10.Bölüm

318 26 1
                                    

" A-Asya "

Bu ses benim yüzleşmek istediğim en son kişiye aitti. Ne yapacaktım? Hem beni nasıl bulmuştu?

İskender...

Bütün hayal kırıklığımın hissiyatını gözlerime yükleyerek gözlerine bakakaldım. Ona güvenmiştim. Ben bir aptaldım. Sen bir aptalsın Asya. Seni umursamadığını düşündüğün birine niye bu kadar güvendin ki? Her şey mahvoldu işte. Ben gerçekten bir aptaldım...

Gözümden düşen damla her şeyi anlatmama yetmişti. O da anlamıştı. Beni o kadar iyi tanıyordu. Beni o kadar iyi tanıyor muydu?

Kafasını iyi yana sallarken gözleri buğulanmıştı. Bana bişey anlatıyordu. " Ben söylemedim Asya " diyordu. Onu anlıyordum. Ben onu gözlerinden anlıyordum. Ben onu anlıyordum ama ona inanmak istemiyordum. Yüreğimde ki gemiye yeni bir hayal kırıklığı yükleyip, çok uzak limanlara yeni bir seyahate çıkmak istemiyordum. Ben artık yorulmuştum, ben yorgundum...

Kulağıma dolan dalga sesleri git gide uzaklaşıyordu. Ben bu hallerime alışmaya çalışırken çoktan yanıma gelip karşıma dikilmişti

Zar zor ayağa kalkarak karşısına geçtim. Dolu gözlerle bakıyordu bana. Ben ne yapacağımı bile bilmezken sıkı sıkı kollarını sarmıştı bile

Başını omzuma yaslayıp bir kaç damla yaş akıtmıştı. Yılların verdiği özlem duygusu gururumu bastırınca bende dayanamadım. Sarıldım

Ben duygularıma yön veremiyordum artık. Her ne olursa olsun şuan burda bulunan kişiler benim hayatımı mahveden kişilerdi. Benim onlardan kaçma sebebimdi. Benim yalnızlığımda boğulmama sebeplerdi. Şuan sarıldığım kişi benim 6 yıllık dostumdu. 6 yıllık kayıbımda diyebilirim

Kollarımı ayırdığımda bir çift kızarık gözle karşılaştım. Elinin tersiyle sildi gözyaşlarını ve hafiften burnunu çekti

" Seni çok özledim Asya "

Bende demek isterdim gurursuzca, demedim

" Beni nerden buldun? "

İskender'i ima ederek konuşmama devam ettim

" O mu söyledi? "

Sesimi yükselterek sordum. Hiç bişey söylemeden yüzüme bakmaya devam etti

" Hayır o söylemedi "

" Neden inanayım ki? "

Anlamadığını belirten gözlerle bakıyordu bana

" Asya, gerçekten ben söylemedim "

" Doğru söylüyor, ben... ben... İskender konuşurken duydum aslında "

" İskender konuşurken derken? "

İskender kaşlarını çatarak döndü ona. O da anlamıyordu burda olanları. Bense burdan kurtulup, defolup gitmenin planını yapıyordum kendi içimde

" Sana diyorum Elif... "

Elif...
Elif Baharvadi

Özlemiş miydim adını söylemeyi
Ya da tekrardan onu görmeyi
Kalbim dost acısıyla yanarken gözlerim durmadı her zaman ki gibi, süzüldü usulca yanaklarımdan
Beni haksız çıkarmak istermiş gibi...

" Sen... Bizi mi dinledin? "

" İskender gerçekten bilerek yapmadım. Sana bakmaya gelmiştim. Sonra birden Sinan'la Asya'dan bahsettiğinizi duyunca dayanamadım, dinledim "

Bir dakika ya, biri bana bunları açıklayabilir mi?

" Ya noluyor ya? Biri bana hemen anlatabilir mi burda olanları? İskender? "

Gölgemdeki Ajan Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin