-7-

3K 315 123
                                    

Oy at !!! hatırlatma yazısı !!!

"İ-istemiyoyum!" Korkuyla geriye atılarak konuşmuştu.Hyunjinin ona zarar vereceğinden emindi. Hyunjin bir adım öne gelerek lixin küçük elini avucuna almıştı.

"Neden bu kadar korkaksın? Hayır demen yeterliydi.Daha sonra hallederiz, hm?"

Titreyen bedenden aldığı onayla hızlıca üstünü halledip dışarı çıkmıştı. Neye bulaştığının farkındaydı. Çalışma masasına oturdu ve son günlerde odaklanamadığı için yapamadığı işlerini halletmeye başladı.

"Pekala çıkabilirsin" kız odadan çıktığında Hyunjin hızla kendisini arkaya attı. Yorgun hissediyordu. Aklına gelen minik kedisiyle onu düşünmeye başladı. "Aptalın tekiyim" Telefona bağlı kameralara bağlandı ve odaların içinde beyaz ufaklığı aradı. En son mutfakta bulduğunda yüzüne bi sırıtış ekledi.

Tezgahın üstünde uyuması normal miydi? Hemde cenin pozisyonunda. Bu halini sevimli bularak izlerken yine çalınan kapıyla telefonu kapamıştı.

"Selam Hyunjin.Anlat gelsin, sen beni öylesine çağırmassın" Jeongin güler yüzüyle birlikte gelip koltuklardan birine yerleştiğinde etrafı incelemişti. "Jeongin bu önemli bi konu.Sen daha önce bundan bahsettiğin için..sana danışmak istedim."

"Neyi?" Çok mantıklı bi soruydu. Hyunjin nasıl söyleceğini aklında toparladı ve sesini çıkardı sonunda.

"Ben bi catboy sahiplendim..ama sağlığının nasıl olduğu, ona nası davranmam gerektiği gibi hiçbir şeyi bilmiyorum."

"S-sen.?C-catb- ne? Ha"

"evet Jeongin ben, artık konuya odaklanır mısın?"

"Y-yani bu biraz..garip.." hyunjin nefes vermişti.

"Peki kızma. Söylemeye çalıştığım şey..senin sabırsızlığın, haraketlerin o canlılara uygun değil. Kedi çocuklar sahiplerinden hep ilgi, sevgi, şefkat ve bunun gibi pozitif şeyler görmek ister.Sen bunu yapabilecek biri değilsin Hyung. Ayrıca..neden bi catboy sahiplendin?"

Hyunjin üstü kapalı şekilde anlattı. "Ben onu ilk gördüğümde sevgilisi..yada sahibi? Onu bırakıp gitmişti. Tek olduğu için çalışanlarım onun pet shopa verilmesi gerektiğini söyledi..verdimde. Ama sonra bi şekilde yeniden karşıma çıktı ve ben onu kaybetmekten çok korktum. Bilmiyorum, gerçekten bilmiyorum ama onu bırakırsam..olmazdı işte."

Jeongin şaşkınlığını belli etmemeye çalıştı. "Onu görmem lazım. Sağlık kontrolüde yapabilirim ayrıca."

"Senden çok korkar. Çok korkak o..yanında durduğun her 5 dakikada ağlar hatta"

"sen neden onu böylesine düşünüyorsun? Hwang Hyunjin böyle biri değildi" Hyunjin sustu. Daha sonra ayağa kalkarak odadan çıktı. Jeongin onu takip etti. Şirketten çıkarken Jeongin Kai'ye kediye sakinleştirici vermesini söylemişti. Bu yüzden eve geldiklerinde Felix, kanepede öylece duruyordu.

İçeri geçtiklerinde Hyunjin endişeli bi tavrla Jeonginin önüne geçti ve Felixin tam dibine yerleşti. "Korkar.Uzak dur." Jeongin cidden alamamıştı. Bu adam ne ara böylesine düşünceli olmuştu?

"Merhaba ufaklık" çocuksu yüzüne bi gülümseme yerleştirip karşılık beklemişti. Beklediği gibide olmuştu. Uzattığı eli tutan bir el olmasada, Felix "Meyaba" demişti.

"Adın ne?"

"Feyiks. Ama sis neden buydasınıs ki?" Jeongin bi adım daha attı. "Sadece bu güzel bebeğin durumunu bilmek istiyordum. Doktorum ben Felix.Şimdi rica etsem bana elini verir misin?" Elini açarak karşılık beklemişti. Elinin ortasında minicik kalan yumruk -pati- şeklinde elle gülümsemişti. Kedi genini bu kadar alan çok catboy bulunmuyordu artık.

"Peki Feliix.Benim için şuradaki kumandayı getirir misin?" Felix tam kumandanın ne olduğunu soracakken Hyunjinin dünkü tavrını hatırlamış vazgeçmişti. Ne alması gerektiğini bilmeden koltuktan halıya inip emekleyerek masanın yanına gitmişti.

Ne yapacağını bilmediğinden kısık bi sesle konuşmuştu. "Yumanta?"

Jeongin büyük bi gülümsemeyle küçüğe yanına gelmesini söylemişti. "Babayla konuşup geleceğiz tatlım" Felix adamın baba olarak Hyunjini kastetmesini düşünürken odada tekrar tek kalmıştı.

"Ne bakıyorsun öyle? Babası değil misin?" Hyunjin yeniden sessiz kalmıştı.

"Hyunjin..bu kedi normal değil. Genetik bi bozuklukla doğmuş.Bu yüzden konuşması kayık ve normalden daha kısa, zayıf. Eğer bu çocuğa bakacaksan bi kediye yapacaklarından fazlası gerekecek."

"Yaparım."

Jeongin göz devirmişti. "Ne gibi diye soracak olursan... ageplay..ne biliyor musun?"


Hyunjin duvarı izledi bir süre. "Biliyorum. Şu little'lar ve ebeveynleri değil mi? Normal bebek gibi bakılan"

"evet o. Ve nasıl karşılarsın bilmiyorum ama..Hali hazırda koltukta uyuyan kişi, tam olarak little.Bir bebek gibi konuşuyor ve davranıyor. Sen bunu kabul eder misin?"

"Bence bu oldukça tatlı.."

"bez, emzik, biberon, beşik ve oyuncak gibi şeyler kullanmalı. Kediler sahiplerinin onları korumasına bayılır. Eğer sıkıntı etmiyorsan yanındada yatırabilirsin. İsteklerine gerektiğinde hayır demeyi unutmamalısın"

" Ayrıca deminden beri ağzından çıkan tek şey Felix. Adıyla seslenme. Bırak senin ilgine alışsın. Senden korkmamasını istiyorsan, ona bunu kanıtlaman gerek."

"Yani ona ne demeliyim?"

"Bi bebeğe nasıl seslenilir?"

"Bebeğim?"

"Evet.Ama bana değil Felixe. Artık gitsem iyi olur." Hyunjin günlerdir yaşadığı şoklara birkaçını daha ekledikten sonra Jeongini yolcu etmek üzere peşine takılmıştı.

"Hyung, lütfen Felixin temiz kalbini kirletme."

Ve kapının çarpma sesi, tüm evi doldurmuştu.

Ve kapının çarpma sesi, tüm evi doldurmuştu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Naughty-||HYUNLİX||-༆Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin