21.Bölüm

4.9K 227 3
                                    

Keyifli Okumalar! :)

Emir'den

''Amirim?'' Sesim sert, soğuk ve mesafeli çıkmıştı. ''Beni çağırmışsınız?''

Ali Amir eli ile önünde ki sandalyeyi gösterirken başımı önce kapıya çevirip derin bir nefes aldım ve sonra geçip oturdum. ''Bir sorun mu var?''

''Var Emir, hem de büyük bir sorun!'' dediğinde kaşlarımı çattım ve anlamaz gözlerle Ali Amir'i izledim.

''Nasıl bir sorun?''

''Bak Emir, benim bunca zamandır sana olan sevgim 16 yaşındaki oğlumdan farklı değil. Sen de benim bir oğlumsun-'' dediğinde lafını keserek ''Ama sen beni umursamadın.'' Dedim.

''Senin içindi. Senin iyiliğin içindi evlat! Eğer o gün sana yardım etmiş olsaydım. Şuan kara toprağını öpüyor olurduk!'' O da kızgındı. Masasından bir dosyayı eline alıp karşımdaki sandalyeye geçti. ''Doğrusu sen yine burnunun dikine gittin. Al bak''

Bana uzattığı dosyayı elime aldım. Ve bir an öylece kalakaldım.

''Ama bu...''

''Evet Kenan, seninle ilgili bir ses kaydını polise teslim etmiş ve Zeynep Akgül'ü yani yeğenini senin öldürmeye teşebbüs ettiğini söylemiş'' diyen amirime kaşlarımı çattım.

''Ne yani şimdi gözaltına mı alınacağım?'' dediğimde Ali Amir bakışlarını kaçırdı.

''Korkarım ki iş büyüyecek ve senin bir avukata ihtiyacın olacak'' dediğinde dosyayı masaya fırlatıp ayağa kalktım.

''Hah!'' dedim elimle çenemi kavrayıp sıkarken. ''hiçbir bok yapamaz...!''

''Sakin ol! Bak, bu adam işinde şakacı değil evlat!''

''Ben de şakacı değilim amirim. Onu doğduğuna pişman edeceğim.'' Deyip odadan çıkarken ''Sadece iki saat... İki saat sonra kendim gelip teslim olacağım''dediğimde başını salladı.

***

''Zeynep?'' yanına gelip saçlarını okşadım. O her ne kadar beni ve diğerlerini hatırlayamasa bile alışmıştı. ''Nasılsın?''

Başını salladığında kulağına eğildim. ''Sana bunu yapanlardan hesabını soracağım. Üzgünüm...''

Zeynep bana anlamaz bakışlarını yollarken neyse ki etrafta ailesi yoktu. Suçlunun ben olduğumu sanıyorlardı. Ve o gün babasının bana attığı yumruğun izi hala dudağımın kenarındaydı. Yeni bir kargaşaya gerek yoktu.

Hastane odasından çıkıp evime yol aldım.

Hemen salon da oturan Eda ile Güliş Sultan'ı gördüğüm gibi yanlarına yürüdüm. Eda'ma, kardeşime sımsıkı sarıldım. ''Bir süre ortalıklarda yokum güzelim. Ama merak etme Ömer sizi koruyacaktır''

Eda kaşlarını çatıp ''Nereye gidiyorsun ki?'' dediğinde bir şey söylemedim ve alnına küçücük bir öpücük kondurup Güliş Sultan'ın yanına geçtim.

''Güliş Sultan, Eda'm ve bu ev sana emanet. Zaten Ömer de sizinle olacak'' dediğimde ''Oğlum...'' dedi endişeli bir sesle ve dolan gözleriyle ''Nereye gidiyorsun?''

Ona da cevap vermeyip burukça gülümsedim. Çalan kapıyı açan Sema abla'yla birlikte içeri giren Ömer'i gördüm.

Ömer benim çocukluk arkadaşım daha doğrusu kardeşimdi. Yıllar, bizden hiçbir şey alamamıştı. Ve gerçek dost tabirinin uygun görüldüğü kişilerden birisi de oydu. En önemlisi kötü günüm de yanımda olandı.

ELMA ÇEKİRDEĞİ (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin