Üvey Ve Zorba

Sahil

41.BÖLÜM
Kapıyı açıp Serkan'ı karşımda gördüğümde ne kadar süreceğini bilmediğim o oyuna hazırladım kendimi

"Hoşgeldin Burak abi"

"Hoşbulduk Alizeciğim"

Serkan'a tripli bir şekilde bakıp göz devirdim ve konuştum

"Sende hoşgeldin"

"Hıhı evet"

Diyerek içeri geçtiklerinde annem yanımıza geldi

"Ay hiç duymadım geldiğinizi,hoşgeldiniz"

"Sorun yok hayatım,ee ben çok acıktım yemek var mı"

"Yok Burak bu evde yemek pişmiyor,tabii ki var  Deniz hazırlasın şimdi sofrayı"

"Ee gençler,sizin de düşman olmanıza gerek yok yani kardeşçe konuşabilirsiniz"

Serkan hemen Burak abinin sözüne atlayarak konuştu

"Yok baba muhattap olmuyorum ben onunla"

"Allah Allah,ben sana çok bayılıyorum Serkan değil mi"

"Hiç seninle uğraşamam Alize ben odama çıkıyorum,daha kıyafetlerimi yerleştireceğim zaten"

Diyerek gittiğinde konuştum

"Bende çıkayım artık"

Yukarı çıktığımda Serkan'ın odasına girdim

"Serkan"

"Bebeğim kızmadın değil mi,yani yapmam gereken buydu bende uyguladım,yoksa seni ne kadar çok sevdiğimi biliyorsun"

Serkan'ın yanına yaklaşarak konuştum

"Biliyorum hayatım,bende ileride ne diyeceksem oyun icaplı"

Serkan dudağıma küçük bir öpücük kondurup çekildiğinde kendime geri çekip dudağına yapıştım

"Alize ya,keşke baş başa olsaydık,sadece sen ve ben"

Diyerek belimden tutup kendine çektiğinde elimi boynuna doladım.Serkan kısık bir ses ile konuştu

"Çok çekici duruyorsun Alize"

"Hmm öyle miyim"

"Öylesin"

Diyerek boynuma yaklaşıp öpücüklerini kondurduğunda gözlerimi kapattım

"Biz bayağıdır bir şeyler yapmadık,demi Alize"

"Evet,yapmadık"

"Yarın babamları evden gönderebilirim,sadece ikimiz kalırız evde"

"Harika olur,seni çok özledim"

"Asıl ben seni çok özledim,bir bilsen"

Diyerek boynuma yaklaştığında kapı çaldı

"Serkan,müsait misin oğlum"

Dediğinde Serkan hemen geri çekilip sesini düzelterek konuştu

"Ee üstümü değişiyorum Hande abla"

"Tamam Serkancığım"

Oflayarak konuştum
"Ya kapıyı açsaydı Serkan,sonuçta tıklatmayadabilirdi.Of çok dikkatli olmalıyız böyle her yerde yan yana sarmaş dolaş olamayız"

"Haklısın birtanem,varya acayip kıskanıyorum sevgilisini ailesi ile tanıştıranları,rahat rahat buluşabilenleri"

"Emin ol bende öyleyim Serkan,ama yapabileceğim bir şey yok.Neyse ben odama geçeyim kimse görmeden"

Diyerek çıkıp odama geçtim ve kapıyı kapattım
Gece 1 gibi odamın kapısı çaldığında elimdeki kitabı bırakıp seslendim

"Gel"

Serkan'ı gördüğümde hızlıca ayağa kalkıp yanına geldim

"Biri duyacak Serkan çık odadan"

"Güzelim odana girersem kimse bir şey
görmez,bir saniye dinle beni"

"İyi geç"

Diyerek kapıyı kapattığımda Serkan yatağıma oturdu

"Az önce babam ve Hande ablanın odasına baktım,horul horul uyuyorlardı,diyorum ki sahile mi insek şöyle temiz hava falan alırız iyi gelir"

