YERLE YEKSAN

BÖLÜM 32

BÖLÜM 32

Geceden kalma soluk ve yorgun yüzüyle kapıdan çıkan doktoru gören ilk kişi Sema olmuştu. Korbay ise onun baktığı yere doğru kafasını çevirdiğinde fark edebilmişti ancak. Kafası öyle meşguldü ki ablasıyla ne yapacağını bilemez haldeydi.

"Ablam iyi mi?" Sorusuyla karşılaşan doktorun yüzünde anlayışlı bir ifade belirdi.

"Merak etmeyin ablanız iyi. Muhtemelen yoğun günler yaşıyor."

"Peki ya o test?" diyerek araya girdi Sema. "İrem gerçekten hamile mi?"

"Evet sekiz haftalık bir gebelik mevcut. Hastanın stres ve kendini yoracak her türlü şeyden uzak durması gerekiyor."

Korbay, Sema'ya bakınca onun da kendine baktığını gördü. Doktorun yanlarından uzaklaştığını bile anlayamadılar. "Ne yapacağız?"

"O kas kafalı kocasından haftaya boşanacak ama hamile olduğunu öğreniyorum. Sence biliyor muyum ne olacağını?"

"Bana sesini yükseltmen çözüm olmayacak biliyorsun değil mi?"

Korbay iç çekerek Sema'yı kendi gövdesine çektikten sonra dudaklarını alnına yaslayarak derince iç çekti.

"Özür dilerim."

"Ona ne yapacağını sormamız gerekiyor." diyerek yanıt verdi Sema özrünü görmezden gelerek.

"İçeri girelim o zaman. "

Birlikte kapıyı açıp odaya girdiklerinde İrem'i uyanık bir halde buldular fakat öylesine dalgındı ki onların geldiğini bile görmedi. Korbay yatağın karşısındaki koltuğun önüne dek yürüdüğünde açık camdan mavi gök yüzünü izleyen İrem yavaşça gözlerini çevirdi.

"Abla." diyerek kısık sesle söze girdi Korbay. Üstüne gitmek istemiyordu şimdiden. "Doktor seninle konuştu mu?"

"Evet konuştu."

Korbay "Ne yapmayı düşünüyorsun?" derken Sema'nın sorusu bambaşka etki bırakmıştı odada.

"Aldıracak mısın?"

İrem sanki hayatında duyduğu en korkunç cümleyi duymuş gibi baktı ona.
"Aldırmak mı? Tabii ki aldırmayacağım."

"Ne yani onu doğuracak mısın? Bilmem farkında mısın ama babasıyla boşanmaya karar verdiniz."

"Karar vermedik, verdi."

"Neyi değiştirir bu? Anne babası boşanmış bir bebek seni zorlamayacak mı? Ona baktıkça o adamı düşünüp üzülmeyecek misin?"

"Bilmem sen Leo'ya baktıkça Sema'yı düşünüp üzülüyor musun?"

Sema ve Korbay beklenmedik soruyla kalırken Korbay kıpırtısız halde onları dinleyen kadına bakamadı. Bu sorunun cevabını çok iyi bilmesine rağmen kaçmak istiyordu.

"Bizimle bir değilsiniz."

İrem'in yüzü biraz daha soldu duyduğu cümleyle birlikte. "Doğru," diye mırıldandı solgun, hüzünlü bir ses tonuyla. "Sen hâlâ Sema'yı seviyorsun. O ise benden nefret ediyor."

Kısa bir an sessizlik hüküm sürse de bu konuya açıklık getirmek isteyen Sema, kaybettiği sesini kazandığını hissettiği zaman konuşmaya karar verdi.
"Engin'e söyleyecek misin?"

"Hayır," dedi İrem anında. "Benden nefret ediyor. Bebek için benimle evli kalmaya onu zorlayamam. Zaten haftaya her şey bitecek. Karnım şişmeye başlamadan bu işi bitirsek çok iyi olur."