu daha fazla görebilsem.

Onun çevresindeki insanlardan biri olabilmek... Büyük lütuf, keşke bende o lütufa erişebilsem.

                                 🌙

Öğlen arasında kantinden kahvemi alıp bahçede çimlerin üstüne oturdum. Kitabımı açıp okumaya başladım. Gayet  mutlu kitap okuyordum ki biri üstüme top attı.

"Ahhh, kahvem"

Elimdeki kahve üstüme ve kitabıma döküldü.

"Özür dilerim."

Sesin sahibine döndüm.

Umut ?

"Yanlışlıkla oldu, üstün mahvolmuş iyi misin?"

"Hayır üstüm ve kitabım mahvoldu"

"Kitabın yenisini alırım ben sana. Yanında yedek forma varmı?"

"Yanımda niye yedek forma taşıyayım hergün böyle birşey yaşamıyorum."

Mahcup bir şekilde bakıp elini boynuna attı.

"Özür dilerim. Bugün beden dersim vardı ben sana olursa eşortman takımını vereyim sonra getirirsin olur mu?"

"Büyük gelir."

"Denemekten zarar gelmez."

Mahvolmuş kitabımı elime alıp karton bardağı çöpe attım. Ve peşinden yürümeye başladım. Bu kadar heyecanlı olmam normal mi? Çünkü nefes alamıyorum.

"Sen burda bekle ben alıp geliyorum."

"Tamam."

Stresli bekleyişimin ardından elinde eşortman takımıyla geldi.

"Sen git dene ben burda bekliyorum.

"Tamam."

Tuvalete girip üstümü değistirdim ama bir sıkıntı vardı şuan çünkü bunlar bana büyük gelmişti. Eşortmanın belini  katlayıp dışarı çıkıp yanına gittim.

"Bence bunlar bana fazla büyük geldi."

"Belini biraz daha katla."

Dediğini yapıp biraz daha katladım.

"Bak daha iyi oldu bence kötü durmuyor."

"Tamam öyle olsun zaten giyebileceğim başka bir şeyim yok."

"Tamam sen sonra getirirsin bunları, ben sana kitabın da aynısından alacağım. Hangi sınıftasın?"

"11-E"

"Demek 11. sınıfsın bende 11-A dayım sonra getirirsin eşortman takımını acale etmene gerek yok ama beden dersine kadar getirsen iyi olur."

"Tamam en kısa sürede getiririm."

"Tamam."

"Ben sınıfına getiririm senin."

Arkamı döndümvbe yürümeye başladım.

"Bu arada adın neydi?"

Adımlarım durdu, arkamı döndüm ve gözlerine baktım.

"Ayla."

"Bende Umut Feza."

Biliyorum.

Kafamı sallayıp arkamı dönüp sınıfa gittim.

                                  🌙

Elimdeki poşetteki eşortman takımına baktım. Haftasonu bitmişti ve bugün pazartesiydi. Ben okula gitmek için ilk kez bu kadar heyecanlı ve sabırsızdım.

İlk dersin bitmesi ardından 11-A sınıfına gittim. Stresten nefes alamıyordum bu normal dimi?

Sınıfa gidince etrafa bakındım Umut'u görünce yanına gittim ve sırasına poşeti bıraktım.

"Eşortman takımın burda."

Poşete baktı sonra bana bakıp gülümsedi. O gülümseyince bende istemsizce tebessüm ettim.

"Teşekkür ederim bende yanına gelicektim kitabı vermek için."

Çantasından kitabı çıkardı.

"Eee ciltli bu benimki karton kapaktı."

"Bu kötü birşey mi?"

"Hayır da bendeki karton kapaktı ciltli alacağını düşünmemiştim."

"Bu daha güzeldi bende bunu aldım sevmediysen karton kapağını da alayım?"

"Yok yok boşuna alma gerek yok bu daha güzel."

"Tamam o zaman o gün için tekrardan özür dilerim bu da kahven"

Masanın üstündeki kahveyi bana uzattı.

"Kahveye gerek yoktu ama yinede alıcam teşekkür ederim."

Kahveye gülümseyerek baktım Umut da bana bakıp gülümsedi.

"Kahveni de dökmüştüm sonuçta ama alırken bu kadar mutlu olacağını düşünmemiştim."

"Kahve çok severim."

Zil sesi çalınca saate baktım.

"Ben gidiyorum iyi dersler."

"Sanada iyi dersler."

Kahvemi elime alıp hızlı hızlı içerek sınıfa gittim ve bardağı çöpe atacakken durdum. Bardağı çöpe atmadan sırama oturdum ve bardağı içi boş termosumun içine koydum. Kitabı da özenle çantama yerleştirdim.

Okuldan eve dönünce direk çantamdan kitap ve bardağı çıkardım. Bardağı alıp içindeki kalan kahve damlalarını peçeteyle sildim. Anı kutumu açıp bardağı içine koydum. O bardağı sonsuza kadar saklayacaktım.

Bayım öyle birisiniz ki dokunduğunuz herşey benim için altın değerinde.

Keşke bendeki yerinizi sizde bilseydiniz.

Umarım bir gün.

Bir gün...
_________________________________________

Bölüm nasıldı?

Kitap nasıl gidiyor?

Anlatım dili nasıl seviyor musunuz?

Sonraki bölümde görüşürüz♡

SELENOPHİLEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin