Yatağımda uyanmamak için bir sağa bir sola dönüyordum. Bizimkiler gelmiş salonda babamla konuşuyorlardı, odamın kapısı açık olduğu için duyuyordum konuşulanları. En sonunda İris odamın kapısının önünde
"Piaaaa, uyan artık! Bütün gün senin güzellik uykunu tamamlamanı bekleyemeyiz." ben burada yeni uyanmışım kız gelmiş bana çemkiriyor. Oldu canım.!
Bu gece babam tekrardan Amerika'ya gidecekti, onu 10 ay göremeyecektim. Bu aklıma gelince hemen fırladım yataktan, İris tam bir şeyler söyleyecekken onu ittirip aşağı babamın yanına indim.
"Babaaaaaa" bu evde neden herkes bağırarak konuşuyordu ki ? Her neyse.Babam endişeli bir şekilde koşar gibi içeri daldı.
"P. Bir şey mi oldu kızım, bahçede arkadaşlarında konuşuyordum." Gülümsedim.
"Sakin ol babacım neredesin diye merak ettim. O yüzden bağırdım."
"Aferin sana aklım çıktı burada, neyse kahvaltıya gel, bir şey konuşacağız seninle." Başımla onaylayıp bahçeye çıktım.
Bizimkiler oturmuş kahvaltı yapıyorlardı, İris ne ara aşağı inmiş ve eline moda dergisi almıştı anlayamamıştım, Tamer ve Ekin kahvaltılarından çok birbirleriyle sataşmakla uğraşıyorlardı. Bahçeye geldiğimi hiç biri fark etmemişti.
"Günaydınn!!!" diye bağırınca, İris hemen bana çabuk otur işlerimiz var bakışı atarken, Tamer
"Günaydın kızılşınım ne uyudun be" dedi. Bana kızılşınım diyor her zaman saçlarım kızıl bu yüzden kızılşın lafını çok kullanıyor.
Kahvaltımı yaparken birden babam,
"Pia kızım bu gece hepinizi Amerika'ya götürmeye karar verdim. Büyük bir organizasyon düzenleniyor. Senin ve İris'in sahne almanız için konuşmuştum kabul ettiler. Bugün gece 11 uçağıyla yola çıkacağız. Hazırlanın." dediğinde ben şaşkın şaşkın bakarken arkadaşlarım hiç şaşırmamıştı hatta Ekin ve Tamer'in birbirlerine beşlik çaktığını bile görmüştüm.
"Ahh Can Gürkan sahne almamızı isterse tabi ki o sahnede yerimizi alırız." deyip gülümsedim. İris'e baktığımda o da gülümsüyor ve başını olumlu anlamda sallıyordu.
"Ben şimdi şirkete gidiyorum, görüşürüz çocuklar."
"Görüşürüz babacığım."
Üçü birden "Görüşürüz Can amca." kıkırdadım.
Kahvaltımı bitirdikten sonra odama fırladım, Ağustos ayının sonları olduğu için havalar fazlasıyla sıcaktı üstüme GAP tişörtümü altıma da siyah taytımı geçirdim rahatıma düşkün bir kızımdır biraz ayakkabı seçimimi Airmax'lerden yana kullandım. FAZLA RAHAT!
Hepimiz Tamer'in arabasına binip Moda Evine doğru yola çıktık,
Vardığımızda İris koşarak Moda evine girdi, Tamer ve Ekin'i işimiz bitince haber veririm gelir alırısınız diyerek yolladım. Ağır adımlarla girdim içeri, burası bana annemi hatırlatıyordu... Kapıdan içeri girer girmez Tankut bey beni çekiştirdi.
"Sonunda gelebildin bir haftadır şu giyeceğin elbiseyle uğraşıyorum. 2.Kata çık hemen prova odasına Pia!" gülümsedim, başımı sallayarak üst kata çıktım.
Tankut bey 27 yaşında, annemin küçüklükten beri yetiştirdiği oğlu gibi sevdiği biriydi, annem vefat edince buranın başına Tankut bey geçti, hâlâ bize bağlı olarak çalışıyor.
Üst kattaki prova odasına girince her şeyin değiştiğini gördüm. Kocaman bir oda sadece beyazlarla kaplı ve kapıdan içeri girince karşıda ki duvar boydan boya ayna ve bir dolap beyaz ama kapakları yok. Askıda iste tek bir elbise... Elbiseyi incelerken
"Giy hadi sevgili" diye bir ses duydum arkamı dönünce Tamer'e şaşkınlıkla baktım. Gitmemişmiydi ?
Kafamı salladım, giyinmem için beni tek bıraktı... Gülümsedim arkasından.
Adım Pia Annemin en sevdiği şiirin adıymış Pia, Latince sevgili demekmiş. Bazen Tamer Pia yerine sevgili der, İris'de Ekin'de Can Gürkan'da...
Arabaya bindiğimizde saatin 16:30 olduğunu fark ettim. Midemden gelen sesleri bizimkilerle paylaşmaya karar vererek
"Acıktım ben, yemek yesek?" yavru köpek bakışlarımla bizimkilere bakıyordum.Onlarda acıkmış olmalılar ki itiraz etmeden kafalarını çevirdiler
"Pizza ?" kimse sesini çıkartmadı. Tamer bana bakıp gülümsedi. Pizzaya aşığım ve bunu bildikleri için hiç bir zaman seslerini çıkartmıyorlar bana.
Yemeği yedikten sonra herkesi evlerine bıraktık. Tamer ile benim aynı sitedeydi, Ekin ve İris'i hazırlanmaları için evlerine gönderdikten sonra bizde eve gittik. Bavulumu hazırlamaya koyuldum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
O Ses
ChickLitPia... Ahh tatlı Pia, gerçek aşkı bulmuşmuydu? Arkadaşları yanında mı kalacaktı? Yoksa tamamen yanlış yollarda mı sürükleniyordu? Çınar.. Ahh yakışıklı Çınar, hayatı mı değişiyordu? Dost bildikleri dostu muydu? Kendi kayboluşlarının içinde birbirler...