İyi okumalarrr:)
Berk'ten ayrıldığım sırada kafamı yere eğerek yanaklarıma süzülmüş gözyaşlarımı kimse görmesin diye hemen sildim. Kafamı kaldırdım Berk'in yüz ifadesi yine aynıydı, endişeli.
Berk, yüzümü ellerinin arasına aldı gözlerime baktı. Çok derinden bakıyordu gözlerime. Konuşmaya başladı
"buradan çıkacağız emin ol" dedi. Kafamı yavaşça salladım. Berk ellerini yüzümden yavaşça çekti,
"bir plan yapamazsak burada susuzluktan değil, açlıktan öleceğiz!" dedi herkese göz gezdirerek.Mert sakin bir sesle, bizim onu duyacağımız bir şekilde konuşmaya başladı,
"bu müdürün yani lanet adamın bir yerde bir kapının ardında olması lazım. Bize nasıl seslendi peki? O kameralar peki? O adam bir kapının ardında. Bizi burada bırakıp gidecek kadar mal değil. Ki bizi burada bıraksaydı zaten çoktan buradan kurtulmuş olurduk. Bunların hepsini yaptıysa, bizi rehin aldıysa, bizimle aynı ortamda da olmuş olacak. Bizim o adamın bulunduğu yeri bulmamız lazım ancak belki öyle kurtulma ihtimalimiz yükselir. Haksız mıyım? "Berk, Mert'e bakarak derin düşüncelere dalmıştı. Diğerleri ise bazıları Mert'le konuşuyor, bazıları ise sadece düşünüyordu.
Aradan ne kadar zaman geçti bilmiyorum. Ama çokta zaman geçmedi. Berk, derin düşüncelerinden kurtulup sıkıntılı bir nefes alarak konuşmaya başladı,
"bence üst katlarda girmediğimiz diğer sınıflara da bakalım. Belki de o adam bizi yanıltıyordur. Diğer katlarda tuzak olmayabilir, olabilirde. Yukarı katlara çıkıp diğer sınıflarada bir göz atalım. O adam eğer yanımıza gelirse onu bir şekil oyalayıp odasını bulabiliriz. "Gözlerim kızlara kaydı. Nazlı ve Zeynep ayakta biraz ötemde hem düşünüp hem de bana bakıyorlardı. Ece ve Emel ise endişeli, korkmuş görünüyorlardı.
Emel konuşacaktı sanırım dudakları hafifçe aralandı ama utanıyor gibi görünüyordu. Çünkü kafası biraz yere doğru eğilmişti. Oysaki utangaç kıza da benzemiyordu benim gözümde.
Ve tahmin ettiğim gibi konuşmaya başladı.
"Şey... Ya birşey olursa? Ya bizi öldürürse?"
Sesinden anlamıştım, çok korkuyordu . Lakin bende çok korkuyordum.Berk "olumlu düşünmemiz lazım. Olumsuz düşünerek bir yere varamayız. Öylece durarakta bir yere varamayız."
Birden ayağa kalktı bana döndü ellerini uzattı. Hiç düşünmeden elini tutup ayağa kalktım. Neden bilmiyorum ama Berk'e güveniyordum. Kendimi onun yanında iyi hissediyordum.
Berk"hadi gidelim. Yukarı katlara çıkıp her sınıfa tek tek bakacağız."
Berk ve diğerleri kendinden emin bir şekilde kapıya yönelirlerken ben, Nazlı, Zeynep, Ece ve Emel olduğumuz yerde kaldık. Korkuyordum, hepimiz korkuyorduk.
Berk'in arkasına dönmesiyle birlikte tüm erkekler arkasını döndü ve bize dik dik bakıyorlardı.
Poyraz kaşlarını çattı bana,
"o kadar da korkak olma Sinem. Burada rehin alınmadan önce gülerek bağıra çağıra şarkı söylüyordun. Ne oldu şimdi? Ne kadar aptal bir kızsın!"
Doğru söylüyordu, aptaldım. Hem de çok aptaldım.Berk hiç beklemediğim bir şey yaptı. Poyraz'ın omuzlarından tutarak onu sertçe duvara yapıştırdı. Poyraz ise Berk'e bakıp sinsice gülüyordu. Berk öfkeliydi, çok öfkeliydi. Onu ilk defa bu halde görüyordum. Poyraz'a nefretle bakıyordu. Konuşmaya başladı
"bir daha Sinem'e iyi kötü bir şey demeyeceksin. Yoksa o ağzını kırarım bir daha ne konuşursun ne de sinsice gülersin!" dedi.
Poyraz aynı yüz ifadesiyle Berk'e
"ne o? Sinem senin neyinde böyle konuşuyorsun? Seviyor musun yoksa onu? Ama sana bakacağını pek sanmıyorum."
![](https://img.wattpad.com/cover/346092126-288-k58814.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İntikam Mevsimi
Novela Juvenilİçinde ki iyilik yüzünden nasıl tuzağa düşebilirsin ki? Sinem düşmüştü o tuzağa. Sınıfında ki asosyal kızla ilgilendi fakat nereden bilebilirdi, o kızın babasının bir suçlu olduğunu. Bir suçlu tarafından 11 öğrenciyle birlikte rehin alındı fakat en...