SC: "S-senin burada ne işin var!"
Sert konuşmaya çalıştım ama sesimin titremesini engelleyemedim. Neden buradaydı? Annem neden gelmişti? O kadının beni görmek istemediğine yemin bile edebilirdim.
Annem olacak kadın yanıma yaklaştı beni süzdü.
S*: "Hâlâ aynısın Changbin. Hâlâ çirkinsin. Bazen benim gibi mükemmel bir kadının oğlu olduğun için utanıyorum."
SC: "Yine aynısını yapıyorsun yine kendini bir bok sanıyorsun."
S*: "Bilmem öyle miydi? Ha bu arada sevgilin tatlıymış Changbin."
Sevgilim mi? Benim sevgilim yoktu ki neyden bahsediyordu. Yoksa... düşündüğüm şey değildir değil mi?
S*: "Ama biraz fazla ağlak galiba. Baksana nasıl da ağlayıverdi hemen."
Jeongin'e baktım kilitlenmiş gibiydi.
SC: "Neden geldin... NEDEN BİR ANDA ÇIKIP HAYATIMI MAHVEDİYORSUN!"
S*: "Sence neden Changbin sen babanla benim tek oğlumuzsun. Evlenip bize torun vereceksin."
SC: "Benim ne yapacağım seni ilgilendirmez!"
S*: "Ve sana mükemmel bir haberim var. Duyunca aşırı mutlu olacağına eminim."
SC: "Senin haberlerin anca kötü haber olur. En son ne zaman bana iyi bir haber verdin ki?"
S*: "Şimdi sus ve beni dinle. Eve geri dönüyorsun."
Hemen gülümseyip küçük bir çocuk gibi ellerini çırpmaya başladı. Ne yapıyordum? Eve mi dönecektim? Hayır hayır hayır. Olmaz olamaz. Ben burayı bırakamam. Arkadaşlarımı bırakamam. Okulumu bırakamam. Daha da önemlisi Jeongin'i bırakamam.
S*: "Burada iğrenç bir pisliğe dönüşmüşsün. Baban da bunu duyunca hemen seni eve getirmemi istedi. İlk önce seni değil de bir sevgilini göreyim dedim."
SC: "Yanılıyorsun. Jeongin benim sevgilim değil. Ben de gay değilim."
Jeonginden
Lütfen yanlış duymuş olayım. Changbin gay degil miymiş? Ama benim onu sevdiğimi bile bile nasıl bana ümit vermeye devam etti. Ben onun için ağladığım da gelip bana sarıldı. Hep yanımda oldu. Neden yanımdaydı o zaman? Bir insan kendisini seven birinin onu sevmemesine rağmen nasıl hâlâ yanında kalır? Belki de arkadaşlarım içindir. Belki de beni en başından sevmemiştir.
Daha fazla dayanamadım orada biraz daha dursam ağlayacaktım buna emindim. Hemen eve girdim ve kapıyı kapattım. Kapıyı kapatmadan önce duyduğum son ses Changbin'in annesinin kahkahasıydı.
Changbinden
Söylediklerime kendim bile inanmadım. Ben ve gay olmamak ASLA. Sadece annemi göndermek içindi.
S*: "Changbin senin bu sevgilin neden bu kadar ağlak?"
SC: "Bilmem babam niye bu kadar pislik?"
S*: "Sen ne diyorsun be. Ağzını topla."
SC: "Demek istiyorum ki ben artık sizinle yaşamıyorum. Ben artık büyüdüm kendi kendime bakabiliyorum."
S*: "Öyle olsun Changbin bey. Artık bir ailen yok sana para falan da göndermeyeceğim. Bakalım gerçekten kendi kendine bakabiliyor musun?"
SC: "Vermeyin para falan ben kendim de yaşayabilirim."
S*: "Tamam ama sonra gelip param yok diye sızlanma."
SC: "Yav he he. Şimdi siktir olup gider misin?"
S*: "Benim artık senin gibi bir oğlum yok Seo Changbin." (En basindan beri bunu istiyoz zaten)
Annem son kez bana küçümseyici bir bakış attı ve arkasını dönüp gitti. Artık tek başımaydım. Hem çalışıp hem okumalı okul masraflarımı ve diğer masrafları ödemeliydim. Benim için zorlu bir yaşam başlamak üzereydi.
√√√
Selammm yine yeniden ben sonunda yb yazdim
Aslinda daha boklugu arttircaktim sonra vazgectim zaten Changbinde evlatliktan reddedildi sonlara yaklasiyoruz
Gununuz guzel gecmistir umarim gorusuruzzz
😻😻😻😻😻♥️♥️♥️♥️♥️♥️♥️♥️♥️💋💋💋💋💋💋💋💋💋💋😻😻😻😻😻😻😻😻😻😻😻😻😻😻😻💋💋
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GYM // Jeongbin ✓
Fanfic"Waoww Jisung kaslara bak amına koyayım." "Nereye gidiyon Jeongin?" "Selam ileride kocam olacak şahıs." "Sen kimsin bilader??" "Yeni sevgilin." #2 - chaeryeong -- 07/10/23 #4 - yeji -- 02/01/24 #3 - jeongbin -- 11/04/24