Bölüm-18

128 7 8
                                    

Keyifli okumalarrr.

Hayır bu gerçek olamazdı. Emir... bu mümkün olamazdı. Biri benimle oynuyor olabilirmiydi? Başka bir açıklaması olamazdı. Az önceki arabaya baktım. Araba aynı yerinde duruyordu. "Esin hadi!" Diye bir ses duydum. "Geliyorum!" Dedim. Arkamı dönerek içeri girdim.

Oturdukları masaya giderek Kıraç'ın yanına oturdum.

Herkes kendi arasında sohbet ederken benim aklım nottaydı. "Esin?" Diyerek dürteledi Kıraç. "Efendim?" Dedim. "Birşey mi oldu?" Diye sordu. "Birşey yok." Diye cevap verdim. Kıraç'a söylemelimiydim?

Arda elinde tepsiyle masaya geldi. Boğazını temizledi. "Öncelikle," diyerek söze başladı. "Bu cafenin boyanmasından tutun, eşyalarına kadar hepsini seçerken benden ilham alan ablama bir alkış alabilir miyiz?" Dediğinde masada kahkaha sesleri yükseldi. Kıraç gülmemek için direnirken bir yandan Arda'ya kötü bakışlarını atmayı eksik etmiyordu.

"Pek yardımı dokunmasada Kıraç'ı da tebrik ediyoruz," dedi.

Başımı hafif öne eğerek iki yana salladım. "Bitti mi? Bitmedi!" Dedi.
"Bu güzel haberi duyurmaktan şeref duyuyorum," dedi. "Neymiş o güzel haber?" Dedi amcam. "Kıraç ve Nazlı sevgilililermiş." Dedi ölümüne sebep olacak bombayı atan Arda.

Amcamlar Kıraç ve Nazlı'yı yakından tanıyorlardı. Özellikle amcam Kıraçla oldukça iyi anlaşıyordu.

Amcamın bakışları şaşkınlıkla Kıraç'a döndü. "Arda doğru mu söylüyor?" Diye sordu. Kıraç büyük bir nefes verdi. "Evet, doğru." Dedi onaylayarak. Kıraç hızla yüzünü ayaktaki Arda'ya çevirdi. Arda söylediğinden anında pişman olmuş bir ifade takındı.

"Hiçte söylemiyorsunuz," dedi Amcam Nazlıya bakarak. "Ben bile dün öğrendim biliyor musun?" Dedim amcama bakarak.

Amcamı her gördüğümde endişeli bir ifadeyle bakıyordu bana. Her zaman iyi olup olmadığımı soruyordu. Bazen gün içinde birden fazla sorduğunu bile söyleyebilirim.

Yengemin gözlerini arkama çevirdi. Gülümseyerek ayağa kalktı. "Hoşgeldiniz." Dedi Yengem. Ali amca Ve Selma teyze buradaydı. "Hoşbulduk." Bakışlarımı Arda'ya çevirdim. "Masaları birleştirsenize." Dedim.

Arda ve Kıraç yandaki boş masayı önümüzdeki masayla birleştirdi.

"Esin dekorasyon çok güzel olmuş." Dedi Ali amca. "Teşekkür ederim." Dedim. "Müsaadenizle," Dedi Kıraç. Telefon görüşmesi yapmak için dışarı çıktı.

"Nasılsınız bakalım?" Diye sordu Amcam. "Aynıyız, sizi sormalı." Dedi Ali amca. "Bizde bildiğin gibi."

Kıraç aceleyle yanıma geldi. "Bulmuşlar." Diye fısıldadı kulağıma. Gözlerim kocaman açıldı. Telefonumu çantamın içine koydum. "Amca acil bir işim çıktı. Lütfen kusura bakmayın." Dedim ayağa kalkarken.

"Tamam kızım. Ama haber et sonra." Dedi Amcam. Nazlı soran gözlerle bana baktı. Gülümsedim.

Kıraçla beraber cafenin içinden çıktık. "Neredeymiş?" Diye sordum.
"Şehrin çıkışında iki katlı bir evde saklanıyormuş piç kurusu." Dedi. Arabanın ön kapısını açarak sürücü koltuğunun yanına oturdum.

Kıraç arabayı çalıştırdı. Yolda giderken oldukça tedirgindim. Emir'in katiliyle yüzleşecektim.

Kıraç'ın bahsettiği evin önünde durduk. Kapıyı açarak hızla arabadan çıktım. Evin önünde yaklaşık dört araba vardı.

Kıraç'la beraber açık olan kapıdan içeri girdik. Kıraç'ın yanına bir adam geldi. "Kaçmış." Dedi. Gözlerim şaşkınlıkla açıldı. "Ne demek kaçmış?" Diye sordu. "Kaçırılmış olma ihtimalide var. Kamera kayıtlarına eriştik. Bence bakmalısınız." Son cümleyi bana bakarak söylemişti.

KARANLIK SIRLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin