Bölüm-6

141 9 2
                                    




Keyifli okumalarr.




Hepimiz masaya oturmuş yemek yiyorduk. Amcamla Arda sohbet ediyor, gülüşüyorlardı. Ben ise bir yandan sohbetlerini dinliyor, yemek yiyordum.

"Ee Esin Emir'le nasıl gidiyor?" Diye soru yöneltti yengem. Ağzıma attığım köfte boğazımda kalırken, Yunus soran gözlerle yengeme bakıyordu. Kendimi topladığımda tam konuşacaktım ki Arda araya girdi. "Utandı galiba." Dedi gülerek.

Öldürücü bakışlarımı ona yönelttim. Gülüşü yüzünde solarken, yemeğine devam etti.

Çatalımı tabağımdaki köftelere batırıyordum." Birşey olduğu yok aynı."dedim."Yani evlenmeyecek misiniz?" Yenge inan en son isteyeceğim şey bu olabilir." Henüz belli değil." Yenge anlaşmalı evleneceğiz. Diyemezdim.

"Bence evlenmelisin.Malum bu devirde zengin koca bulmak zor." Gerçekten kaşınıyordu. Samimiyetsizce gülümsedim.

"Kızım sen yengenle Arda'nın dediklerine aldırma. Sen nasıl istiyorsan öyle yap." Amcamın benim tarafımda olması güzel birşeydi. "Senin hayatın, senin kararın. Pişman olacağın birşey yapmanı istemem." Gülümsedim.

Bu sırada Yunus ayaklandı." Ben çıkıyorum. Arkadaşlarla buluşacağız."herkes arkadaşlarıyla buluşuyordu! Ben neden kusur kalayım?"Tamam oğlum geç kalma sakın." dedi yengem."Tamam." Diyerek merdivenlere yöneldi.

Bu sırada yemeğim bittiği için bende ayağa kalktım." Bende arkadaşımla buluşacağım amca." Dedim." Tamam kızım dikkat et kendine." Yanına gidip yanağına öpücük kondurdum. Küçük bir kahkaha attı." Merak etme!" Diyerek merdivenlerden çıktım.

Odama girince telefonumu elime alıp Nazlı'yı aradım.

"Efendim?" Dedi.
"Dışarı çıkıyoruz."
"Başımıza taş yağacak galiba."dedi.
"Evet mi Hayır mı?"dedim.
"Tabikide evet! Yeni bir mekan açılmış oraya gidelim. Adresi atıyorum şimdi." Dedi heyecanla."tamam." Dedim ve telefonu kapattım.

Bu aralar telefonu yüzüne kapatıyordum. Giyinme dolabına doğru ilerledim. Elbiselere göz gezdirdim. Gözüme ilk çarpan elbiseyi aldım. Kırmızı renk mini bir elbiseydi. Kolları uzundu. Üstüme giydiğimde aynanın karşını geçtim.

"Çok yakışmış! Kız sen ne güzelsin böyle?" Eh, biraz kendimi şımartmakta sakınca yok sonuçta. Saçımı düzleştirdim. Saçlarım hafif dalgalı,esmerdim.
Dudağıma kırmızı bir ruj sürdüm. Eyeliner çektim. İlk defa tek seferde çekmiştim! Göz altlarıma kapatıcı kullandım.

Siyah topuklu ayakkabılarımı giydim. Evet siyah topukluya takıntım vardı. Diğer insanlar şarkıya takıntılı olurken, ben siyah topukluya takıntılıydım işte.

Çanta olarak siyah abiye bir çanta aldım. Omzuma asarak odadan çıktım. Merdivenlerden inerken Arda göz açıma girdi." Bu ne güzellik hanımefendi?" Yanına ulaştığımda kendi etrafımda döndüm.

"Senden daha güzel olduğum için kıskanıyorsun değil mi?" Dedim Arda'ya doğru saçlarımı savururken.
"O kadar kıskanıyorum ki anlatamam."dedi. Ben boşuna demiyorum kıskanıyor beni.

"Neyse çıkıyorum ben."dedim Kapıdan çıkarken. Taksi çağırmıştım. Taksiye binince taksiciye Nazlı'nın gönderdiği konumu tarif ettim.

&

Taksiden indiğimde mekanın önünde bana el sallayan Nazlı'yı gördüm. Tek değildi.

Yanında Kıraç vardı. Üçümüz lise arkadaşıydık ama Nazlı ve Kıraç çocukluk arkadaşıydı. Aynı liseye gitmiştik. Yanlarına doğru ilerledim. Yanlarına ulaştığımda,"Nerede kaldın be kızım."dedi Kıraç. Kıraç'a döndüm. "Çok özür dilerim Kıraç Bey. Affedin beni."dedim dudağımı büzerek. Ciddiye büründü. "Bir daha olursa kovulursunuz Esin Hanım."Nazlı bön bön bize bakıyordu.

KARANLIK SIRLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin