YERLE YEKSAN

BÖLÜM 10

BÖLÜM 10

"Biriyle tanıştım!" diyerek bir anda odasına dalan Turan'ın arkasında Hikmet vardı. "Adamın hayatını kendime manifestledim dostum."

"Yine ne saçmalıyorsun Turan?" dedi Aktan kısık çıkan yorgun sesiyle.

"Dedim ya manifest falan şeysi gençler diyor ya trend bu aralar."

"Sadece otuz yaşındasın."

"Yaşıtlarımız baba oldu," Turan'ın sitemini ne Aktan ne de Hikmet umursamıştı.

"Bir oğlu var görmelisiniz çok akıllıydı. Babasının kopyası."

"Sahip olmak istediğin bebeğin annesi yok ama. Önce hayatına birini al öyle olursun."

"Turan'ın yapacağın manifest de bu kadar olur zaten."

"Tek gecelik ilişkiden de baba olabilirim." diyerek düşünmeden konuştu Turan.

"Aman Allah korusun. Önlem alalım da biz. Hem sen güvendesin. Olası bebek alarmı Ceylin'den başkası olamaz değil mi?"

Aktan aniden ilişkilerine bebek dahil olması düşüncesinden rahatsız oldu. Ceylin'e henüz doymuş değildi. Birlikteliklerine yeni başlamışlardı. Bebek sadece işleri zorlaştırırdı. Üstelik Aktan sevgilisini biriyle paylaşmaktan hoşlanmamıştı.

"Buraya neden geldiniz?"

"Sus artık demek istiyor."

"Afedersin kardeşim," Turan bu kez daha ciddiydi. "Gelmeden önce Hikmet ile bu konuyu yine konuştuk ama fikrimiz aynı. Senin bilgin vardı zaten."

"İspiyoncunun iki kişi olduğu fikrinde kararlıyım." Aktan vazgeçmeyeceğini belli etmeden durmadı.

"Asıl ispiyoncuyu biliyoruz kanıtlarsak diğer ispiyoncu da ortaya çıkmaz mı?"

"Hâlâ baş ispiyoncunun kim olduğunu bilmemem dışında sorun yok," diye homurdandı Hikmet.

"Savunma Bakanı."

"Ne!"

"Nihal.."

"Hayır," diye kesti Aktan Turan'ın sözünü. "Nihal babasının yaptıklarını bilmiyor."

"Bilseydi Stew'in gidişini engeller onu terk etmezdi."

"Pişman görünüyordu."

"Konuşmadık. Bakanın bu işte yalnız olduğunu da düşünmüyoruz. Ona yardım eden birileri var."

"Kim olabilir?"

"Araştırıyorum fakat kayda değer hiçbir şey bulamadım. Gözetleniyoruz sanki. Hangi adımı atsak habetleri oluyor. Meksika'ya gidişimi bile aynı gün içinde öğrenmişler."

"Bakanın haber verdiği yüksek ihtimal de. "

"Sabri Bey kontrol ediyor sürekli. O yapmış olamaz."

"Peki ya Stew? Biliyor mu?"

"Biliyor. Yaşımız artık genç değil. Yılda bir çok acil işlere bakıyor devlete yardım ediyorduk Stew de böyleydi. Artık işi yeni nesle bırakacaktık. Örgütü bile dağıtacaktım Sabri olmasaydı."

"Ceylin için mi bırakacaksın?"

Aktan sessiz kaldı. Bu yeterli cevap olmuştu.

"Öğrenmesinden mi korkuyorsun?"

"Stew bakanın tehlikeli işler çevirdiğini fark etmiş. Bakanın kızı ölünce Nihal'in onu suçlaması beklemediği yerden vurdu o da peşini bırakmış. Zaten bakan kendi Stew'e izini kaybettirmesini istemiş yoksa Nihal işlemediği suçtan dolayı onu hapse tıkayacaktı."