En Tatlı Evlilik

Bölüm 9: Kendini Çok Düşünür

Wei Chen'in öfkesi hızla geldi ve hızla gizlendi. Chen Qing herhangi bir ipucu göremeden Wei Chen, Chen Qing'e ifadesizce başını salladı, gözlerinde kayıtsızlık dışında başka hiçbir duygu yoktu.

"Kardeş Wei neden bugün evime gelmekte özgürsün?" Chen Qing sordu ama Wei Chen'in bu sefer Chen Li ile evlilik için burada olduğunu ve daha sonra zorlu bir mücadele olacağını yüreğinde biliyordu. Wei Chen'i nasıl asacağı, kendisi hakkında yanılsamalar yaşamasına nasıl izin verileceği ve Chen Li ile isteyerek evlenmesine nasıl izin verileceği de bir sorundu.

"Chen Li'yi bulmak için buradayım." Wei Chen de Chen Qing'le saçma sapan konuşmadı ve gelir gelmez açıkça söyledi.

Elbette Chen Qing düşündü ama yüzünde sempatiyle şunları söyledi: "Büyükbabamın istediği buydu. Ayrıca büyükbabama Chen Li'nin sana uygun olmadığını da söyledim ama büyükbabam dinlemek istemiyor. Dedemin çok inatçı olduğunu da biliyorsun. Bir şeye karar verirse bunu babam bile değiştiremez."

Chen Qing, Wei Chen'e, Wei Chen ile Chen Li arasındaki evliliğin zaten bitmiş bir anlaşma olduğunu ve Wei Chen'in bu gerçeği değiştirmeyi düşünmemesi gerektiğini anlatmaya çalışıyordu.

Chen Qing, Wei Chen'in ne demek istediğini anlayıp anlamadığını bilmiyordu, sadece "Hmm" diye yanıtladı. Ve sonra konuşmayı kesti.

Du Lixun elinde çiçek çayıyla oturma odasındaki kanepede oturuyordu. Wei Chen'in içeri girdiğini görünce çiçek çayını bıraktı ve zarif bir şekilde gülümsedi: "Wei Chen burada mısınız? Chen Qing'in bugün başkente gideceğini ve onu uğurlamaya geleceğini biliyor muydunuz?"

Wei Chen'in düşünceleri hakkında biraz bilgisi vardı ama bunun olmasına izin vermezdi. Chen Qing gelecekte Chen ailesini miras alacaktı, nasıl bir adama bulaşmış olabilir? Yani şu anda Du Lixun kibar bir tavırla gülümsese de kalbinin derinliklerinde Wei Chen'i görmek istemiyordu ve hatta Chen Qing'in Wei Chen ile olan bağlantısını derhal kesmesini istiyordu.

Wei Chen, Wei ailesinin torunu olmasaydı ve gelecekte Chen Qing'e yardımcı olabilecek olmasaydı, bu kişiyi uzun zaman önce kovmuş olurdu, aksi takdirde Chen Qing'in kendisini hoş karşılamasına nasıl izin verebilirdi? onu içeri aldı.

"Bayan. Chen." Wei Chen kibarca selamladı. Du Lixun'un tavrına gelince, artık pek umursamadı, "Bu sefer Chen Li ile buluşmak için buradayım."

Du Lixun da Wei Chen'in amacını biliyordu, çayından bir yudum aldı ve şöyle dedi: "Wei Chen, teyzeni suçlama. Chen Li ile aranızdaki evlilik Chen ve Wei aileleri tarafından kararlaştırılan bir gerçek olduğundan bunu değiştirmek zor. Ayrıca kalbinizde isteksiz olduğunuzu da biliyorum. Chen Li'nin durumu göz önüne alındığında, onun seninle evlenmesine izin vermenin gerçekten sana haksızlık olduğunu da biliyoruz. Ama bu konuyu bu şekilde düşünemezsin. Chen ailesiyle olan bu evlilikten Wei ailesinin ne gibi faydalar elde edeceğini görmeniz gerekiyor. Eğer Wei ailesi gelecekte gelişmek için başkente gitmek istiyorsa Chen ailesi yardımcı olacaktır, bunu Wei ailesi adına düşünmelisiniz," dedi Du Lixun ciddi bir şekilde.

Wei Chen soğuk bir şekilde Du Lixun'a baktı ve şöyle dedi: "Wei ailem bu cümleyi duyunca utanacak." Bu, Wei ailesi kalkınmak için başkente gitmek istese bile Chen ailesinin müdahalesine ihtiyaç duymadıkları anlamına geliyordu. Wei Chen, büyükbabasının Chen Li ile evliliğini neden kabul ettiğini bilmese de Chen ailesinin başkentteki gücünden kesinlikle hoşlanmıyordu.

Wei ailesi henüz bu kadar sefil bir duruma düşmemişti.

Du Lixun ve Chen Qing, Wei Chen'in bu kadar sert yanıt vermesini beklemiyorlardı. Hatta Du Lixun, Wei Chen'e yakından baktı ve şöyle dedi: "Peki, Chen Li ile evliliği sonuna kadar reddetmeyi mi planlıyorsun?"

Wei Chen masum bir ifade takındı: "Ne zaman reddettiğimi söyledim? Bu sefer buraya sadece Chen Li'yi evlilik kaydına götürmek için geldim."

Şu anki gibi bir zaman yok. Artık evlilik anlaşmaya vardığına göre, mümkün olan en kısa sürede tamamlanması gerekiyordu. Chen ailesi Chen Li için sıcak bir yer değildi. Chen Li'yi bir gün erken götürebilmek Chen Li için işkencenin bir noktası daha azaldı.