AHLAK

28 6 2
                                    

Ahlaki değerlere bağlılık adına bir kitaba tabii olunduğu bilinci, onun içeriğinde olabilecek çelişkilerin görmezden gelinerek aslında toplum bilincine uygun yaşamaya teşvik eder. Hukuki yaptırımlar da bu ilahi sebeplere dayandırılan hissiyatın arkasındaki somut gerçekliktir.

Dinlerin çıkış dönemlerinde (ve yakın tarihe kadar) bulundukları coğrafyadaki nüfus, yönetimin otoritesi açısından en önemli bileşendi. Olabildiğince yüksek nüfusa sahip olmak güç kabul ediliyordu. Dolayısıyla kürtaj, en basitinden hanedeki kişi sayısındaki artışa etkisi dolayısıyla dini çevrelerce yanlış görülmektedir. Bu konuda net bir görüş ortaya koymam mümkün değil çünkü embriyonun sinir sistemi kazanması dönemi öncesi ve sonrası değişiklikler biyologlar tarafından hala tartışılıyor ve bunu yaptırmak isteyenlerin sebepleri fazlaca değişkenlik gösteriyor.

Eşcinsellik de aile kurumunun kurulmasına, bulunduğu topluma bir faydası olmaması, tam tersine ortak bilince aykırı bir yapılaşma olmasından ötürü dini çevrelerce ve bana göre de yanlıştır. Türünün devamlılığını tehlikeye sokan haz odaklı sapkın bir davranıştır. Hormonal bozukluğa bağlı olan hallerde, tedavi edilmesi gereken bir hastalık olarak da ifade edilebilir.

Bireysel olarak bakıldığında zararsız gibi görünen Lgbt'nin büyük kitlelere yayılması kaos yaratacaktır. Aile yapısının korunamayacak duruma gelmesine sebep olacak hiçbir davranışın haklı tarafları, yaratacağı tahribattan fazla değildir.

Dini gerekçelerle yasaklanmaya çalışılan bu gibi durumlar ise büyük bir kitleyi sırf dini görüşe karşı olması adına karşıt görüşe yöneltmektedir. Yaşanacak problemler ilahi değil beşeri problemler olup bu kaos kişiler adına tek tek değil topluma ciddi oranda yayılmış şekliyle değerlendirilmelidir.

Ahlak dışı hareketler büyük bir kesmin savunmaya taraf olabildiği sadece yasadışı kürtaj, lgbt bireyi olmak, evlilik dışı ilişki gibi klişe, tartışmaya açık ve tek seferde adlandırılabilen basitlikte olaylar değildir. Sırf ilgi görmek, egosunu tatmin etmek yahut maddi/manevi her türlü kazanç elde etmek için karşısındakini kendine çekme, çıkar çemberinin dışına çıkıldığında tahrik edip devamında gelişen olaylardan şikâyetçi olma, ahdi sorumluluğa dayanmayan birlikteliğini sonlandırmadan başkasıyla birlikte olma, topluluğu ilgilendiren herhangi bir işlemde kendi menfaatinden başka gelinecek hiçbir konumu umursamama vs. gibi genellikle zincirleme gelişen olaylar, izahı ve yaptırımı olmayan daha detaylı ahlaksızlıklardır. Kişisel gelişimi problemli, marjinallik kisvesi altında çoğunlukla aile yapısı bozuk, geçmişi bulanık, insani ilişkilerinde dengesiz kişilerde gözlemlenir. Her yerdeler...

* * *

"Arzu ve tutkuları aşabilmek, bağımsızlık ve özgürlük gerektirir. Peki ya hayvanlar? Hayvanlar sadece arzu ve ihtiyaçlarına göre hareket eder. Öyleyse ahlak yasasına uyma özgürlüğüne sahip değiller." -Immanuel Kant-
(Jostein Gaarder - Sofie'nin Dünyası)

HAYAT MANA ANLAMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin