Fatih ile Yasemin'in çocuklukları aynı yerde geçmiş okul okumak için gittikleri yerlerde ayrı düşmüş iki gencimiz.
Zehra kuzeni Fatih'
e büyük hayranlık duyan bunu aşk sanan kızımız
Aileler bir karar verecek bunun sonucunda neler olacak bakalım.
On...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
İnsanlara şans vermek mi ? Ben bir kez verdim, darmadağın oldum, içim param parça, Peki kalbim orasını hiç bilmiyorum .
Ben Yasemin Arslan, babasının göz bebeği, annesinin en yakın arkadaşı, kardeşinin prensesi olan Yasemin.
Şimdi kanadı kırılmış bir kuş misali ,paramparça Yasemin. Anneme sordum Zehra'nın dediklerini doğru dedi, inkar etmedi" kızım sen istemezsen zorlamam ,sana bir kere dahi demedim ,belki siz bir birinize karşı bir şeyler hissedersiniz diye, ben sadece sizin evlenmenizi istedim "dedi.
Hissetmiştim evet ,ama en büyük hayal kırıklığını yaşamıştım.Annem ,belki de babam,Dudu yengem ,belki Merve ile Zeynep hepsi bu oyunun içindeydi.
Aşk neydi ,sevdiğine şans verdiğin gün yarım kalmak mıydı?
Aşk belki de Yavuz ve Masal'ın ki gibi olandı .Biri aşka kapalı iş adamıydı ,diğeri kanadı kırılmış doktor,bir birlerini öyle güzel sevmişlerdi ki biz neden öyle olamıyorduk ya da olamadık.
Dün piknikte yaşadıklarımız,ilk defa deneyelim dedim,ilk defa tamam dedim,şimdi ise yaralı bir kuş gibi kanadım kırılmıştı,ruhum yara bere içindeydi. Bugün Masal'ın istemesi vardı.Sizde şaşırdınız değil mi?
Masal'ın annesi dün akşam "gel kızımı iste uzamasın " demiş.Birazdan hazırlık için Masallara gidecektik.Fatih'i bu arada hiç görmedim .
Üzülsem de kimseye belli etmeye gerek yoktu.Yıkılmak yoktu,beni üzeni üzerim ama üzülmek yoktu.
Annem dünden beri pişman olmuş bir şekilde bana yaklaşmaya çalışıyordu.Gözlerime dahi bakamıyordu.İçi kan ağlıyordu,bir hayal kurmuş, arkadaşı ile ahiretlik olmak için.Akraba olmak istemiş,burada olur bu tarz evlilikler ,görücü usulü derler,aileler anlaşır ,çocukları kabul eder.
İki tarafta aileler istiyorsa mutlu olmaları için çaba gösterirler,vardır aralarında çok mutlu olan.Nadir görülse de mutsuz olanı,severek evlenlerde de yok mudur mutsuz olanı?
Kumar işine benzetilir bizim buralarda evlilik, şanslıysan kazanırsın, şanssızsan kaybedersin. Kader işte bazısına güler, bazısına zehir eder hayatı.
Cennetini dünyada yaşayan insanlardır mutlu olanlar, cehennemi yaşayanlar, işte onlar için Dünya acımasız bir yerdi.
Çok mu şey istemiştim, Fatih ile bir hayat, ilk defa birine şans verdim, ilk defa birini sevdim, gözümden düşen yaşı aldırış etmeden ,kaderime ağlıyorum.
Hayat hani mucize derlerdi ya, peki benim mucizem neredeydi .İnsan ölünce kendi kıyameti kopar derler ya, ben ölmeden kopmuştu. Her tarafım kızıl alevler içinde kalmıştı .Yakmak-yıkmak darmadağınık etmek istiyordum her tarafı, içim soğumuyordu bir türlü.
Mutlu olmak bu kadar kolayken, neden bu kadar zordu.
Kapı çalmaya başlayınca kalkıp kapıyı açmaya gittim, Merve ile Zeynep kapı da durmuş "hadi gitmiyor muyuz " dediler. İkisi de aynı anda konuşunca sesleri yankı yapmış ve benim gülmeme sebep olmuştu.