Hafifçe gülerek Serkan'a baktım

"Çok iyi olur ya"

"Tamamdır bebeğim üstüne bir ceket giy de çıkalım"

Dolabımdan kot ceketimi alıp üstüme giydim ve çıktık.Yürüyerek sahile geldiğimizde gerçekten de temiz hava,özellikle de dışarı çıkmak çok iyi gelmişti.Serkan elini uzatarak bana baktı,elini sıkıca kavrayarak tuttum.rüzgardan savrulan saçlarıma minik bir öpücük kondurdu.Sahilde ele ele yürüyerek sakin bir yer bulup oturduk.

"Hava hafif esintili,denizde dalga var fakat çok büyük değil,yanımda da sen varsın daha ne isterim ki"

Diyerek kafamı Serkan'ın omuzuna koyduğumda gözlerimi kapattım

"Serkan,şu an çok alakasız olacak ama muhabbet çıksın diye söylüyorum işte,biz ileride evlendiğimizde,en çok kızımız mı olsun istersin yoksa oğlumuz mu"

Serkan heyecan ile bana bakarak hızlıca cevap verdi

"En büyük hayalim biz kızımın olması biliyor musun,ben böyle işten geleceğim mesela koşucak hemen benim yanıma,sarılıcak,öpücek,hayali bile çok güzel değil mi sevgilim"

Diyerek bana baktığında gözlerinin içi parlıyordu resmen

"Senden hiç böyle bir şey beklemezdim,çok tatlıymış ama"

Diyerek yüzünü okşadığımda gülümsedi

"Seninle evlenip yuva kurmak,çocuk büyütmek,şu hayatta isteyeceğim tek şey olabilir.Harbiden ya,biz ne zaman evleniriz,bence 12.sınıftan mezun olur olmaz nikah dairesine koşalım"

Dediğinde gülerek konuştum

"Öncelikle üniversite sınavına gireceğiz,sonra güzel bi bölüm seçip onu okuyup bitireceğiz,ondan sonra o meslekten iyi bir kazanç edinmeye başladığımızda da evleniriz"

"Alize sen anlatana kadar ben yaşlandım güzelim ya,aslında sana bir teklifim var ama önce onu öğrenmem lazım"

"Ne teklifi ve neyi öğrenmen lazım"

"Hayalin olan,gerçekten çok istediğin bir meslek var mı"

"Hayır yok,hiçbir mesleğe karşı öyle bir sempati duymadım"

"Çok güzel,işte elimizde hazır meslek var,babamın şirketinde çok güzel bir yerimiz olur,hem fazlasıyla da kazanırız,karı koca birlikte çalışırız of harika olur.Alize niye soktun şimdi aklıma evliliği çok özendim ya"

"Serkan ona daha çok var ama aşkım hayal kurma hemen"

"Hayır güzelim çok dediğin 2 yıl,hemen bitsin okul evlenelim ya"

"Çok mu istiyorsun"

Serkan elimi tutarak gülümsedi ve içten bir şekilde konuştu

"Hemde çok istiyorum,olmasın mı şöyle minik bir kızımız evde paytak paytak gezsin"

Anlatırken bile sesinde anlayamadığım,fazla bir heyecan vardı

"Serkan ya,hiç aklımda olmayan bir şeyi kazıdın beynime şimdi"

"İyi yaptım tabii,neyse bu kadar hayal yeter sonuçta ileride gerçeğini birebir yaşayacağız"

"İnşallah Serkancığım,yani öyle emin konuşma ölüm kalım dünyası yaşayacağımız belli değil"

Serkan eli ile ağzımı kapatarak konuştu

"Sakın bunu muhabbetini dahi açma Alize,korkuyorum ben böyle şeylerden"

"Tamam ya,açmam peki"

Eve yürüyerek geldiğimizde sessizce odama çıktım ve yorgun bir şekilde uyudum