6. BÖLÜM

6.5K 308 218
                                    

Bölüm Şarkısı:
Grup Göktürk - Asena
Mevlüt Can Kartal- Teşkilat Türküsü (Remix)
SoydaneR - Ben Bir Bordo Bereliyim

İyi okumalarr <3

Bana ulaşmak için;;
ig: sevgileal / x: leyalchase

-----------------------------------

"...Kızımız devlet kursun, oğlumuz ordu olsun." Aklıma gelen şarkıyı mırıldanırken üzerimi değiştiriyordum. Siyah pantolon ve siyah kazak giymiştim. Kahverengi saçlarımı her zamanki gibi at kuyruğu şeklinde toplamıştım. Birkaç gün önce çıkmış olan sivilcem yok olduğu için memnun bir şekilde aynaya baktım. Boynuma künyemi takarken şarkıya devam ettim. "Öyle bir nesil ver ki, Türk yurdu Turan olsun"

Şarkıya devam etmek istesem de dışarıdan yüksek sesle gelen sesle kaşlarım çatıldı. Pencereden baktığımda kapının tam önünde yüksek sesli müzik çalan Tofaş'ı gördüm. Ve bir de ön koltuğun camından dışarı çıkıp yan taraftaki odanın penceresine bakarak şarkıyı söyleyen Çağrı'yı tabii ki.

Bir dakika.

Yan oda Elif'in odasıydı. Başımı yan tarafa çevirdiğimde Elif'in kıkırdayarak Çağrı'ya baktığını gördüm. Bakışlarımı yeniden Çağrı'ya çevirdiğimde Elif'in kıkırdamasından daha da cesaret alıp sesini yükseltmişti. "Yaşasın ırkımız, Çin'e bedel kırkımız..." diye adeta bağırıyordu mahallenin ortasında.

İç çekerek odaya döndüm, sakin hareketlerle yere eğilip terliğimi yerden aldım. Ardından pencereye döndüm, nişan aldım.

Ve tam on ikiden vurdum.

Çağrı kafasını tutarak bana baktığında sırıttım. Kafasından seken terlik yere düşmüştü. Terliği eline aldı. "Terliği içeriye at Çağrı, geliyorum şimdi." dedim. Ardından yan tarafa, Elif'e baktım. "Sen de içeri gir kız." Eril enerjimden geçilmiyordu maşallah. Elif gülerek pencereyi kapatıp içeriye girerken Çağrı son kez pencereye baktı ve alt katın açık penceresinden terliğimi içeriye attı.

Birkaç dakika sonra aşağıya indim, kapıyı açtım. Çağrı ve arabayı süren Arda yan yana beni bekliyordu. Çağrı'ya ters bir bakış atıp Arda'ya baktım. "Hayırdır Arda, ne oldu? Kendim geliyordum ben zaten." dediğimde Arda gözleriyle Çağrı'yı işaret etti. "Çağrı komutanım gelmek istedi, komutanım" dediğinde gözlerimi yeniden ona çevirdim. Gözlerimde sorar gibi bir bakışla bakıyordum.

"Ehe." dedi gergin bir şekilde. Kendini gülümsemeye zorluyordu. Eliyle boynunun arka tarafını kaşıdı. Yalan söyleyeceği belli olmuştu. "Siz yorulmayın diye geldik Umay komutanım." Kaşlarımı havaya kaldırdım.

Bir şey söyleyeceğim sırada arkamızdan kapı açıldı. Elif evden çıkıp yanımıza geldi. İki yanağımı öptükten sonra gülümsedi. "Aşkım ben dükkan bakmaya gidiyorum. Hoşçakal." dedi. Ona gülümsedim ve sarıldım. "Anahtarını aldın mı güzelim?" Başını onaylar gibi salladı ve elinde tuttuğu anahtarını gösterdi. Anahtarın ucunda Galatasaray'ın maskotu olan Leo'nun figürü vardı.

Benden ayrıldıktan sonra yüzünde belli belirsiz bir kızarıklık ile Çağrı'ya bakıp gülümsedi. "Selam Çağrı." dedi. Elif ona selam verince Çağrı'nın yüzüne geniş bur gülümseme yayıldı. Bana göre oldukça aptal görünüyordu. "Selam Elif." dedi. "Dükkan bakmaya gidiyormuşsun, yardım lazım mı?" Bunlar ne ara birbirlerine karşı bu kadar samimi olmuşlardı ki böyle?

Asker Hanım | Yarı TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin