9

21 2 2
                                    

Jisung yok!
.
.
.
.
.
.
.
.
.

Eun

koşarak Jisung'un odasına bakmıştım.

Eun: nasıl olur daha dün yatarken buraydı, burda uyuyordu, benim onun yanından ayrıldığımı bilmeden battaniyeye sarılmış uyuyordu!

Seungmine döndüm bir bana birde odaya bakıyordu.

Eun: şaka değil mi? Seungminle kavga ettik diye bize şaka yaptınız. Şimdi arkamızdan jisung çıkacak ve bizi korkutacak.

Hepsi bana bakmaya başlamıştı biri dışında jeongin

Felix: biz şimdi niye şaka yapalım? Zaten dışarıda uyuya kaldık evin içinde bile değildik. Evet önceden böyle şakalar yapıp barıştırırdık sizi ama şimdi yapmadık çünkü siz biz şakayı yapmadan barıştınız.
Eun: anlamıyorum, anlamıyorum nereye kayboldu bu çocuk en geç uyanan o bir kere! Anlamıyorum!

Jeongin gözlerini yere dikmişti ve bir şeyler düşündüğünü belli ediyordu.

Seungmin: anlıyorsun sadece anlamak ve inanmak istemiyorsun eun kendine gel! Bu kadar telaş senin yapacağın bir şey değil. Yoksa?

Seungmine baktım yoksa o düşündüğüm şeyimi düşünüyordu?

Eun: yoksa?

Jeongin yere gömdüğü düşündüğünü belli ettiği anlardan kurtulmuş kesin bir karara vardığını belli ediyordu yoksa oda mı aynı şeyi düşünüyordu?
Onlara bakmaya devam ederken jeongin cesaretini toplamış gibi vücudunu dikleştirdi ve konuşmaya başladı.

Jeongin: eun bugünlerde farklılık hissediyormusun? unutkanlık gibi mesela?
Eun: hayır o tekrardan gelmiş olamaz şimdi mi geleceği tuttu? Hem oda bende size zarar vermeyiz ki.

Onların gözlerinin içine bakıyordum. Gelmemiş desinler, sende şüphelenmiyoruz desinler istiyordum ama olmuyordu tam tersini söylüyorlardı. Bende geldiğine inanıyordum bir taraftan ama bir kısmım inanmak istemiyordu.

Felix: eun hatırla en son o geldiğinde çok fazla telaş yapıyordun bak şimdide yapıyorsun lütfen kendini kandırma.

Felixsin ani konuşmasıyla ona döndüm. Haklı normalde bu kadar telaş yapmazdım herkes onu ararken belkide ben düşünüyor olurdum ama şimdi hepsinin telaşının 2 katını yaşıyordum.

Eun: yapın bana onun ismiyle seslenin bana oymuşum gibi davranın.

Seungmin gözlerimin içine baktı ve konuşmaya başladı.

Seungmin: biz tam geldi demiyoruz ki.

Bende ona bakmayan gözlerimi ona diktim o bana sevgiyle bakarken ben umut sadece bir umut istermişcesine bakıyordum.

Eun: biliyorum ama yinede gelip gelmediğini öğrenmemiz lazım değil mi?

Felix ve jeongin aynı anda büyük bir iç çektiler istemiyorlardı bende istemiyordum onun gelmesini. En son geldiğinde ne olduğunu hatırlamak bile istemiyordum. Felix yine iç çektikten sonra konuşmak istemiyormuş gibi sanki zorla konuş diyorlarmış gibi konuştu.

iyi iş // StraykidsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin