YERLE YEKSAN

BÖLÜM 15

BÖLÜM 15

Yol boyu herkesi derin bir sessizlik kaplamıştı. Kimseden çıt çıkmıyor Nihal'in götüreceği yere varmayı bekliyorlardı. Ta ki Aktan'ın huysuzca söylenmesine dek de bu huzurlu anın tadını çıkartıyordu Stew. İtiraf edemese de Holly'nin göğsüne yaşlanmış vaziyette durmak oldukça hoşuna gitmişti.

"Daha ne kadar yol var?"

"Sürüyorum işte," diye söylendi Nihal. Dikiz aynasında Holly'e bakınca onun da gözlerini dikerek kendisine baktığını görünce alelacele bakışlarını çekti. Çünkü pek de sağlıklı baktığı söylenemezdi.

"İyi," dedi Aktan avuç içleriyle kaburgalarına hafifçe masaj yaptığı esnada.

"Ne söylendin sende amına koyayım bilmesem koca bir örgütün olduğuna inanmayacağım."

"Siktir," diyerek gülmeye çalıştı Aktan lakin kaburgaları tekrar sızlamıştı.

Arabanın motoru söndüğünde Holly kabaca Stew'i göğsünden ittirdiğinde Stew anlamayarak başını çevirdi ama Holly çoktan arabadan inmişti. Gün yeni doğmaya başladığından dolayı güneşin cılız ışıkları güzel bedenini yansıtıyordu.

Holly kollarını birbirine dolayarak göğsünde sakladı ve arkasında merakla onu seyreden üçlüye döndü.

"Ne?" diye sordu. "Neden bakıyorsunuz?"

"Sen tüm gün böyle mi gezeceksin?"

Nihal'in huysuz ses tonuyla kaşları havalandı Holly'nin. Aslında üzerine giymek için bir şeyler soracaktı fakat bu kadını sevmemişti. Bu yüzden üşüse de sütyenle durabilirdi.

"Doğru söylüyor üşüteceksin."

"Ben iyiyim."

" Ben değilim," diye araya girme gereği duydu Aktan. "Burada beklemek yerine içeri geçsek mi artık?"

"Çocuk gibisin."

"Sadece endişeli,"  diyerek Holly'nin kulağına eğilerek fısıldadı Stew. Vücudundaki yaralar acıdan sızlasa da Aktan kadar lafını etmemişti.

"Ne için endişeli?"

"Arkasında bir kadın bıraktığı için."

Holly, Stew'in cevabından sonra bir süre gözlerine baktı. Ardından kuruyan dudaklarını nemlendirerek bakışlarını civarda gezdirerek kaçırdı.

"Sen nereden biliyorsun?" dedi merakla. "Şu kadından mı?"

Stew dilini damağına vururken kafasını sağa sola salladı yavaşça. "Senden biliyorum."

"Benden mi?" Sesi şaşkındı.

Fakat istediğini vermedi Stew. Nihal'in ne zaman açtığını bilmediği kapıdan içeriye girdi. Üzeri kurumuş kan izleriyle dolu olduğu için oturacak yer bakıyordu ki Nihal dirseğini tutmak isteyerek elini uzattı.

Bunu fark eden Stew tenine dokunmasına izin vermeden bir adım gerileyerek kadının şaşkın ve de hüzünlü yüzüne baktı.

"Sadece yardım edecektim."

"Nereye oturacağımı söyle yeter,"

"Fark etmez," diye mırıldandı Nihal üzgünce. Anlaşılan sevdiği adamı kazanması sandığından daha zor olacaktı.

Bu sırada Aktan kimseye aldırış etmeden tekli koltuklardan birine oturup gömleğinin düğmelerini çözdü. Kaburgalarına bakınca çatlağın aksine basit bir kas zedelenmesi olduğunu anlayarak Holly'e ters ters baktı göz ucuyla.