My brother's close frıend ||| HYUNLİX

{21}"hyung"

Hyunjin dudaklarıma daha da yaklasıyordu ki bi anda durdu. Evet dudaklarımız tam birbirine değecekken hyunjin durdu.
Ne oldu?
Niye durdu şimdi? Gözlerimi açıp gözlerine baktım Hala kapalıydı. Madem öpmiceksin niye yaklaşıyorsun? Hareketsiz öyle kalmıstık. peki öyle olsun hyunjin.

Bende bunu fırsata çevirdim.
Elimi onun dudaklarına götürdüm. Ve dudaklarını kapadım.

"Abimin arkadaşı olarak fazla yakınsın, hyunjin hyung."

Evet suan elime değen dudaklarından bile etkilensemde bunu dedim. Çünkü o da bana 'arkadaşımın kardeşi' demişti. Ve az önce beni öpmemişti. Yanii haketmişti bunu.

Dediğim şeyle gözlerini açtı. Bayık bakıyordu gözleri. Hyunjinde mi sarhos olmuştu? Gerçi o da çok içmişti. Önünde bi suru boş bardak vardı .

"Abimin arkdaşı?"

"Evet , öylesin hyung."

Evet biraz hyunjini kışkırtmaya çalışıyordum.
Ona hyung dememi sevmediği biliyordum. Kudur huncin.

Gözleri daha da kısılmıştı. Sinir mi olmuştu?
Daha hiç bise yapmadım bile.

Ellerimi boynuna sardım ve kulağına yaklastım.

"Ben abimin yanına gidiyorum hyung."
Hyungu betimlerek söylemiştim bilerek.

Kollarımı ondan ayırdım , tam gidecekken bi kolumu tutup kendine çekti. Ellerini belimde sabitledi.
Kalbım hızlanmıstı hemen. Bi anda
Boynuma kafasını gömdü, ve öpmeye başladı.
Ben anın şokuyla ne yaşadığımı anlamıyordum. Koklayarak öpüyordu. Başım daha da dönmeye başlamıştı. Boynumda öpülmedik yer bırakmamıstı resmen.
Daha sonra öpüşlerinin sertleşmesiyle saçlarına tutundum.

"H-hyunjin napıyorsun?"

Boynuma sesli bi öpücük bırakıp, yüzünü yüzüne sabitledi.

"Ahh şu kokun..."

"Ne?"
İçinden bise demişti ama duyamamıştım.
Daha sonra gözlerime bakıp konuştu.

"Abinin arkadaşları veya hyungların sana bu kadar yaklaşabiliyor mu?"

Hayır ,Tabikiide sadece sana özeldi bu yakınlık. Hyunjinin bakışları hem baygın hemde sinirli gibiydi. Gerçekten onu hyungum olarak gördüğümü mü düşünmüştü?

Hiç bise diyemeden sadece gözlerine bakıyordum.
Sonunda konuşmak için ağzımı açtım.

"S-sende arkdaşlarının kardeşlerine bu kadar yakın davranmıyorsun değil mi?"

Yakınlığımızdan dolayı sesim titremişti.

"Felix..."
Cümlesini tamamlamadan dudaklarıma bakmaya başlamıştı, benım de gözüm onun dudaklarına kaymıştı.
Aramızdaki mesafeyi kapatıp dudaklarımızı birleştirdi. Kahretsin! İrademe sahip çıkamadım, ve bende öpücüğüne karşılık verdim. Bugün ona mesafeli davranacaktım .

Yine oluyordu, yine o özlediğim hissiyat. Suan sanki birbirimizi her an kaybedecekmiş gibi öpüyorduk. Dudaklarını yine çok özlemişim.
Hep sarhoşken mi böyle olucaktık biz?

İkimizde nefessiz kaldığımızda ayrıldık.
Yüzleriniz hala çok yakındı.
Elimi yanağına çıkardım ve gözlerime bakmasını sağladım.

"Neden hep böyle yapıyorsun hyunjin? Yoruluyorum artık..."
Dedim sakin bi ses tonuyla.

"Keşke... seni ne kadar çok sevdiğimi bilsen felix..."

"Beni sevdiğini belli bile etmiyorsun ki. Beni gerçekten sevip sevmediğini Nereden bileyim?"

elini saçıma attı.