KELEBEK SİSTEMİ

Yakınlaşma

Merabalar efenim. Hoş geldiniz.

Bölüme geçmeden yıldızımızı parlatırsanız sevinirim ayrıca bölüm içerisinde bol bol yorum yapın lütfen.

Şimdilik bu kadar bölüme geçelim bakalım.

Bölüm Şarkısı: Sertab Erener - Ateşle Barut 

KELEBEK SİSTEMİ 19. BÖLÜM

"Bize iki kahveyle, iki tane çilekli pasta getir abi." Diyerek sipariş veren Doğuhan ile bende telefonumu elime almıştım.

"Ne yapıyorsun sevgilim?" Diyerek kafasını bana doğru eğmesiyle gülerek kameramı açmış, ona göstermiştim.

"Gülümse bakayım.." diyerek fotoğraflarını çekerken gülerek ona bakmıştım, çok tatlıydı.

Daha sonra Doğuhan telefonu mu almış, video kaydı başlatmıştı.

"Bugün tarihini de unutmayalım. Benim biricik sevgilim formamızı giyip beni izlemeye gelmiş. Bir de nasıl bağırıyor var ya aşkım da aşkım diye.." demesiyle gülerek hafif omzuna vurdum.

"Abartma ya." Dememle gülerek yanaklarımdan öpmeye başlamıştı. Gülerek geri çekilirken Doğuhan'ın beni çektiğini de fark etmiştim.

Kahvelerimiz ve tatlılarımız geldikten sonra sohbet ederek onları yemeye başlamıştık.

"Babam geçen gün dedi ki.. Doğuhan oğlum, ben, sen bir gün dışarda takılalım dedi." Dediğimde Doğuhan'ın kahvesi hafif boğazında kalırken, öksürerek kendine gelmişti.

"Geçen gün mü dedi. Yavrum dediği gün direk deseydin ya bana. Hazırlık yapmaya başlardım bende." Demesiyle kahkaha atarak pastamdan bir dilim yemiştim.

"Sevgilim.." diyerek mırıldanmamla mavi gözleri resmen parlamıştı. Gülerek elimi hafif eline sarmıştım.

"Söyle benim güzel sevgilim," demesiyle gülerek yanağını öptüm. Böyle yaparsa konuşamazdım bile.

"Sınav yaklaşıyor, Doğuhan. Ne kadar seni sıkmak istemesem de, pişman olmanı istemiyorum sevgilim. Ve nedense meslek konusunda hala net değilmişsin gibi geliyor bana.." dememle yüzü çok az düşse de, böyle konuşmama mutlu olduğuna da emindim.

"Biliyorum, güzelim. Benim iyiliğimi istediğini de biliyorum. Zaten seninle konuşmam gereken bir kaç konu vardı. Voleybol hakkında." Demesiyle daha da gülümseyerek onu bekledim.

"Bugün ki maçtan sonra Spor hocası yanıma geldi, Milli bir voleybolcu olmam için bana birçok konudan bahsetti. Zaten ortaokuldan beri bir sürü lisansım var. Bunlarla beraber bir kaç yerden teklif aldım." Demesiyle şaşkınca ona baktım.

Teklif mi almıştı?

"Ne zaman? Teklif işleri ne zamandı Doğuhan? Bana bundan hiç bahsetmedin.." dememle hafif yutkundu.

"Bilmiyorum sen Savcı olmak istiyorsun, baban savcı. Ben bu şekilde senin yan-" demesine kalmadan kaşlarımı çatarak sözünü kestim.

"Ne saçmalıyorsun Doğuhan?" Dememle yanlış konuştuğunu anlarcasına kendini düzeltmeye çalıştı ama gerçekten kötü hissetmiştim.

Onu voleybolcu değil de mimar olmaya zorlayacağımı falan mı düşünüyordu.

"Eflin, öyle demek istemedim sevgilim. Sadece ne bileyim. Çok çalışkan biri değilim. Ama sen gerçekten başarılısın." Demesiyle sinirle dudaklarımı ısırdım.