Kütüphane

13K 844 111
                                    

Herkese selamlar! Bölüme hoş geldiniz. Başlamadan önce vote vermeyi unutmayınn. Bol yorumlu güzel bir bölüm olması dileğiyle:)

Bölüm Şarkısı: Yaşlı Amca - İstanbul Beyefendisi

KELEBEK SİSTEMİ 3.BÖLÜM

Dersten çıkan Doğuhan tek koluna çantasını takmış, dalgınca okuldan çıkıyordu.

Oflaya, puflaya motorunun yanına geldiğinde gözleri yan tarafa kaymıştı.

Bücür, siyah bir arabaya biniyordu ve gördüğü üzere babası olduğunu düşündüğü kişinin yanağını öpmüştü.

Derin bir nefes vererek kaskını kafasına geçirirken, hafif sırıtmıştı.

Kayınpederi ile hemen tanışmak istiyordu. Galiba Doğuhan gittikçe kafayı bozmuştu.

Bunu kendisinin bile farkındaydı ama İzel'e hissettiği duyguların bir takıntı veya saplantı olmadığını biliyordu.

Onun bildiği tek şey aşktı, ilk görüşte aşk.

Normalde bunu önceden yüzüne söyleseler gülüp geçeceğine emindi ama şuan bunu ilk andan itibaren kabullenmişti.

Kalbi öylesine temiz ve saf duygularla İzel'e âşık olmuştu. Her gördüğünde duyduğu anlamsız bu heyecan Doğuhan'ın hoşuna gidiyordu.

Kalbinin bazen bir anlığına yerinden çıkacağını falan düşünüyordu. Nefes alış verişleri hızlanıyordu ve bu durumdan rahatsız değildi.

Mavi gözleri kaskın altında güneşten kısılırken, gözlerini yola çevirmişti.

Motoru çalıştırırken gülümsemişti. İzel hep aklında kalsa olur muydu?

***

Eve geldiğinde odasına çıkarak soğuk bir duş olan İzel, giyinerek mutfağa geçmişti.

Babası onu eve bırakıp adliyeye giderken evde tek kalmıştı.

Bu onun için sorun değildi hatta bu hoşuna gidiyordu. Evde tek olmak ona ayrı bir huzur veriyordu.

Okul sonrası kafasının dağınıklığını toplayabildiği bir sessizlik güzeldi.

Çoktan o gelmeden hazır olan yemeği ısıtıp yedikten sonra. Yarım saat de dinlenmişti.

Bu süre ona yeterken mutfakta makina da yaptığı filtre kahveyi alarak odasına ilerlemişti.

Bir tarafta büyük bir kitaplık varken bu sadece okuma kitaplarından oluşuyordu. Yanında ayrı bir kitaplık vardı ve bu da dersleri içindi.

Karşı tarafta camın yan tarafında olan masası, onun en rahat bulduğu yerdi.

Cama yakın olan masası hoş bir güneş ışığını o tarafa vururken bu enerjisini yükseltiyordu.

Bu kısımdan uzak kalan yatağı ve giyinme odası da gayet şık ve güzeldi.

Kahveyi masaya bırakırken eline aldığı toka ile saçını onu rahatsız etmeyecek şekilde toplamıştı. Banyosundan yüzüne son kez soğuk bir su çarparken masasına oturmuş ve güzel bir program kurarak derslerine başlamıştı.

Zaman bu şekilde hızlıca geçmeye başlamıştı.

Aynı zamanda sessize aldığı telefonunda bir bildirim ekranı kaplamıştı. Ama İzel bunun farkında bile değildi.

KELEBEK SİSTEMİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin