Belalı ceo [GxG]

-12-

Zümradan;

Kafam yerinde değildi ve ciddi olarak şu lanet şeyi bırakmam lazımdı. Lisede babamın annemi öldürmesi yüzünden hayatımın ekseni kaymıştı ve bunların acısını kendimden çıkarıyodum. Şirketin bir köşesinde isteğim arttığı için ağzıma atmam lazımdı en azından en üst kademeyi başardığım için rahattım iş yönünden. Yere çömelip oturunca bir kaç tane çekmiştim ve anında etki yapıyordu, o çocuğun dediği doğruymuş gerçekten. Tam o sırada yanımda bi bölge belirmişti ve kafamı kaldırıp baktığımda bunun asla görmesini istemediğim son kişi görmüştü, berrin.

Yüzünde ki iğrenimsi bakışı görmüştüm, fakat şuan gerçekten yerin dibine girmek istiyordum. Birden elimden tutup beni kendisine çekince elimdekiler dökülmüştü, değerli bebeklerim gitmişti. "Cidden uyuşturucu mu kendine yaptığın şu eziyete değiyor mu zümra!" bağırarak derken sinirlenmiştim, hayatımı bilmeden etmeden fazla yükleniyordu."Kimseye demiyorsun berrin eğer birinden duyarsam olacakları sen görürsün, şimdi düş önüme." sinirle gözünün içine bakıp onu kendimle götürecekken durup "seninle gelmeyeceğim işim var bırak kolumu" bu saatte ne işi olabilirdi bu kızın? içimde sinir kendini belli etmişken "ne işin var berrin bu saatte geliyosun benimle" tam ilerleyecekken nilayın ilerideki gövdesini görmüştüm, arabasının yanında bekliyordu ve buda demekti ki berrin onunlaydı. "Seni ilgilendirmez bırak diyorum kolumu" bunun böyle ilerlemeyeceğini anladığımda birden kucağıma alarak şirketin arka kısmına doğru yürümek zorunda kalmıştım. "Ya iyisimin sen bıraksana beni buluşmam gereken biri var"

aynen canım bende nilay ile buluşmana izin vericektim, seni oyununa kaptırıp aşık edicekti. "Berrin ya susarsın ya da susturmak zorunda kalırım seni" elimde kımıl kımıl ederken zar zor arabama ulaşıp onu öne koymuştum. Kendimde bindiğimde sinirli gözlerle bana bakıyordu, ne kadar ağzı durmasa da bu kız benimdi kimseye yâr edemezdim.
"Amacın ne çözemiyorum hem piç gibi davranıyorsun hem de aptal aşıklar gibi" yüzüne dönüp bakınca gözlerini kaçırmıştı. "Aptal aşık? berrin beni anlayacaksın elbet ama bazı şeylerin söylenmesi zordur" arabayı çalıştırınca kendisi de cama bakmaya başlamıştı.

Kendi evime getirmiştim, kendisi salonda köşe bir yerde oturuyordu çatık kaşlarla. Bende onun karşısında ki koltuğa oturmuştum. "Şimdi bana anlat ne bu nilay sevdan berrin" yerinde kımıldanıp bana dönmüştü. "Arkadaşım olamaz mı zümra? her güldüğüm insan sevdam değil" ahh ah berrin, onun nasıl bir insan olduğunu görsen bana hak verir olurdun. "Berrin nilay güvenilir bir insan değil. Tamam bana da güvenmiyorsun anlıyorum ama zarar görmeni asla istemiyorum" çıtını çıkarmayınca dudaklarını büzmüştü, ona aşırı sarılasım vardı fakat şuan aklım yerinde değildi, o sebepten. "doğruluk oyunu oynayalım mı? sadece eskisi gibi olmak istiyorum seninle ve sorular sorarak kayıp yapbozumuzu tamamlamış oluruz" gözümün içine bakıp sevinçle söyleyince hak verdim bu bizim için iyi olurdu. Onu kafamla onaylayınca yanıma gelerek "ilk ben sorucam o zaman" demişti.

"Uyuşturucuya neden başladın?" bunu sormasını bekliyordum, şaşırmadım. "Babam annemi öldürdüğünde tek başımaydım sanki hayat durmuştu benim için, sonra kafamdaki sesleri durdurmak isterken kendimi bu raddede buldum" Dudakları bükülmüştü, ve yüzünde öyle bir şok vardı ki, hak veriyordum. "Sen o yüzden okuldan gittin bir anda değil mi?" buruk ifadeyle onu onaylayınca iç çekmişti. "Sıra bende küçük hanım" gözümün içine bakınca sırıtmıştım fakat merak ettiğim birkaç şey vardı. En azından ailevi konulardan uzak olurdu. "Ben yokken hiç sevgilin oldu mu?" olmuştur diye hesap ederken "hayır olmadı" demişti ve o kadar rahatlamıştım ki. Tam soru sorucakken onu durdurarak "en önemli iki soruyu sorduk asıl merak ettiğim şeyi bana söyler misin dürüstçe" Hmhm diyince işin aslı içimde öfke vardı. "Seviştiğimizde çok rahattın ve lisede seninle sadece öpmenin ilerisi olmamıştı. Açık konuş yaptın mı biriyle" kaşlarım kendiliğinden çatılmıştı istemsizce. Gözlerini kaçırdığında bunun evet olduğunu anlamıştım. Cidden kendimi şuan tutmasam altımda fena kıvranıyor olurdu.

"Takılmalık olmuştu" Hala gözlerime bakmadan söyleyince aklıma gelenlerle sinirim kat katına ulaşmıştı. Kim bilir hangi it kopuk berrine dokundu ve onu keşfetti. Sinirle yanaklarından tutup dudaklarına kapanmıştım, onu tamamen benim yapmak istiyordum.

Bölüm geç geldi biliyorum🥲 Ders şu bu derken fırsat kolladım. Devamında sizce ne olabilir veya ne istersiniz yazın bakalım (kim doğru bilirse aferim)