2. Perde / 4. Sahne

28 6 5
                                    

*Güçlü bahçeye gelir.

Güçlü: Niye içeri gelmiyorsunuz? (Ağaca bakar,) İyi iyi bahçıvan dalı kesmiş. Sanki böyle daha iyi Zarif ne dersin?

Zarif: (Ağaca bakar.) Evet hayatım, daha iyi.

Zıpır: Hayır değil.

Zarif: Zıpır!

Güçlü: Ne, kötü mü?

Zıpır: Baba, ağacı rahat bırak. Dallarını keserek onu üzüyorsun.

Güçlü: Zarif bu oğlanın nesi var?

Zarif: Bugün biraz tuhaf davranıyor. Abuk subuk konuşup duruyor. Yok, efendim ağaç dertliymiş, dallarını izinsiz kesmemeliymişiz falan işte.

Zıpır: Evet, öyle. Bu ağaca artık dokunamazsınız.

Güçlü: Zıpır kızdırma beni, alt tarafı bir ağaç.

Zıpır: O sıradan bir ağaç değil.

Güçlü: Ne?

Zarif: Ağacın konuştuğunu iddia ediyor hayatım.

Güçlü: Ne? Bir ağaç konuşmaz Zıpır. O bir ağaç, bir odun.

Zarif: Yani erkekler gibi Zıpırcım. Hepsi duygusuz bir odun.

Güçlü: Zarif, ne saçmalıyorsun şimdi? Burada mühim bir konu var.

Zarif: Sadece teşbih sanatında ne kadar iyi olduğumu belirttim hayatım.

Güçlü: Senin sanatınla şuan ilgilenemem. Ne diyordum ben? Hah! Zıpır, odunlar konuşmaz evladım.

Zıpır: O odunlar duygusuz değil baba. Özellikle bu ağaç, gerçekten konuşuyor. Bana üzüldüğünü söyledi.

Güçlü: Üzülmek, Zıpır boyundan iyi laflar ediyorsun ama biraz boş konuşuyorsun. Ağaçlar üzülmez evlat, bana kalırsa insanlar da üzülmemeli.

Zıpır: İnsanların üzülmemesini bende isterim. Keşke ama keşke herkes mutlu olsa. (Akasya ağacına yaslanır.)

Güçlü: Mutluluk bir kuş gibidir evlat. Sana biraz yaklaşır, sen de mutlu olursun ama yerinde biraz kıpırdansan anında senden kaçar. Anlayacağın mutluluk iş değil, sen güçlü olmaya bak. Güçlü ol ve üzülme evlat.

Zarif: Güçlü, sende ne laflar varmış. Bunca zaman böyle konuşsan seni dinlemek bana aşırı keyif verirdi.

Güçlü: Benimle konuşmak sıkıcı mı?

Zarif: Hayır, pek değil. Aslında biraz sıkıcı evet. Çok takıntılısın, her şeye karışıyorsun. Biraz sinir bozucu olabiliyor bu durum. Senin bu takıntılı hallerin de beni bunaltmadı değil yani.

Güçlü: Neye karıştığımı gördün?

Zarif: Her şeye tatlım.

Zıpır: Bana baksanıza ya! Ben burada önemli bir şey anlatıyorum.

Güçlü: Oğlum, kısaca ağaçlar konuşmaz. Rüzgâr yapraklarını hışırdatmıştır, dallarını oynatmıştır. Sende bunu yanlış anlamışsın besbelli.

Zarif: Hah, kesinlikle.

Zıpır: Hayır, hayır ya!

Zıpır: Hayır, hayır ya!

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

~Yapay zeka tasarımı

Merhaba, 2. Perde de bitti. Bu hafta 3. Perdeyi de yayımlarım sonra 4. Perdeye geçeriz ♡

Buraya kadar okuduysanız lütfen bölümleri beğenmeyi ve fikirlerinizi belirtmeyi ihmâl etmeyin.

Kendinize iyi bakın♡

TURNA (Oyun / Tiyatro) BİTTİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin