Babalar günü

140 16 4
                                    

Merhaba cancağızlarım hergün artmaya devam ediyoruz sayenizde hepinize çok teşekkür ederim.

Oy ve yorumlarınızı bekliyorum...

"-senin yüzünden geç kaldık Asya. Bravo yani ne uykucusun kızım ya bir de bana söyler. Kendini hiç görme sen zaten." diyen Hatice'ye ters ters baktım. Bir susmadı be sabah sabah ne çene var kızda. Hayır, nerden alıyorsun bu kadar enerjiyi anlamıyorum ki. Bizim bu halimize bıyık altından gülen Mert 'e bir bakış atıp hala bana laf yetiştiren fakat ne dediğini dinlemediğim Hatice'ye dönüp;

"-he Hatice he , .....sen haklısın Hatice, tamam Hatice'm....... Tamam güzel kardeşim....... Hepsi benim suçumdu.......... LAN TAMAM DEDİM HATİCE"

Bir anda bağırmamla sıçrıyan Hatice'ye baktım. Gülmemek için kendimi sıktım. Kendine gelince Hatice kaldığı yerden devam etmeye başladı.

"-haklıyım tabi haklıyım. Bak senin yüzünden ilk derse 10 dakika geç kaldık."

Ya sabır ya sabır diyerek gökyüzüne baktım. Allah'ım yarabbim sırf 10 dakika geç kaldık diye bu kadar söyleniyorsa hiç gidemedik diye ne yapardı düşenemiyorum bile. Mert önden gidip kurtuldu tabi bu cadıdan. Hatice'yi kolundan tutup çekiştirerek okula girdim. Hızla merdivenleri çıkarken Hatice ' de arkamda söylenmeye devam ediyordu ama gel gör ki onu dinleyen kim. Ajajjaja

Konuş sen yavrum konuş. Yorulan çene sana ait nasıl olsa.

Sınıfın kapısının önünde durup Hatice'ye sus işareti yapıp kapıyı tıklattım. İçerden "-gir" diyen kalın erkek sesini duyunca kapının kolunu çevirip kapıyı yavaşça açıp kafamı içeri uzattım ;

"-şey.. hocam biz geç kaldığımız için özür dileriz derse girebilir miyiz" diye sordum. Hoca

"-geçin yerinize " diye cevap verince Hatice'ye dönüp başımla işaret verip "-hadi" dedim. Aynı şekilde Hatice'de beni başıyla onaylayıp "-tamam" diyerek beni sırtımdan itekliyerek içeri girdi. Hızla içeri girip yerimize oturduk. Çantalarımızdan kalem defterlerimizi çıkardık. Ders coğrafyaydı. Hoca tam tahtaya dönüp anlatmaya başlamıştı ki tekrar kapı tıklatıldı. Hoca kapıya dönüp bıkkınlıkla "-girin" dedi.

Kapı açılıp içeriye müdür ve onun arkasında da Mert girince şaşırdık. Mert 'lede aynı sınıftayız. Hatice'de benimle aynı düşünmüş ki "-Mert'de bizim sınıfta" diye kulağıma fısıldadı. Başımla Hatice'yi onaylayıp tahtaya döndüm.
Sınıf uğuldamaya başlayınca coğrafya hocası herkesin susması için elini tahtaya vurup

"-sessiz olun" dedi. Herkes susunca müdüre dönüp

"-buyrun hocam" dedi. Müdür başıyla onay verip

"-bu okulumuza yeni gelen öğrencimiz Mert Özkan artık bu sınıfta sizinle beraber okuyacak" diyip iyi dersler dileyerek sınıftan çıktı. Müdürün çıkmasından sonra coğrafya hocası Mert' e dönüp

"-kendini tanıtıp boş bir yere geçebilirsin." dedi.
Mert başıyla onay verip ;

"-benim adım Mert Özkan buraya İzmir'den geldim. 19 yaşındayım. Bazı sebeplerden dolayı okula geç başladım. " diyerek. Sınıfta yanı tek boş olan Serhat'ın yanına oturdu. Bana bakıp göz kırpınca kızların kıskançlıkla uğuldamasına sebep oldu.

Gözlerimi devirip önüme döndüm. Hatice'de Mert'in göz kırpışını görmüş olacak ki kıkırdayarak ikimize baktı. Zaten nerde eğlence orda Hatice.

**********

Sonunda zil çalınca rahatlıyarak sıraya yayıldım. Bu sıra da Mert'te yanımıza gelmişti.

AĞLATAN DANSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin