5. Bölüm

1K 23 2
                                    

  Odama geçtikten sonra üzerime eşofmanlarımı geçirip yatağa oturdum.

Çok acıktığımı farkettim.
Telefondan annemin numarasına tıkladım.
2. çalışta açıldı.

"Kızım aynı evdeyiz niye arıyorsun, seslenmek çok mu zor?"

"Anne seslensem duymazsınız ki." doğruydu.

Ev büyüktü. Seslensem bile duymazlardı.

"Neyse anne yemek var mı ben açım."

"Var kızım var mutfakta tencereler ocağın üzerinde git istediğini ye."

Teşekkür edip kapattım telefonu.

Mutfağa geçerken salonda telefonla konuşan babamla birkaç saniyeliğine göz göze gelmiştim.

Hızlıca birşeyler atıştırdıktan sonra odama geçtim.

Elbisemi poşetten çıkarıp baktığımda bir süre süzdüm.

Yarın ne giysem diye düşünmeye başlamıştım.

Odamdaki dolabım fazlasıyla büyüktü.

Bir bölümünde de ayakkabılarım bulunuyordu.

Beyaz bileklere kadar bağlanan topuklu ayakkabılarımın yakışacağını düşündüm.

Elbiseyi askısıyla beraber dolabıma astıktan sonra yatağıma uzandım.

Ne ara uyuduğumu bilmiyordum.

💠

"Kızım sen gitmeyecek miydin ya yengengile?" annemin sesiyle uyandım.

Pencereden gelen ışık gözlerimi kamaştırıyordu.

Doğrulup baygın gözlerle anneme baktım.

"Saat kaç ki?"

"14.37" dediğinde yataktan hızla indim.

"Oha be. Nasıl o kadar uyumuşum!"

"Valla ben bıraksam sen 2 saat daha uyurdun."

"Tamam ben hazırlanıp çıkayım o zaman."

"Ne giyeceksin bugün?" annemin sorusu üzerine dolabıma ilerleyip askıdaki elbisemi aldım.

Annem elbiseyi büyük bir beğeniyle süzdü.

"Çok güzel."

"Anne altına da topuklu giyeceğim ama çok mu abartı olur bilemedim."

"Hangisi?"

"Şu beyazlar varya." dedikten sonra ayakkabıların olduğu bölümü açıp ayakkabıyı gösterdim.

"Yok kız, güzel olur." dediğinde daha fazla uzatmamak için çıkmıştı.

Hızlıca duşa girdim.

Çıktığımda saat çoktan 4 buçuk olmuştu.

Hızlıca saçlarımı kuruttum ve maşa yapmaya başladım.

Tarakla bukleleri seyrelttikten sonra elbiseyi üzerime geçirdim.

Fermuarı kapatamadığımı farkedince anneme seslendim.

Duymadığını farkedip tam masamın üzerinden telefonu alıyordum ki annem kapıyı açtı.

"Bu ne güzellik böyle. Sevgilin falan da mı geliyor kız yoksa?" dediğinde ufak bir kahkaha attım.

"Anne benim sevgilim yok. Fermuarımı kapatmanı rica edecektim."

Dediğimde sırtıma gitti eli.

Aklıma birşey daha gelmişti. Fermuarı kapattığında toka kutusundan Gold avucumu kaplayacak büyüklükte taşlı kelebek tokayı anneme uzattım.

"Önde birkaç tutam bıraksan birazını şu tokayla kafamın ortasında birleştirsen olur mu?"

Annem tokayı uygun yere yerleştirdikten sonra beni oyalamamak için çıkmıştı.

Makyajımı da kırmızı ve nude arası bir renk rujla tamamladım.

Çantama cüzdanımı ve hediyelerimi koyduktan sonra son kez aynada kendine baktım. Dolaptan deri ceketimi alıp koluma astım.

Topuklularımı da alıp çıktım evden.

Annem bırakmak istese de itiraz etmiştim.

Benim için o kadar yol gitmesine gerek yoktu.

Taksiye evin adresini verdikten sonra amcamgile gitmeyi bekledim.

Ben Senin Abin Değilim  _texting_Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin