FİNAL

54 6 2
                                    

[ EVET SON BÖLÜME GELDİK ARTIK. HİKAYENİN ARALARINDA SÖYLEMİŞTİM HİKAYEMİ OKUYAN HERKESE SON KEZ TEŞEKKÜR EDİYORUM VE SİZDEN SON BİR İSTEĞİM VAR HİKAYEM HAKKINDAKİ GERÇEK YORUMLARINIZI BEKLİYORUM. İYİ OKUMALAR. YENİ BİR HİKAYEDE GÖRÜŞMEK ÜZERE :) ]

ALA

Okulun kapısında ANGEL ve KAİ yi beklerken karşıda gördüğü manzarayla dona kaldım. HİRO nun arabasından inen benden başka bir kız daha. Bu sırada KAİ ve ANGEL yanıma geldi. KAİ de tüm erkekler gibi hayran hayran kıza bakıyordu. ANGEL in dikkatini ise kızın yanındaki HİRO çekişti.

-Bu kızın burada ne işi var dedi dişilerimi sıkıp ağzımda geveleyen bir tavırla.

-HİRO nun o kızın yanında ne işi var? Yoksa sevgilisi mi diyerek bana döndü ANGEL.

-Bilmiyorum deyip arkamı dönüp gidecekken kolundan tuttuğu KAİ gelmiyordu. Yerine çakılmış gibi duruyordu. KAİ yi orda bırakıp gitmeye karar vermiştik ki HİRO bizi fark edip yanındaki sarı cadıyla yanımıza geldi. Elini omzuma koyup dönmemi sağladı. Kız ANGEL VE bana MERHABA BEN EFİL dedi. HİRO nun arkadaşıyım. Onu ziyarete geldim. Birkaç gün sonra geri döneceğim. HİRO da benimle geri dönecek. Sende benimle geri döneceksin dimi diyerek HİRO ya baktı. HİRO önce eliyle saçlarını karıştırdı sonra bana baktı cevap vermedi. Yıkılmıştım. Bizde kendimizi tanıttıktan sonra bir bahaneyle KAİ yi de alıp oradan ayrıldık. Zaten geç kaldığımız derse yavaş adımlarla yürümeye hiç niyetim yoktu. Derse girip hocanın bizi ezen bakışları altında en arkada bir köşeye oturduk. Derste uyuklarken telefonum aydınlanan ekranıyla kendime geldim. Gelen mesaj HİRO dandı.

-Bu sabah seninle konuşmak için gelmiştim okula.

-Misafirini getirmeseydin keşke. Neyse dersteyim sonra konuşalım. Ders bittikten sonra uyanmak için hep beraber kahve almaya gidecektik. Kapıdan çıktığım anda HİRO ya çarpmamla başıı yerden kaldırıp ona bakmam bir oldu.

-Konuşalım

-Şimdi konuşamayız. Arkadaşlarım bekliyor. Bu arada nerde durduğuna dikkat et. bütün gün okulda küçük birkaç kovala oynadıktan sonra ANGEL le seçmeli dersler için ayrıldık.

HİRO

EFİL yanımdayken ALA yla konuşmam imkansızdı. Ona anlatmadığım olaylar yüzünden bana ne kadar kızgın biliyordum. Kendini nasıl hissettiğini, nasıl şaşkın ve kırgın olduğunu da. O yüzden bu durumu olabildiğince hızlı düzeltmeliydim. ANGEL ve KAİ den yardım istemeye karar verdim. İkisini de arayıp yardım etmelerini rica ettim. ANGEL ALA ya amfide buluşmaları için mesaj atacaktı. KAİ ise EFİL i bizden biraz uzak tutacaktı. Bu fikir KAİ nin hoşuna gitmişti. Sanırım ondan hoşlanmıştı. Bense hem bu yanlış anlaşılmalara bir son vermek hem de bundan sonra onun yanında kalabilmek için harekete geçecektim. Evet tamı tamına aklımdan geçen buydu. Belki yıllardır hayal ettiğim gibi bir şey olmayacaktı ama yine de bilecekti. Önce konuşup sinirini hafifletecek sonrada söyleyecektim. 1 saat sonra ALA amfiye geldi ama karşısında umduğu kişiyi değil beni görünce şaşırmıştı.

-Senin burada ne işin var? Diyerek bir iki basamak daha inip bana yaklaştı.

-Benden kaçıyordun. Konuşmak için bede bu yola başvurdum. Özür dilerim.

-Kaçmak değil misafirinle ilgilen diye diyerek gözlerin başka yöne çevirdi.

-EFİL mi? Bir süre sessizce durduktan sonra ikimizde aynı anda aslında dedik. ALA koltuklardan birine oturup

-Dinliyorum anlat tüm gün konuşmak istediğin için bunu yaptın dedi

-tam karşısına geçip oturdum. Aslında EFİL ve benim aramda dışardan göründüğü gibi bir ilişki yok. EFİL le olan hikayemizi anlattım. Pek bir tepki vermese de gözlerindeki ışık geri gelmişti. Sen ne diyecektin?

-Aslında bana anlatmadığın için sana kızmayı düşünüyordum dedi neşeli bir ses tonuyla. Biraz durduktan sonra peki onunla geri dönecek misin?

-Hayır. O beni sevdiğini sandığı için buraya geldi. benim buraya gelme sebebim ise sensin. Ben seni sevdiğim sana aşık olduğum için buradayım... masanın gözündeki gülü ona uzatıp önünde dizlerimin üstüne çöküp gözlerinin içine bakıp

-Bunu nasıl diyeceğimi pek bilmiyorum. Galiba en basit ve en klasik yöntemi kullanmak en doğrusu. SENİ SEVİYORUM. Kalbim hiç o anki kadar hızlı atmamıştı. Uzun bir sessizlikten sonra cevap vermeyince ayağa kalktım. Kapıya yöneldim. Reddedilmiştim sanırım.

ALA

HİRO bana aşkını itiraf etmişti. O anki duygularım mutluluk hüzün bir aradaydı. Masaya bıraktığı gülü alıp gidip ona sarıldım.

-Bu anı çok uzun zamandır bekliyordum. Bende SENİ SEVİYORUM. Şu an dünya dursa, zaman akmasa ve o anda kalmayı isterdim. Yüzümü ellerinin arasına alıp istemsizce akan göz yaşlarımı sildi.

-Bundan sonra seni hiç bırakmayacağım diyerek ilk gerçek öpücüğünü verdi. Onu daha bırakmak istemiyor, yanından ayrıldığım zamanlar için kendime lanet okuyordum. Ona sımsıkı sarıldım.

Evet bunlar tam 5 sene önce olan olaylardı. Şimdi mi? ANGEL ve ENİS bizden çok sonra birbirlerine aşklarını itiraf edebildikleri için yeni nişanlanmışlardı. ALKIM bizim bu birlikteliğimizden güç alıp evine geri döndü. Son zamanlarda deli gibi aşık olduğu biri vardı ama alkım bu ona hiç belli olmaz. KAİ EFİL e olan aşkını ilan etti fakat EFİL tarafından reddedilince kendi ülkesine geri döndü. Bu sırada bir müzik şirketinden teklif almıştı. EFİL ve bizim için geri döneceğini söylese de en son 2 sene önce görebildik onu. EFİL ise KAİ yi kabul etmemesine rağmen KAİ nin kalbine serptiği aşk tohumlarını büyütmeyi ve KAİ yi beklemeyi tercih etmişti. Ben ve HİRO evlendik.

-AŞKIM hadi ama geç kalıyoruz.

-Tamam sen çık ben geliyorum. Bana aşkım demesine bayılıyorum. Şimdi her sene yaptığımız senelik buluşmamıza gidiyoruz. Bu sefer ki buluşma yerimiz sahilde bir kafeydi. Biz gittiğimizde ENİS ve ANGEL çoktan gelmişti.

-ALKIM gelemeyeceğini söylemişti.

-peki ya EFİL ondan haberiniz var mı?

-Evet bir sürprizle geleceğini söyledi. 15 dakika sonra EFİL biriyle el ele tutmuş şekilde kapıdan içeri girdi. Bizi görüp el salladıktan sonra yanımıza geldiler. Bu KAİ idi. Sonunda ikisi birbirini bulmuştu. Sonsuz dostlarımı bulmuştum sanırım. Herkes birbirine sarılmış geçen yıllarımızı konuşup gülüyorduk. HİRO kulağıma eğilip SENİ SEVİYORUM dedi en tatlı ses tonuyla. Sana bir şey söyleyeceğim dedim kulağına eğilip. Söyle dedi. Nasıl söyleyeceğimi bilemesem de baba olacaksın. NE diye bağırması üzerine herkes bize baktı. Baba mı oluyorum? Diye ikinci kez tekrarlayınca herkesin yüzünde bir gülümseme olmuştu. Tebrikler ve sevinç çığlıkları havada uçuştu.

Hayatımızda hep böyle gülebilseydik ne güzel olurdu? Hafızamın kaybından sonra çektiğim acılara değmiş miydi? Yeniden olsa hafızamı geri kazanmak için bu kadar uğraşır mıydım? Bu güzel manzarayı görünce bu sorulara verebileceğim tek bir yanıt olduğunu düşünüyorum EVET...

X

GEÇMİŞİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin